Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
(Bunların hak ettikleri) Cehennem ateşine, “aşağılayıcı bir sürüklenme ile” itilip atılıverilecekleri gün; (feryatları işe yaramayacaktır). |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
O gün itilip kakılarak cehenneme atılırlar. |
Abdullah Parlıyan Meali |
O gün onlar, itile kakıla cehennem ateşine sürüklenirler ve kendilerine denilir ki: |
Ahmet Tekin Meali |
Cehennem ateşine itilip, atıldıkları gün:
“İşte yalanladığınız azap” denilir. |
Ahmet Varol Meali |
O gün onlar cehennem ateşine doğru şiddetle itilirler. |
Ali Bulaç Meali |
Cehennem ateşine, 'küçültücü bir sürüklenme ile ' sürüklenecekleri gün; |
Ali Fikri Yavuz Meali |
O gün, onlar cehennem ateşine itilip atılacaklar. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Cehennem ateşine itildikleri gün, |
Bayraktar Bayraklı Meali |
13,14. O gün cehennem ateşine zorla itilirler. Kendilerine, “İşte yalanladığınız ateş budur” denir. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
O gün itilip kakılarak cehenneme atılırlar. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
13,14. Cehennem ateşine itildikçe itildikleri gün, onlara: "İşte yalanlayıp durduğunuz ateş budur; |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
13,14. Cehennem ateşine itilip atılacakları gün onlara, “İşte bu yalanlamakta olduğunuz ateştir” denilir. |
Diyanet Vakfı Meali |
13, 14. O gün cehennem ateşine itilip atılırlar da «İşte yalanlayıp durduğunuz ateş budur!» denilir. |
Edip Yüksel Meali |
Cehennem ateşine itildikleri gün: |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
O gün onlar cehennem ateşine itilip kakılacaklar. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
O gün ki Cehenneme bir kakılış kakılacaklar |
Hasan Basri Çantay Meali |
O gün onlar cehennem ateşine itilib kakılırlar. |
Hayrat Neşriyat Meali |
O gün (onlar), Cehennem ateşine şiddetli bir itilişle itilip kakılırlar! |
İlyas Yorulmaz Meali |
O kıyamet günü cehennem ateşine çağırıldıklarında. |
Kadri Çelik Meali |
O gün onlar cehennem ateşine itildikçe itilirler. |
Mahmut Kısa Meali |
O Gün onlar, cehennem ateşine sürüklenecekler! |
Mehmet Türk Meali |
O (mahşer) günü1 onlar, itilip kakılarak cehennem ateşine atılacaklar.* |
Muhammed Esed Meali |
onlar, o Gün [karşı konulamaz bir] darbe ile cehennem-ateşine atılacaklar [ve kendilerine denilecek:] |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Onlar o gün karşı konulmaz bir güçle cehennem ateşine itilecekler (ve şöyle denilecek): |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Bir gün ki, cehennem ateşine şiddetli bir surette atılıp defedilirler. |
Suat Yıldırım Meali |
O gün onlar cehenneme şiddetle itilirler. |
Süleyman Ateş Meali |
O gün (şöyle denilerek) cehennem ateşine kakılırlar: |
Süleymaniye Vakfı Meali |
O gün yaka paça cehennem ateşine atılacaklardır. |
Şaban Piriş Meali |
O gün itile kakıla cehennem ateşine atılacaklardır. |
Ümit Şimşek Meali |
Cehennem ateşine itile kakıla atılırlar. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
O gün cehennem ateşine bir kakılışla kakılırlar. |
M. Pickthall (English) |
The day when they are thrust with a (disdainful) thrust, into the fire of hell. |
Yusuf Ali (English) |
That Day shall they be thrust down to the Fire of Hell, irresistibly. |