Âli İmrân Suresi 20. Ayet


Arapça

فَإنْ حَآجُّوكَ فَقُلْ أَسْلَمْتُ وَجْهِيَ لِلّهِ وَمَنِ اتَّبَعَنِ وَقُل لِّلَّذِينَ أُوْتُواْ الْكِتَابَ وَالأُمِّيِّينَ أَأَسْلَمْتُمْ فَإِنْ أَسْلَمُواْ فَقَدِ اهْتَدَواْ وَّإِن تَوَلَّوْاْ فَإِنَّمَا عَلَيْكَ الْبَلاَغُ وَاللّهُ بَصِيرٌ بِالْعِبَادِ


Türkçe Okunuşu

Fe in hâccûke fe kul eslemtu vechiye lillâhi ve menittebeani, ve kul lillezîne ûtûl kitâbe vel ummiyyîne e eslemtum, fe in eslemû fe kadihtedev, ve in tevellev fe innemâ aleykel belâgu, vallâhu basîrun bil ibâd(ibâdi).


Kelimeler

fe in hâccû-ke bundan sonra eğer seninle tartışırlarsa
fe kul o zaman de, söyle
eslemtu ben teslim oldum
vechiye vechimi, fizik vücudumu
li allâhi Allah'a ait, Allah için
ve men ittebea-ni ve, bana tâbî olan kimseler
ve kul ve de, söyle
li ellezîne için, o kimseler (onlar için)
ûtû el kitâbe kitap verilenler
ve el ummiyyîne ve ümmiler, kitap verilmeyenler
e eslemtum siz teslim oldunuz mu
fe in eslemû o zaman eğer teslim etilerse
fe kad ihtedev o taktirde hidayete ermişler
ve in tevellev ve eğer yüz çevirirlerse
fe o zaman, böylece
innemâ ancak, sadece
aleyke sana
el belâgu tebliğ, bildirme
ve allâhu ve Allah
basîrun hakkıyla gören
bi el ibâdi kullarını

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali (Ey Nebim!) Eğer Seninle çekişip-tartışırlarsa, de ki: "Ben, Bana uyanlarla birlikte, kendimi Allah'a teslim ettim." Ve kitap verilenlere ve ümmilere de ki: "Siz de (Kur’an’a ve Bana) teslim oldunuz mu? (Söyleyin!) ” Eğer (İslam’a ve Kur’an’a) teslim oldularsa, gerçekten hidayete ermişlerdir. Fakat yüz çevirdilerse, artık Sana düşen yalnızca tebliğ(etmek) dir. Allah, kulları hakkıyla Görendir.
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Seninle çekişirlerse hemen de ki: Ben ve bana uyanlar, özümüzü Allah'a teslim ettik. Kendilerine kitap verilenlerle analarından doğdukları gibi kalanlara de ki: Siz de teslim oldunuz mu? Özlerini Allah'a tapşırırlar, İslam dinini kabul ederlerse şüphe yok ki doğru yolu bulmuş olurlar. Yüz çevirirlerse sana düşen ancak bildirmedir ve Allah, kullarını görür.*
Abdullah Parlıyan Meali O halde ey peygamber! Seninle tartışmaya girişirlerse de ki: “Ben bana uyanlarla birlikte, kendimi Allah'a teslim ettim.” Daha önce kitap verilmiş olanlara ve kitaba yabancı olanlara sor: “Siz de kendinizi O'na teslim ettiniz mi?” Ve eğer teslim olurlarsa, muhakkak doğru yol üzeredirler ama yüz çevirirlerse, unutma ki senin görevin sadece mesajı iletmeye devam etmektir. Allah kullarını çok iyi görür.
Ahmet Tekin Meali Allah'ın birliği ve dini konusunda karşı deliller getirerek seninle münakaşaya kalkışırlarsa: “Ben, bana, benim sünnetime tâbi olanlarla birlikte varlığımı, benliğimi Allah'a teslim ettim, İslâm'ı yaşayan bir müslüman oldum” diyerek tartışmalarına fırsat verme. Kendilerine verilen kutsal kitapların hükmünce sorumlu tutulanlara, Mekke ve civarındaki belli kabilelere, yazı, hesap-kitap bilmeyen ümmîlere de: “Siz de varlığınızı, benliğinizi Allah'a teslim ettiniz mi? İslâm'ı yaşayan müslümanlar oldunuz mu?” de. Eğer İslâm'ı yaşayan müslüman oldularsa, hidayete erdiler demektir. Şayet davetinden, Kur'ân'dan, yüz çevirirler, güç ve iktidarlarını kullanarak halkı istedikleri istikamette yönlendirmeye devam ederlerse, elimizden kurtulacaklarını mı zannediyorlar? Sana düşen görev yalnızca tebliğdir. Allah kullarının davranışlarını biliyor, görüyor.
Ahmet Varol Meali Eğer seninle tartışmaya girerlerse: "Ben bana uyanlarla birlikte kendimi Allah'a teslim ettim" de. Kendilerine Kitab verilmiş olanlara ve din adına bir şey bilmeyenlere (müşriklere) de: "Teslim oldunuz mu?" diye sor. Eğer teslim olurlarsa doğru yola girmiş olurlar. Eğer yüz çevirirlerse sana düşen sadece tebliğdir Allah kulları görmektedir. [3]*
Ali Bulaç Meali Eğer seninle çekişip-tartışırlarsa, de ki: 'Ben, bana uyanlarla birlikte, kendimi Allah'a teslim ettim.' Ve kitap verilenlerle ümmilere de ki: 'Siz de teslim oldunuz mu?' Eğer teslim oldularsa, gerçekten hidayete ermişlerdir. Fakat yüz çevirdilerse, artık sana düşen yalnızca tebliğ(etmek)dir. Allah, kulları hakkıyla görendir.
Ali Fikri Yavuz Meali Ey Rasûlüm, din işinde Yahudi ve Hristiyanlar seninle münakaşaya kalkışırlarsa şöyle de: “- Ben, bana bağlı olanlarla birlikte kendimi Allah'a teslim ettim.” Kendilerine kitap verilenlerl Arap müşriklerine de söyle: “- Siz İslâmı kabul ettiniz mi?” Eğer İslâmı kabul ederlerse muhakkak doğru yolu bulmuşlardır; yok eğer yüz çevirirlerse artık sana düşen (vazife) ancak tebliğdir. Allah, kullarının tasdiklerini de, inkârlarını da hakkıyle görücüdür.
Bahaeddin Sağlam Meali Bundan sonra eğer seninle tartışırlarsa, sen deki: “Ben ve bana tabi olanlar, yüzümüzü Allah’a çevirmişiz.” Ehl-i kitap ve okuryazar olmayanlara söyle: “Müslüman olacak mısınız?” Eğer Müslüman olurlarsa, doğru yolu bulmuş olurlar. Eğer sırt çevirirlerse, sana düşen yalnız tebliğdir (mesajı ulaştırmaktır.) Allah kullarını çok iyi görendir.
Bayraktar Bayraklı Meali Seninle tartışmaya girerlerse de ki: “Ben ve bana tâbi olanlar, bütün benliğimizi Allah'a teslim ettik.” Daha önce kitap verilmiş olanlara ve kitap ile ilgisi olmayanlara sor: “Siz kendinizi O'na teslim ettiniz mi?” Eğer O'na teslim olurlarsa muhakkak doğru yol üzerindedirler; ama yüz çevirirlerse unutma ki, senin görevin sadece mesajı iletmektir; zira Allah, kullarını çok iyi görmektedir.
Cemal Külünkoğlu Meali Eğer seninle tartışmaya girerlerse de ki: “Bana uyanlarla birlikte ben kendimi Allah'a teslim ettim.” Daha önce kitap gelmiş olanlara (Yahudi ve Hıristiyanlara) ve kitap ile ilgisi olmayanlara de ki: “Siz de Allah'a teslim oldunuz mu?” Eğer teslim oldularsa doğru yolu buldular demektir. Yok, eğer yüz çevirdilerse sana düşen, yalnızca duyurmaktır. Allah kullarını çok iyi görendir.
Diyanet İşleri Meali (Eski) Eğer seninle tartışmaya girişirlerse, "Ben bana uyanlarla birlikte kendimi Allah'a verdim" de. Kendilerine Kitap verilenlere ve kitapsızlara: "Siz de İslam oldunuz mu?" de, şayet İslam olurlarsa doğru yola girmişlerdir, yüz çevirirlerse, sana yalnız tebliğ etmek düşer. Allah kullarını görür.*
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Seninle tartışmaya girişirlerse, de ki: “Ben, bana uyanlarla birlikte kendi özümü Allah’a teslim ettim.” Kendilerine kitap verilenlere ve ümmîlere[86] de ki: “Siz de İslâm’ı kabul ettiniz mi?” Eğer İslâm’a girerlerse hidayete ermiş olurlar. Yok, eğer yüz çevirirlerse sana düşen şey ancak tebliğ etmektir. Allah, kullarını hakkıyla görendir.*
Diyanet Vakfı Meali Eğer seninle tartışmaya girerlerse de ki: «Bana uyanlarla birlikte ben kendimi Allah'a teslim ettim.» Ehl-i kitaba ve ümmîlere de: «Siz de Allah'a teslim oldunuz mu?» de. Eğer teslim oldularsa doğru yolu buldular demektir. Yok eğer yüz çevirdilerse sana düşen, yalnızca duyurmaktır. Allah kullarını çok iyi görmektedir.*
Edip Yüksel Meali Seninle tartışırlarsa, "Ben ve beni izleyenler kendimizi ALLAH'a teslim ettik," de. Kitap verilenlere ve kitap verilmeyenlere (ümmilere), "Teslim oldunuz mu," de. Teslim olurlarsa, doğruyu bulurlar. Yüz çevirirlerse, görevin sadece duyurmaktır. ALLAH kulları görür.*
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Buna karşı seninle münakayaşa kalkışırlarsa de ki: "Ben, bana uyanlarla birlikte kendi özümü Allah'a teslim etmişimdir". Kendilerine kitap verilenlere ve (kitap verilmeyen) ümmîlere de ki: "Siz de İslâm'ı kabul ettiniz mi?" Eğer İslâm'a girerlerse hidayete ermiş olurlar. Eğer yüz çevirirlerse, sana düşen şey ancak tebliğ etmektir. Allah kulları görendir.
Elmalılı Meali (Orjinal) Buna karşı seninle münakaşaya kalkışırlarsa de ki «ben: Yüzümü islâm ile tertemiz Allaha tuttum bana tabi' olanlar da», o kitab verilenlerle verilmiyen ümmîlere de de ki: siz, «islâmı kabul ettiniz mi?» eğer nizaı keser islâma girerlerse doğru yolu tutmuşlardır, yok yüz çevirirlerse sana da düşen ancak tebliğdir, Allah görüyordur o kulları da
Hasan Basri Çantay Meali (Habîbim) seninle mücâdele ederlerse (şöyle) de: «Ben, bana tâbi olanlarla birlikde, kendimî Allaha teslîm etmişimdir», Kendilerine Kitab verilenlerle ümmîlere (Arab müşriklerine) de deki: «Siz de İslâmı (Allaha teslîm olmayı) kabul etdiniz mi»? Eğer İslama girerlerse muhakkak doğru yolu bulurlar. Eğer yüz çevirirlerse artık sana düşen (vâzîfe) ancak tebliğdir. Allah kulları (nı) lâyıkıyle görücüdür.
Hayrat Neşriyat Meali (Ey Resûlüm!) Buna rağmen (onlar) seninle tartışırlarsa, artık de ki: “(Ben) kendimi Allah'a teslîm ettim, bana tâbi' olanlar da!” Hem kendilerine kitab verilenlere ve ümmîlere(diğer müşriklere) de ki: “(Siz de) teslîm oldunuz mu?” Bunun üzerine İslâm'a girerlerse, o hâlde muhakkak doğru yola ermiş olurlar. Artık yüz çevirirlerse, o takdirde sana düşen ancak tebliğdir. Allah ise, kulları(nı) hakkıyla görendir.(5)*
İlyas Yorulmaz Meali Seninle tartışırlarsa deki “Ben kendimi Allah'a teslim ettim ve bana tabi olanlar da (teslim oldular).” Kitap verilenlere ve daha önce vahye muhatap olmamışlara (ümmilere) deki “Sizde (Allah'a) teslim oldunuz mu?” Eğer teslim olurlarsa doğru yola girmişlerdir, yok eğer yüz çevirirlerse, sana düşen ancak açıklamak (tebliğ) dir. Allah kullarını görendir.
Kadri Çelik Meali Eğer seninle tartışmaya girişirlerse, “Ben, bana uyanlarla birlikte kendimi Allah'a teslim ettim” de. Kendilerine kitab verilenlere ve ümmilere (şirk koşanlara), “Siz de teslim (Müslüman) oldunuz mu?” de. Şayet teslim (Müslüman) olurlarsa, hidayete ermiş olurlar. Yüz çevirirlerse, sana yalnız tebliğ etmek düşer. Allah kullarını hakkıyla görendir.
Mahmut Kısa Meali Eğer bunca delillere rağmen, onlar yine de hakikati kabullenmeye yanaşmayıp seninle tartışmaya girişirlerse, onlara de ki: “Ben, tüm benliğimle Allah’a teslim oldum, benim izimden gelenler de tüm kalpleriyle O’na teslim olup gönülden boyun eğmişlerdir.” O hâlde, Ey Müslüman! Kendilerine vaktiyle Kitap verilmiş olan Yahudi ve Hıristiyanlara ve ilâhî vahiy bilgisinden tamamen yoksun bulunan ümmilere bu gerçeği tebliğ etmek üzere de ki: “Siz de Allah’a, yani ilâhî vahiy yoluyla gönderdiği hükümlerine kayıtsız şartsız teslim olmak istemez misiniz?” Eğer kibir, bencillik, bağnazlık ve haksız önyargılardan kurtularak hakîkate teslim olurlarsa, doğru yolu bulmuş olurlar; yok eğer yüz çevirirlerse, bundan dolayı üzülme. Bir sonraki toplumsal aşamanıza uygun emirler (9. Tevbe: 29) gelinceye kadar, onları sapıklıklarıyla baş başa bırak. Çünkü bu aşamada senin görevin, yalnızca ilâhî mesajı onlara ulaştırmaktan ibarettir. Hiç kuşkusuz Allah, kullarını görmektedir. Elbette zâlimleri de:
Mehmet Türk Meali Onlar, seninle tartışmaya kalkışırlarsa: “Ben bana uyan kimselerle birlikte tüm varlığımı Allah’a teslim ettim.” de. Kendilerine kitap verilenlere ve ümmîlere1 de: “Siz de Müslüman olmaya var mısınız?” de. Eğer onlar, Müslüman olurlarsa doğru yolu bulurlar. Yok, eğer yüz çevirirlerse sana düşen, sadece duyurmaktır. Şüphesiz Allah kulları(nın yaptıklarını) çok iyi görür. *
Muhammed Esed Meali O halde [ey Peygamber,] seninle tartışanlara de ki: “Ben tüm benliğimi Allah'a teslim ettim ve bana tâbi olan herkes [de öyle yaptı]!” Daha önce vahiy verilmiş olanlara ve kitap ile ilgisi olmayanlara 14 sor: “Siz [de] kendinizi O'na teslim ettiniz mi?” Ve eğer O'na teslim olurlarsa muhakkak doğru yol üzerindedirler; ama yüz çevirirlerse, unutma ki senin görevin sadece mesajı iletmektir: zira Allah, yarattıklarını[n kalplerindeki her şeyi] görür.
Mustafa İslamoğlu Meali Şu hâlde, eğer seninle tartışırlarsa de ki: Ben tüm varlığımla Allah’a teslim oldum, bana uyanlar da…[559] Daha önce kendilerine vahiy emanet edilmiş olanlara ve vahiyden bîhaber olanlara “Siz de tüm varlığınızla teslim oldunuz mu?” diye sor! Eğer teslim olurlarsa, işte o zaman doğru yolu bulmuş olurlar; yok eğer yüz çevirirlerse, sana düşen yalnızca tebliğ etmektir: Zira Allah kulları her hâliyle görür.*
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Artık seninle mücadelede bulunurlarsa de ki: «Ben nefsimi Allah Teâlâ'ya teslim ettim, bana tâbi olanlar da.» Ve kendilerine kitap verilmiş olanlar ile ümmîlere de de ki: «İslâmiyet'i kabul ettiniz mi?» Eğer İslâmiyet'i kabul etmişler ise şüphesiz hidâyete ermişlerdir. Ve eğer kaçınırlarsa senin üzerine lâzım gelen ancak tebliğdir. Allah Teâlâ ise kulları büsbütün görücüdür.
Suat Yıldırım Meali Buna karşı seninle münakaşaya kalkışanlara de ki: “Ben yüzümü, özümü Allah'a teslim ettim. Bana bağlı olanlar da O'na teslim oldular. ” O Ehl-i kitapla, kitap ehli olmayan ümmîlere (müşriklere) de ki: “Siz de teslim olup müslüman olmaya var mısınız? ” Eğer hakka teslim olup İslâm'a girerlerse doğru yolu bulmuş olurlar. Yok, eğer yüz çevirirlerse, sana düşen görev, sadece hakkı tebliğdir. Allah kullarını hakkıyla görür. *
Süleyman Ateş Meali Seninle tartışmaya girişirlerse, de ki: "Ben de özümü Allah'a teslim ettim bana uyanlar da." Kendilerine Kitap verilenlere ve ümmilere de ki: "Siz de İslam oldunuz mu?" Eğer İslam olurlarsa doğru yolu bulmuşlardır. Yok eğer dönerlerse, sana düşen, sadece duyurmaktır. Allah kulları(nın yaptıklarını) görmektedir.
Süleymaniye Vakfı Meali Seninle tartışırlarsa de ki: “Ben her şeyimle Allah’a teslim oldum; bana uyanlar da öyle!” Kendine Kitap verilenler ile ümmilere (önceki kitaplardan bilgisi olmayanlara) de ki: "Siz de teslim oldunuz mu?" Eğer teslim olurlarsa, yola gelmiş olurlar. Ama yüz çevirirlerse, sana düşen yalnızca ayetleri bildirmektir. Allah kullarını görür.*
Şaban Piriş Meali Seninle tartışmaya girişirlerse de ki:-Ben, bana tabi olanlarla birlikte kendimi Allah'a teslim ettim. Kendilerine kitap verilenlere ve ümmilere de de ki:-Siz de teslim oldunuz mu? Eğer teslim oldularsa doğru yolu bulmuşlar demektir. Eğer yüz çevirirlerse, sana düşen yalnızca tebliğdir. Allah kullarını görmektedir.
Ümit Şimşek Meali Onlar seninle tartışacak olurlarsa de ki: “Ben yüzümü Allah'a döndüm ve Ona teslim oldum; bana uyanlar da böyle yaptılar.” Kendilerine kitap verilenlere de, verilmeyenlere de “Siz de teslim oldunuz mu?” diye sor. Onlar da hakka teslim olurlarsa doğru yolu bulmuş olurlar. Eğer yüz çevirirlerse, sana düşen ancak tebliğden ibarettir. Allah ise kullarını görmektedir.
Yaşar Nuri Öztürk Meali Seninle kanıt yarıştırmaya girerlerse şöyle söyle: "Ben yüzümü Allah'a teslim ettim. Bana uyanlar da." Kitap verilenlerle ümmîlere de sor: "Siz de teslim oldunuz mu?" Eğer teslim olurlarsa doğruya ve güzele kılavuzlanmışlardır. Yüz çevirirlerse sana düşen sadece tebliğ etmektir. Allah, kullarını görmektedir.
M. Pickthall (English) And if they argue with thee, (O Muhammad), say: I have surrendered my purpose to Allah and (so have) those who follow me. And say unto those who have received the Scripture and those who read not: Have ye (too) surrendered? If they surrender, then truly they are rightly guided, and if they turn away, then it is thy duty only to convey the message (unto them). Allah is Seer of (His) bondmen.
Yusuf Ali (English) So if they dispute with thee, say: "I have submitted My whole self(360) to Allah and so have those who follow me." And say to the People of the Book and to those who are unlearned(361): "Do ye (also) submit yourselves?" If they do, they are in right guidance, but if they turn back, Thy duty is to convey the Message; and in Allah.s sight are (all) His servants(362).*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları