Âli İmrân Suresi 195. Ayet


Arapça

فَاسْتَجَابَ لَهُمْ رَبُّهُمْ أَنِّي لاَ أُضِيعُ عَمَلَ عَامِلٍ مِّنكُم مِّن ذَكَرٍ أَوْ أُنثَى بَعْضُكُم مِّن بَعْضٍ فَالَّذِينَ هَاجَرُواْ وَأُخْرِجُواْ مِن دِيَارِهِمْ وَأُوذُواْ فِي سَبِيلِي وَقَاتَلُواْ وَقُتِلُواْ لأُكَفِّرَنَّ عَنْهُمْ سَيِّئَاتِهِمْ وَلأُدْخِلَنَّهُمْ جَنَّاتٍ تَجْرِي مِن تَحْتِهَا الأَنْهَارُ ثَوَابًا مِّن عِندِ اللّهِ وَاللّهُ عِندَهُ حُسْنُ الثَّوَابِ


Türkçe Okunuşu

Festecâbe lehum rabbuhum ennî lâ udîu amele âmilin minkum min zekerin ev unsâ, ba’dukum min ba’d(ba’dın), fellezîne hâcerû ve uhricû min diyârihim ve uzû fî sebîlî ve kâtelû ve kutilû le ukeffirenne anhum seyyiâtihim ve le udhılennehum cennâtin tecrî min tahtihâl enhâr(enhâru), sevâben min indillâh(indillâhi) vallâhu indehû husnus sevâb(sevâbi).


Kelimeler

fe istecâbe o zaman, icabet etti, dualarına cevap verdi
lehum onlarındır, onlar için vardır
rabbu-hum onların Rabbi
ennî muhakkak ki ben
lâ udîu zayi etmem, boşa çıkarmam
amele âmilin amel edenin amelini
min-kum sizden
min zekerin erkeklerden
ev unsâ ve ya kadın
ba'du-kum sizin bazınız
min ba'dın (ba'du-kum min ba'dın) bir kısmınızdan (birbirinizden)
fe ellezîne artık onların
hâcerû hicret ettiler
ve uhricû ve çıkarıldılar
min diyâri-him kendi yurtlarından
ve ûzû ve eziyet edildiler
fî sebîlî benim yolumda
ve kâtelû ve savaştılar
ve kutilû ve öldürüldüler
le ukeffirenne mutlaka örteceğim
an-hum onlardan
seyyiâti-him onların günahlarını
ve le udhılenne-hum ve onları mutlaka sokacağım
cennâtin cennetler
tecrî akar
min tahti-hâ onun altından
el enhâru nehirler, ırmaklar
sevâben sevap, mükâfat olarak
min indi allâhi Allah'ın katından
ve allâhu ve Allah
inde-hû onun katında
husnu es sevâbi sevabın, mükâfatların en güzeli

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali Nitekim Rableri de onlara (dualarını kabul ederek şöyle) cevap verdi: “Şüphesiz Ben, erkek olsun kadın olsun, sizden (hayırlı) bir işte bulunanın işini (ve ücretini) boşa çıkarmayacağım. (Zaten) Sizin kiminiz kiminizdendir. (Mü’minler birbirlerinin destekleyicisi konumundadır.) İşte, hicret edenlerin, yurtlarından çıkarılıp sürgün edilenlerin ve Yolumda işkence görenlerin, (zalimlerle) çarpışıp öldürülenlerin, (bunların) mutlaka kötülüklerini örteceğim ve onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacağım. (Bu,) Allah katından bir karşılık (sevap) tır. (O) Allah ki; karşılığın (sevabın) en güzeli O'nun katındadır.”
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Gerçekten de Rableri, dualarını kabul etti, ben, erkek olsun, kadın olsun, içinizden iyilik yapanın iyiliğini boşa çıkarmam, bazınız bazınızdan meydana gelmedir ve hepiniz birsiniz bence. Ama benim yolumda göçenlerin, yurtlarından çıkarılanların, eziyete uğrayanların, savaşıp vuruşanların, vurulup ölenlerin kusurlarını, andolsun ki mutlaka örteceğim ve onları, kıyılarından ırmaklar akan cennetlere sokacağım, Allah katından mükafattır bu, daha güzel mükafat da gene Allah katında.
Abdullah Parlıyan Meali Nitekim Rableri onların dualarını kabul ederek cevap verdi; İster erkek, ister kadın olsun, benim yolumda çaba gösterenlerden hiç kimsenin çabasını boşa çıkarmayacağım. Çünkü, hepiniz birbirinizin soyundan gelirsiniz. Allah'ın yasaklarını bırakıp, O'nun istediği gibi bir hayat yaşamak için hicret edenlere, eğer bulundukları yer zulüm ve kötülük yurdu haline gelmişse orayı terkedenlere, zorla yurtlarından çıkarılıp başka diyarlara sürülenlere, benim yolumda eziyet çekenlere ve bu yolda savaşıp öldürülenlere gelince: Onların kötülüklerini mutlaka sileceğim ve onları Allah'tan bir mükafat olarak, içinden ırmaklar akan cennetlere sokacağım. Zira, mükafatların en güzeli Allah katında olandır.
Ahmet Tekin Meali Bunun üzerine Rableri onların dualarını kabul etti, dileklerini yerine getirdi. “Ben, erkek olsun, kadın olsun, aynı insanlık ailesine mensup ve eşit olduğunuz için, sizden, hâlis niyet ve amaçlarla, İslâm esaslarını, İslâmî düzeni hayata geçirenlerin, iş barışı içinde bilinçli, planlı, mükemmel, meşrû, faydalı, verimli çalışarak nimetin-ürünün bollaşmasını sağlayanların, yerinde, haklı çıkışlar yaparak, düzelmeye, iyiliğe, iyileştirmeye ön ayak olanların, cârî-kalıcı hayırlar-sâlih ameller işleyenlerin amellerini zayi etmeyeceğim, boşa çıkarmayacağım. Baskı, zulüm ve işkencenin hâkim olduğu memleketlerinden özgürce bana kulluk ve ibadet etmek, güç ve gönül birliği yapmak için hicret edenler, yurtlarından sürülenler, benim yolumda, İslâm uğrunda eziyete uğrayanların, savaşanların, öldürülenlerin, işte onların kusurlarını sileceğim, bağışlayacağım. Onları, Allah katından bir mükâfat olarak, altlarından ırmaklar akan Cennet konaklarına koyacağım.” En güzel mükâfat Allah katındadır.*
Ahmet Varol Meali Rableri onların dualarına şöyle karşılık verdi: "Ben, erkek olsun kadın olsun sizin içinizden çalışanın işini zayi etmem. Siz birbirinizdensiniz. Şüphesiz hicret edenlerin, yurtlarından çıkarılanların, benim yolumda kendilerine eziyet edilenlerin, çarpışanların ve öldürülenlerin kötülüklerini örtecek ve kendilerini altından ırmaklar akan cennetlere sokacağım. Bu Allah katından bir karşılıktır. Karşılığın en güzel olanı Allah katındadır.*
Ali Bulaç Meali Nitekim Rableri onlara (dualarını kabul ederek) cevab verdi: 'Şüphesiz Ben, erkek olsun, kadın olsun, sizden bir işte bulunanın işini boşa çıkarmam. Siz, birbirinizdensiniz. İşte, hicret edenlerin, yurtlarından sürülüp-çıkarılanların ve yolumda işkence görenlerin, çarpışıp öldürülenlerin, mutlaka kötülüklerini örteceğim ve onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacağım. (Bu,) Allah katından bir karşılık (sevap)tır. (O) Allah, karşılığın (sevabın) en güzeli O'nun katındadır.'
Ali Fikri Yavuz Meali Nihayet Rableri de onların dualarına şöyle icabet buyurdu: “- Muhakkak ki ben, içinizden gerek erkek ve gerek dişi olsun hayır işleyen hiç kimsenin yaptığını zâyi etmem. Hep birbirinizdensiniz, din yönünden erkek ve dişiniz birdir. Dinlerini korumak için Mekke'den Medine'ye hicret edenlerin, yurtlarından çıkarılanların, dinim uğrunda işkenceye düşenlerin, savaşanların ve bu yolda öldürülenlerin günahlarını elbette örteceğim; onları altından nehirler akar cennetlere koyacağım. Bu lütuflar, onlara Allah katından mükâfattır ve sevabın da en güzeli Allah katındadır.
Bahaeddin Sağlam Meali Bunun üzerine sahipleri olan Allah, onların dualarını kabul etti ki: “Sizden erkek olsun kadın olsun hiçbir çalışanın yaptığınız zayi etmeyeceğim. (Kadın erkek arasında bir fark yoktur.) Zira birbirinizdensiniz. Hicret edenler, memleketlerinden çıkartılanlar, Allah yolunda eziyet gören, öldüren ve öldürülenler ise; onlardan kötülüklerini sileceğim, onları, altlarında nehirler akan Cennetlere sokacağım. Allah katından ebedî bir mükâfat olarak… Güzel mükâfat ise, ancak Allah’ın katındadır. (Yani, ebedî olandır.)”
Bayraktar Bayraklı Meali Bunun üzerine Rabbleri, onların dualarını kabul etti. Dedi ki: “Birbirinizden olduğunuz için erkek olsun, kadın olsun benim yolumda çaba gösterenlerden hiç kimsenin çabasını boşa çıkarmayacağım. Onlar ki, hicret ettiler, yurtlarından çıkarıldılar, benim yolumda eziyete uğradılar, çarpıştılar ve öldürüldüler, and olsun, ben de onların kötülüklerini örteceğim ve onları içinden ırmaklar akan cennetlere koyacağım. Bu ödül Allah tarafındandır. Zira ödüllerin en güzeli, Allah katından olanıdır.”
Cemal Külünkoğlu Meali Bunun üzerine Rableri de, onların dualarına şöyle icabet buyurdu: “Ben, erkek olsun kadın olsun içinizden, çalışan hiçbir kimsenin yaptığını boşa çıkarmayacağım. (Sizler) birbirinizdensiniz. Onlar ki, hicret ettiler, yurtlarından çıkarıldılar, benim yolumda eziyete uğradılar, çarpıştılar ve öldürüldüler. Andolsun, ben de onların kötülüklerini örteceğim ve onları altlarından ırmaklar akan cennetlere koyacağım. Bu mükâfat, Allah tarafındandır. Allah ise, mükafatın/ödülün en güzeli katında olandır.” *
Diyanet İşleri Meali (Eski) Rableri dualarını kabul etti: "Birbirinizden meydana gelen sizlerden, erkek olsun, kadın olsun, iş yapanın işini boşa çıkarmam. Hicret edenlerin, memleketlerinden çıkarılanların, yolumda ezaya uğratılanların, savaşan ve öldürülenlerin günahlarını elbette örteceğim. And olsun ki, Allah katından bir nimet olarak, onları içlerinden ırmaklar akan cennetlere koyacağım. Nimetin güzeli Allah katındadır".
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Rableri, onlara şu karşılığı verdi: “Ben, erkek olsun, kadın olsun, sizden hiçbir çalışanın amelini zayi etmeyeceğim. Sizler birbirinizdensiniz. Hicret edenler, yurtlarından çıkarılanlar, yolumda eziyet görenler, savaşanlar ve öldürülenlerin de andolsun, günahlarını elbette örteceğim. Allah katından bir mükâfat olmak üzere, onları içinden ırmaklar akan cennetlere koyacağım. Mükâfatın en güzeli Allah katındadır.”
Diyanet Vakfı Meali Bunun üzerine Rableri, onların dualarını kabul etti. (Dedi ki:) Ben, erkek olsun kadın olsun -ki hep birbirinizdensiniz- içinizden, çalışan hiçbir kimsenin yaptığını boşa çıkarmayacağım. Onlar ki, hicret ettiler, yurtlarından çıkarıldılar, benim yolumda eziyete uğradılar, çarpıştılar ve öldürüldüler; andolsun, ben de onların kötülüklerini örteceğim ve onları altlarından ırmaklar akan cennetlere koyacağım. Bu mükâfat, Allah tarafındandır. Allah; karşılığın güzeli O'nun katındadır.
Edip Yüksel Meali Rab'leri onlara cevap verdi: "Ben, sizden hiçbir çalışanın yaptığını ödülsüz bırakmam, ister erkek olsun, ister kadın olsun; hepiniz eşitsiniz. Göç edenler, yurtlarından çıkarılanlar, yolumda işkence ve hakarete uğrayanlar, vuruşanlar, öldürülenler... Onların kötülüklerini örteceğim ve onları içlerinde ırmaklar akan bahçelere yerleştireceğim. ALLAH'tan bir karşılık olarak... En güzel karşılık ALLAH'ın yanındadır.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Rableri onlara şu karşılığı verdi: "Ben, erkek olsun, kadın olsun, sizden, hiçbir çalışanın amelini zayi etmeyeceğim. Sizler birbirinizdensiniz. Göç edenler, yurtlarından çıkarılanlar, yolumda eziyet edilenler, savaşanlar ve öldürülenler... Onların günahlarını elbette örteceğim ve Allah katından bir mükafat olmak üzere, onları altından ırmaklar akan cennetlere de koyacağım. En güzel mükafat Allah katındadır".
Elmalılı Meali (Orjinal) Rableri de dualarına şöyle icabet buyurdu: her halde ben içinizden gerek erkek ve gerek dişi hiç bir hayr işleyenin işlediğini boşa gidermem, hep biribirinizdensiniz, benim için hicret edenlerin, yurtlarından çıkarılanların, benim yolumda işkenceye uğrıyanların, cihada gidenlerin ve bu uğurda katledilenlerin, kabahatlerini taraflarından keffaretleyeceğim, onları altından ırmaklar akar Cennetlere koyacağım, tasavvur edemeyeceğiniz bir sevâb ile Allah tarafından müsâb olacaklar, sevâbın da en güzeli Allah yanında
Hasan Basri Çantay Meali Nihayet Rableri onlar (ın duaların) a (şöyle) icabet etdi: «içinizden gerek erkek, gerek kadın — ki kiminiz kiminizden (haasıl olmadır) — (hayırlı) bir iş yapanın amelini ben elbette boşa çıkarmayacağım, işte hicret edenlerin, yurdlarından çıkarılanların, benim yolumda işkenceye, hakaarete, ziyana uğrayanların, muhaarebe edenlerin ve öldürülenlerin de, andolsun suçlarını örteceğim ve andolsun, Allah canibinden bir mükâfat olmak üzere, onları altından ırmaklar akar cennetlere de sokacağım. (Daha büyük ve) güzel mükâfat ise Allah'ın yanındadır.
Hayrat Neşriyat Meali Rableri de onlar(ın duâların)a şöyle cevab verdi: “Muhakkak ki ben, içinizden erkek olsun kadın olsun, (sâlih) bir iş yapanın amelini zâyi' etmem.(1) Hep birbirinizdensiniz. İşte hicret edenler, yurtlarından çıkarılanlar, yolumda eziyet edilenler, savaşanlar ve öldürülenler var ya, kötülüklerini onlardan mutlaka örteceğim ve Allah katından bir mükâfât olarak onları elbette altlarından nehirler akan Cennetlere koyacağım!” (Rabbiniz olan) Allah ki, mükâfâtın güzeli O'nun katındadır.*
İlyas Yorulmaz Meali Rableri onların dualarına cevap vermiş “Elbette ki ben, sizden gerek erkek olsun gerekse kadın olsun, doğru işleri yapanların yaptıklarını zayi etmem, sizin bir kısmınız bir kısmınızdansınız.[1] Hicret edenlerin, yurtlarından çıkarılanların, Allah yolunda eziyet çekenlerin, savaşanların ve öldürülenlerin, yaptıkları kötülüklerin tümünün üzerini örteceğim ve Allah'ın katında yaptıklarının karşılığı olarak, onları altlarından ırmaklar akan güzel bahçelere (cennetlere) koyacağım. O Allah ki, en güzel karşılıklar O nun yanındadır.*
Kadri Çelik Meali Rableri onlara (dualarını kabul ederek şöyle) cevap verdi: “Birbirinizden meydana gelen sizlerden erkek olsun, kadın olsun, iş yapanın işini asla boşa çıkarmam. Hicret edenlerin, memleketlerinden çıkarılanların, yolumda ezaya uğratılanların, savaşan ve öldürülenlerin günahlarını elbette örteceğim. Hiç şüphesiz onları, Allah katından bir ödül olarak altlarından ırmaklar akan cennetlere koyacağım. Ödüllerin en güzeli şüphesiz Allah katındadır.”
Mahmut Kısa Meali Rab’leri de duâlarını kabul ederek onlara şöyle cevap verdi: “Elbette Ben, gerek erkek, gerek kadın olsun, içinizden Benim yolumda çaba harcayan hiç kimsenin çabasını boşa çıkarmayacağım. İlâhî adâlet karşısında her insan, ancak göstermiş olduğu gayret oranında ceza veya mükâfât alacak ve kadın-erkek, efendi-köle, siyah-beyaz, zengin-fakir ayrımı yapılmayacaktır. Çünkü toplumsal statüleriniz ne kadar farklı olursa olsun, hepiniz birbirinizin neslinden türeyen, eşit hak ve sorumluluklara sahip kimselersiniz. İşte, Müslümanca bir hayatın önünde engel olan her şeyi; gerektiğinde içinde yaşadığı toplumu, ülkeyi, aileyi, çevreyi, arkadaş ortamını, alışkanlıkları, hayat tarzını... terk ederek, İslâm’ı özgürce yaşayabileceği yepyeni bir ortama geçiş yapanlar, yani Allah yolunda İslâm diyarına hicret edenler, zalimler tarafından mallarına-mülklerine el konulup yurtlarından çıkarılanlar, Benim yolumda işkence ve eziyetlere uğrayanlar, yeryüzünde ilâhî adâleti egemen kılmak için savaşan ve bu uğurda şehit düşenler var ya; işte Ben, böyle fedâkâr müminlerden oluşan bir toplumu dâimâ iyiliğe, güzelliğe yönlendirecek, böylece, bireysel ve toplumsal hayatlarında her türlü zulmü, haksızlığı, kötülüğü yok ederek onların günahlarını sileceğim ve tarafımdan bir ödül olarak, onları âhirette, içinde ırmaklar çağıldayan cennet bahçelerine yerleştireceğim. Öyleyse, bu dünyanın gelip geçici zevkleri için değil, âhiretin sonsuz nîmetlerini kazanmak için çalışın. Çünkü ödüllerin en güzeli, Allah katında olandır.
Mehmet Türk Meali Bunun üzerine Rableri, onlara: “Ben, ister erkek olsun, ister kadın olsun, sizden çalışan hiç kimsenin emeğini boşa çıkarmam. Çünkü sizin birbirinizden farkınız yoktur.1 Hicret2 edenlerin, yurtlarından çıkarılanların, Benim yolumda eziyet çekenlerin, savaşanların ve öldürülenlerin günâhlarını kesinlikle örtecek ve onları, kendilerine Allah tarafından verilmiş bir mükâfat olarak zemîninden ırmaklar akan Cennetlere koyacağım. Zîrâ mükâfatın en güzeli, yalnız Allah katındadır.” diye cevap verdi.*
Muhammed Esed Meali Ve Rableri onların dualarını şöyle cevaplar: “İster erkek, ister kadın olsun, [Benim yolumda] çaba gösterenlerden hiç kimsenin çabasını boşa çıkarmayacağım: [çünkü] hepiniz birbirinizin soyundan gelirsiniz. 150 Zulüm ve kötülük diyarından kaçanlara, 151 yurtlarından sürülenlere, Benim yolumda eziyet çekenlere ve [bu yolda] savaşıp öldürülenlere gelince; onların kötülüklerini mutlaka sileceğim ve onları, Allah'tan bir mükafat olarak, içinden ırmaklar akan hasbahçelere sokacağım: Zira mükafatların en güzeli, Allah katında olanıdır.”
Mustafa İslamoğlu Meali Rableri de onların dualarına şöyle icâbet etti: “Erkek olsun kadın olsun, -ki zaten hepiniz mükellef olarak birbirinize eşitsiniz[708]- emek veren hiç kimsenin emeğini zayi etmeyeceğim. Kötülükten ve kötülük diyarından hicret edenlere, yurtlarından sürülenlere, yolumda eziyet çekenlere, savaşanlara ve öldürülenlere gelince: Onların günahlarını mutlaka örteceğim ve elbet onları Allah’tan bir ödül olarak zemininden ırmaklar akan cennetlere sokacağım;[709] zira ödüllerin en güzeli Allah katındadır.”*
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Artık Rabb-i Kerîmleri onlara şöyle icabet etti ki: «Ben sizden gerek erkek ve gerek kadın, bir amel edenin amelini zâyi kılmam. Bazınız bazınızdansınız. İmdi hicret etmiş olanlar ve yurtlarından çıkarılmış bulunanlar ve Benim yolumda eziyete uğrayanlar ve savaşta bulunan ve öldürülenler yok mu, elbette Allah indinde bir sevap olmak üzere onların suçlarını örteceğim ve elbette onları altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacağım!. Ve güzel mükâfaat ise Allah Teâlâ nezdindedir.»
Suat Yıldırım Meali Onların Rabbi de dualarına şöyle icabet buyurdu: “Sizden gerek erkek, gerek kadın, hayır işleyen hiçbir kimsenin çalışmasını zayi etmem. Çünkü siz birbirinizdensiniz, birbirinizden farkınız yoktur. Benim rızam için hicret edenlerin, vatanlarından sürülenlerin, Benim yolumda işkenceye, zarara uğrayanların, Benim yolumda savaşanların ve öldürülenlerin, Elbette kusurlarını örtecek ve elbette onları Allah tarafından mükâfat olarak içinden ırmaklar akan cenetlere yerleştireceğim. En güzel ödüller Allah'ın yanındadır. [2, 186; 60, 1; 85, 8]
Süleyman Ateş Meali Rableri onlara karşılık verdi: "Ben, sizden erkek kadın, hiçbir çalışanın işini zayi etmeyeceğim. Hep birbirinizdensiniz. Göç edenler, yurtlarından çıkarılanlar, yolumda işkence edilenler, vuruşanlar ve öldürülenler... Elbette onların kötülüklerini örteceğim ve onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacağım. (Yaptıklarına), Allah katından bir karşılık olarak (onlara bu ni'metleri vereceğim). Karşılıkların en güzeli Allah katındadır."
Süleymaniye Vakfı Meali Rableri, dualarını kabul etti ve dedi ki: "Erkek olsun, kadın olsun, sizden kim iyi bir çaba gösterirse çabasını boşa çıkarmam. Biriniz diğerindensiniz[1]. Hele hicret[2] eden, yurdundan çıkarılanlar, yolumda eziyet gören, savaşan ve öldürülenler var ya; onların da hatalarını örter, katımdan bir ödül olarak içinden ırmaklar akan bahçelere sokarım." Güzel karşılık Allah katındadır.*
Şaban Piriş Meali Allah da onların duasına karşılık verdi:-Ben, sizden erkek veya kadın hiç bir çalışanın amelini zayi etmem, siz birbirinizdensiniz. Hicret edenler, memleketlerinden çıkarılanlar, benim yolumda işkence edilenler, savaşan ve öldürülenlerin, elbette günahlarını örteceğim ve onları alt taraflarından ırmakların aktığı cennetlere girdireceğim. Allah katından bir mükafat olarak... Mükafatın en güzeli Allah katındandır.
Ümit Şimşek Meali Rableri de onlara şu cevabı verdi: Erkek olsun, kadın olsun, sizden iyi bir iş yapanın emeğini Ben asla boşa çıkarmam. Siz zaten birbirinizdensiniz. Hicret eden, yurdundan çıkarılan, Benim yolumda eziyete uğrayan, savaşan ve can veren kimselerin Ben kötülüklerini örtecek ve onları altlarından ırmaklar akan Cennetlere yerleştireceğim. Bu Allah katından bir ödüldür. Ödülün en güzeli de Allah katındadır.
Yaşar Nuri Öztürk Meali Rableri onlara cevap verdi: "Ben sizden, erkek-kadın hiçbir çalışanın ürettiğini boşa çıkarmayacağım. Hep birbirinizdensiniz. Göç edenler, yurtlarından çıkarılanlar, yolumda işkenceye uğratılanlar, çarpışıp da öldürülenler var ya, onların kötülüklerini yemin olsun örteceğim. Ve yemin olsun ki onları, Allah katından bir karşılık olarak, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyacağım." Allah katındandır karşılıkların en güzeli.
M. Pickthall (English) And their Lord hath heard them (and He saith): Lo! I suffer not the work of any worker, male or female, to be lost. Ye proceed one from another. So those who fled and were driven forth from their homes and suffered damage for My cause, and fought and were slain, verity I shall remit their evil deeds from them and verily I shall bring them into Gardens underneath which rivers flow. A reward from Allah. And with Allah is the fairest of rewards.
Yusuf Ali (English) And their Lord hath accepted of them, and answered them: "Never will I suffer to be lost the work of any of you, be he male or female: Ye are members, one of another:(500) Those who have left their homes, or been driven out therefrom, or suffered harm in My Cause, or fought or been slain,- verily, I will blot out from them their iniquities, and admit them into Gardens with rivers flowing beneath;- A reward from the Presence(501) of Allah, and from His presence is the best of rewards."*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları