Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Onlara, istek duyup-arzuladıkları (iştah kabartan ve huzur artıran) meyvelerden ve (her çeşit) etten bol bol verip (rızıklandıracağız). |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Ve onlara meyve ve gönüllerinin tam istediği et vereceğiz. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Ve onlara, orada canlarının istediği meyvadan ve etten bol bol vermişizdir. |
Ahmet Tekin Meali |
Onlara, canlarının çektiğinden meyvalar ve kebaplar ikram etmekteyiz.* |
Ahmet Varol Meali |
Onlara canlarının çektiği meyvelerden ve etten bol bol vermişizdir. |
Ali Bulaç Meali |
Onlara, istek duyup-arzuladıkları meyvelerden ve etten bol bol verdik. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Onlara (cennetde) bir meyva ve içlerinin çekeceği bir et verdik, (vereceğiz). |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Ve canlarının çektiği meyve ve etten, onlara bol bol veririz. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Onlara, hoşlarına giden meyvelerden ve etten de veririz. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
Biz onlara canlarının istediği meyve ve et çeşitlerinden bolca veririz. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Cennette olanlara diledikleri meyve ve etten bol bol veririz. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Onlara canlarının istediği meyve ve etten bol bol verdik. |
Diyanet Vakfı Meali |
Onlara canlarının istediği meyve ve etten bol bol verdik. |
Edip Yüksel Meali |
Onlara canlarının istediği meyveden ve etten bol bol veririz. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Onlara canlarının istediği meyvalar ve etlerden bol bol verdik. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Birde onlara bir meyve ve içlerinin çekeceği bir et yetiştirmekteyizdir |
Hasan Basri Çantay Meali |
Onlara canlarının isteyeceği meyve (ler) i, et (ler) i de bol bol verdik. |
Hayrat Neşriyat Meali |
Onlara canlarının çekeceğinden (her) meyve ve eti bol bol vermişizdir! |
İlyas Yorulmaz Meali |
Onlara, meyveleri ve canlarının çektiği etleri, hemen sunarız. |
Kadri Çelik Meali |
Onlara, istek duyup arzuladıkları meyvelerden ve etten de bol bol veririz. |
Mahmut Kısa Meali |
İşte onlara, canlarının çektiği çeşit çeşit meyvelerden ve en lezzetli etlerden bol bol vereceğiz. |
Mehmet Türk Meali |
Ve onlara, arzuladıkları her türlü meyve ve eti de bolca vereceğiz. |
Muhammed Esed Meali |
Biz onlara meyveyi ve eti bolca vereceğiz, ne isterlerse hepsini: |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Ve Biz onlara meyve ve etin her türünü, canlarının çektiği her şeyi sunacağız; |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Ve onlara arzu edeceklerinden bir meyve ile ve bir et ile imdat etmişizdir. |
Suat Yıldırım Meali |
Onlara canlarının istediği meyve ve et çeşitlerinden bol bol veririz. [56, 20-21] {KM, Matta 8, 11; Luka 13, 29; Vahiy 19, 9} |
Süleyman Ateş Meali |
Ve onlara canlarının istediği meyvadan ve etten bol bol vermişizdir. |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Canlarının çektiği meyveler ve etlerden bol bol veririz. |
Şaban Piriş Meali |
Onlara arzu ettikleri her meyveyi ve eti bol bol vermişizdir. |
Ümit Şimşek Meali |
Bir de onlara meyveler ve canlarının çektiği etler sunmuşuzdur. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Biz onlara canlarının çektiği meyveden ve etten ikram ettik. |
M. Pickthall (English) |
And We provide them with fruit and meat such as they desire. |
Yusuf Ali (English) |
And We shall bestow on them, of fruit and meat,(5056) anything they shall desire.* |