Kehf Suresi 8. Ayet


Arapça

وَإِنَّا لَجَاعِلُونَ مَا عَلَيْهَا صَعِيدًا جُرُزًا


Türkçe Okunuşu

Ve innâ le câilûne mâ aleyhâ saîden curuzâ(curuzen).


Kelimeler

ve innâ ve muhakkak ki biz
le câilûne elbette kılıcılarız, yapanlarız
mâ aleyhâ onun üzerinde olan şeyler
saîden toprak
curuzen üzerinde nebat bulunmayan çorak, kuru toprak

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali Biz gerçekten (yeryüzü) üzerinde olanları (bütün bitki ve hayvanları) kupkuru-çorak bir toprak yapabiliriz. (O zaman insanlar çaresizlik içinde bocalayıp kalacaktır.)
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Ve biz, elbette yeryüzünde ne varsa hepsini kupkuru toprak haline getiririz sonunda.
Abdullah Parlıyan Meali Ve hiç şüphe yok ki, zamanı gelince, yeryüzündeki herşeyi kupkuru toprak haline getireceğiz.
Ahmet Tekin Meali Şu bir gerçektir ki, yeryüzündeki cezbedici güzelliği olan her şeyi kuru bir toprağa dönüştüreceğiz.
Ahmet Varol Meali Biz elbette onun üzerinde olanları kupkuru bir toprak da yaparız.
Ali Bulaç Meali Biz gerçekten (yeryüzü) üzerinde olanları kupkuru-çorak bir toprak yapabiliriz.
Ali Fikri Yavuz Meali Şu da muhakkak ki, biz, yeryüzünde olan şeyleri (süsleri) kupkuru bir toprak yaparız.
Bahaeddin Sağlam Meali Sonra Biz, o yeryüzünü dümdüz ve kupkuru kılacağız.*
Bayraktar Bayraklı Meali Biz, elbette yerin üzerindekileri kupkuru bir toprak yapacağız.
Cemal Külünkoğlu Meali Muhakkak ki biz, zamanı gelince yeryüzünün bütün göz alıcı yeşilliklerini kesinlikle kupkuru bir toprak haline getireceğiz.
Diyanet İşleri Meali (Eski) Şüphesiz Biz, yeryüzünde olanları kupkuru bir toprak haline getirebiliriz.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Biz, elbette (zamanı gelince) yeryüzündeki her şeyi bir kuru toprak hâline getireceğiz.
Diyanet Vakfı Meali (Bununla beraber) biz mutlaka oradaki her şeyi kupkuru bir toprak yapacağız.
Edip Yüksel Meali Ve elbette biz onun üzerinde bulunanları çorak bir toprak haline dönüştüreceğiz.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Şüphesiz biz, yeryüzünde olanları kupkuru bir toprak yapacağız.
Elmalılı Meali (Orjinal) Bununla beraber şu da muhakkak ki biz onun üzerinde ne varsa hepsini bir kuru toprak etmekteyiz
Hasan Basri Çantay Meali Bununla beraber biz onun üstünde olan şeyleri elbet kupkuru bir toprak yapanlarız.
Hayrat Neşriyat Meali Bununla berâber muhakkak ki biz, orada (yeryüzünde) ne varsa, elbette kupkuru bir toprak edicileriz.(1)*
İlyas Yorulmaz Meali Şurası bir gerçektir ki, biz yeryüzündeki her şeyi kupkuru bir toprak haline getireceğiz.
Kadri Çelik Meali Biz gerçekten (yeryüzü) üzerinde olanları kupkuru çorak bir toprak kılıcılarız.
Mahmut Kısa Meali Hiç kuşkusuz Biz, yeryüzündeki bütün bu güzellikleri, her defasında sahiplerinin elinden almakta ve bir zamanlar görkemli birer saltanat merkezi olan o yerleri, bomboş ve kupkuru bir toprak hâline getirmekteyiz. Ve zamanı gelince de, tüm evreni kıyâmetle yok edip yepyeni bir hayatı başlatacağız. İşte asıl üzerinde durulması, merak edilmesi gereken konu buyken;
Mehmet Türk Meali Ve gerçekten Biz, ondaki her şeyi (istersek) çorak bir toprak da yaparız.1*
Muhammed Esed Meali ve hiç şüphe yok ki [zamanı gelince] yeryüzündeki her şeyi kupkuru toprak haline getireceğiz.
Mustafa İslamoğlu Meali ama hiç şüphesiz yine Biz, (günü gelince) orada bulunan her şeyi kupkuru bir toprak haline çevirmeyi biliriz.[2347]*
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Ve mamafih onun üzerinde ne varsa muhakkak ki, Biz hepsini de kupkuru, dağınık bir toprak edicileriz.
Suat Yıldırım Meali Ve elbette Biz yer üstünde ne varsa hepsini, kupkuru yapıp dümdüz edeceğiz.
Süleyman Ateş Meali Biz elbette (bir gün) yerin üzerindekileri kupkuru bir toprak yaparız.*
Süleymaniye Vakfı Meali Hâlbuki orada olan her şeyi yok edip kuru bir yüzeye çevireceğiz.
Şaban Piriş Meali Aynı zamanda biz, yerin üzerindekileri çorak bir arazi de yapabiliriz.
Ümit Şimşek Meali Onun üzerindeki herşeyi Biz toza toprağa çevireceğiz.
Yaşar Nuri Öztürk Meali Ve şu da bir gerçek ki biz, yeryüzündeki her şeyi, bitki bitirmeyen/kıtlık ve ölüme yol açan kupkuru bir toprak haline elbette getireceğiz.
M. Pickthall (English) And lo! We shall make all that is therein a barren mound.
Yusuf Ali (English) Verily what is on earth we shall make but as dust and dry soil (without growth or herbage).(2333)*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları