Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
(Ey Resulüm!) Hani Sen, (Uhud Muharebesi’nde) mü’minleri savaş için duracakları yerlere yerleştirmek üzere, erkenden evinden ve ailenden ayrılmıştın. Allah hakkıyla İşiten, her şeyi Bilendir. |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
An o zamanı, hani insanları savaş yerlerine yerleştirmek için sabahleyin erkenden ailenden ayrılmıştın ve Allah duyuyordu, biliyordu bunu. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Ey peygamber! Hatırla o günü ki; mü'minleri Uhud savaşı düzenine sokmak için, sabah erkenden evinden çıkmıştın. Allah konuştuklarınızı işitiyor ve her iki tarafın da durumlarını çok iyi biliyordu. |
Ahmet Tekin Meali |
Hani sen, sabah erkenden mü'minleri savaş mevzilerine yerleştirip savaş düzenine koymak için ailenden ayrılmıştın. Allah konuştuklarınızı işitiyor, yaptıklarınızı biliyordu. |
Ahmet Varol Meali |
Hani sen, mü'minleri çarpışma yerlerine yerleştirmek üzere erkenden ailenin yanından ayrılmıştın. Allah işiten ve bilendir.* |
Ali Bulaç Meali |
Hani sen, mü'minleri savaşmak için elverişli yerlere yerleştirmek için evinden erkenden ayrılmıştın. Allah işitendir, bilendir. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
(Ey Rasûlüm), bir vakit erkenden Medîne'deki ailenden çıkmış, savaş için müminleri elverişli yerlere yerleştiriyordun. Allah, sözlerinizi işitir ve niyyetlerinizi bilir. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Hatırla o anı ki; sabahleyin evinden çıkıp müminleri savaş için uygun yerlere yerleştiriyordun. Ve Allah (konuştuklarınızı) işitiyor (ve iki grubun fikir ayrılığını) biliyordu. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Hatırla o günü, ey Peygamber, inananları savaş düzenine sokmak için sabah erkenden evinden çıkmıştın. Allah her şeyi işitendir; her şeyi bilendir. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
(Ey Muhammed!) Hani bir vakit, (Uhud'da) inananları savaş düzenine sokmak için sabah erkenden ailenden/evinden ayrılmıştın. Allah (her şeyi) hakkıyla işiten, (her şeyi) hakkıyla bilendir. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Sen inananları savaş için duracakları yerlere yerleştirmek üzere, erkenden evinden ayrılmıştın. Allah işitir ve bilir. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Hani sen mü’minleri (Uhud’da) savaş mevzilerine yerleştirmek için, sabah erken ailenden (evinden) ayrılmıştın. Allah, hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir. |
Diyanet Vakfı Meali |
Hani sen, sabah erkenden müminleri savaş mevzilerine yerleştirmek için ailenden ayrılmıştın...-Allah, hakkıyle işiten ve bilendir.- |
Edip Yüksel Meali |
Hani sen, sabah erkenden ailenden ayrılarak inananları savaşta tutacakları noktalara yerleştiriyordun. Elbette ALLAH İşitir, Bilir. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Hani sen sabah erkenden müminleri savaş mevzilerine yerleştirmek için ailenden ayrılmıştın. Allah, hakkıyla işiten ve bilendir. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Hani bir vakit erkenden ehlinden çıkmıştın mü'minleri muharebe için elverişli mevki'lere yerleştiriyordun ve Allah idi bir işiden, bilen |
Hasan Basri Çantay Meali |
Hani sen, mü'minleri muhaarebeye elverişli yerlerde ta'biye etmek üzere erkenden ailenden (Medîneden) ayrılmışdın, Allah hakkıyle işidendi, (her şey'i) kemâliyle bilendi. |
Hayrat Neşriyat Meali |
(Habîbim, yâ Muhammed!) Hani, mü'minleri (Uhud'da) savaş için mevzi'lere yerleştirmek üzere âilenden erkenden ayrılmıştın. Allah ise, Semî' (neler söylediğinizi işiten)dir, Alîm (ne düşündüğünüzü bilen)dir. |
İlyas Yorulmaz Meali |
İnananları savaş düzeninde, yerlerine yerleştirmek için sabah erkence evinden ayrılmıştın. Allah en iyi işiten ve her şeyi bilendir. |
Kadri Çelik Meali |
Hani sen iman edenleri savaş için duracakları yerlere yerleştirmek üzere sabah erkenden ailenden ayrılmıştın. Allah da işitendi, bilendi. |
Mahmut Kısa Meali |
Ey Muhammed, hatırla: Hani sen Müslümanları Uhud dağının eteklerindesavaşa elverişli mevzilere yerleştirmek üzere, sabah erkenden hanımlarınla vedalaşarak ailenden ayrılıp yola çıkmıştın.
Allah, bütün olup bitenleri işitmekte ve bilmekteydi. |
Mehmet Türk Meali |
(Ey Muhammed!) Sen, mü’minleri savaş mevzilerine yerleştirmek için sabah erkenden evinden (Uhud’a) doğru yola çıktığında, Allah her şeyi hakkıyla işitiyor ve biliyordu.1* |
Muhammed Esed Meali |
VE [hatırla o günü ey Peygamber], inananları savaş düzenine sokmak için sabah erkenden evinden çıkmıştın. 90 Allah her şeyi işitiyor, her şeyi biliyordu, |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Hani, sabahleyin mü’minleri savaş düzenine sokmak için evinden çıkmıştın.[652] Allah da tarifsiz bir biçimde her şeyi duyuyordu, her şeyi biliyordu;* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Hani bir vakit erkenden ehlinden ayrılmıştın. Mü'minler için savaşa elverişli mevziler hazırlıyordun. Ve Allah Teâlâ ise hakkıyla işiticidir, hakkıyla bilicidir. |
Suat Yıldırım Meali |
Hani bir vakit, ey Resulüm, sen ailenden sabah erken ayrılmış, müminlere savaş mevzileri hazırlamak için yola çıkmıştın. Allah, semî ve alîmdir (hakkıyla işitir ve bilir). * |
Süleyman Ateş Meali |
Hani sen, erkenden ailenden ayrılmıştın, (Uhud'da) mü'minleri savaş üslerine yerleştiriyordun. Allah da işitendi, bilendi. |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Bir sabah evinden çıkmış, müminleri savaşacakları yerlere yerleştiriyordun. Her şeyi dinleyen ve bilen Allah’tır. |
Şaban Piriş Meali |
Hani sen, savaş için müminleri elverişli yerlere yerleştirmek üzere evinden ayrılmıştın. Allah işiten ve bilendir. |
Ümit Şimşek Meali |
Hani bir sabah erkenden ailenden ayrılmış, mü'minleri savaş mevzilerine yerleştirmek için yola çıkmıştın.(22) Allah ise herşeyi işitiyor, herşeyi biliyordu.* |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Hani, sen ailenden erkenden ayrılmıştın da müminleri savaş için tutulması gereken noktalara yerleştiriyordun. Allah her şeyi çok iyi duyar, çok iyi bilir. |
M. Pickthall (English) |
And remember when thou settest forth at daybreak from thy housefolk to assign to the believers their positions for the battle, Allah was Hearer, Knower. |
Yusuf Ali (English) |
Remember that morning Thou didst leave Thy household (early) to post the faithful at their stations for battle:(442) And Allah heareth and knoweth all things:* |