Duhân Suresi 15. Ayet


Arapça

إِنَّا كَاشِفُو الْعَذَابِ قَلِيلًا إِنَّكُمْ عَائِدُونَ


Türkçe Okunuşu

İnnâ kâşifûl azâbi kalîlen innekum âidûn(âidûne).


Kelimeler

innâ hiç şüphesiz biz, muhakkak ki biz
kâşifû giderenler, kaldıranlar
el azâbi azap
kalîlen az
inne-kum hiç şüphesiz siz, muhakkak ki siz
âidûne dönecek olanlar

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali Biz (şimdi) sizden bu azabı (duman ve düşman sıkıntısını) biraz açıp-gidereceğiz (sizi rahata ve huzura erdireceğiz ; ama siz yine Hakk’tan) dönecek olanlarsınız.
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Şüphe yok ki birazcık gidereceğiz azabı, fakat gene şüphe yok ki kafirliğe döneceksiniz.
Abdullah Parlıyan Meali Biz yine de bu azabı birazıcık kaldıracağız, oysa siz kendi saplantılarınıza yeniden döneceksiniz, ama
Ahmet Tekin Meali Biz, o azâbı sizden birazcık kaldırırız. Ama siz mutlaka, eski halinize dönersiniz.*
Ahmet Varol Meali Biz azabı az bir süre kaldıracağız ama siz yine (küfre) döneceksiniz.
Ali Bulaç Meali Biz sizden bu azabı biraz açıp-gidereceğiz; (ama yine) dönecek olanlarsınız siz.
Ali Fikri Yavuz Meali Biz o (vaadettiğimiz açlıktan ibaret) azabı biraz kaldıracağız. Fakat siz yine (küfre) döneceksiniz.
Bahaeddin Sağlam Meali Biz sizden az bir miktar azabı kaldırırız, fakat siz eski halinize dönersiniz.
Bayraktar Bayraklı Meali Biz azabı biraz kaldırırsak, siz yine eski halinize dönersiniz.
Cemal Külünkoğlu Meali Biz, az bir süre için (bu) azabı (sizden) kaldıracağız. Ama siz, (azap kalktıktan sonra eski halinize) döneceksiniz.
Diyanet İşleri Meali (Eski) Biz sizden azabı az bir süre için kaldıracağız, siz yine de eski inkarcılığınıza döneceksiniz.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Biz bu azabı kısa bir süre kaldıracağız, siz de yine eski hâlinize döneceksiniz.
Diyanet Vakfı Meali Biz azabı birazcık kaldıracağız, ama siz yine (eski halinize) döneceksiniz.  *
Edip Yüksel Meali Biz azabı birazcık kaldıracağız; ama siz yine döneceksiniz.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Biz o azabı sizden birazcık kaldırırız. Ama siz mutlaka eski halinize dönersiniz.
Elmalılı Meali (Orjinal) Biz o azâbı biraz biraz açacağız, fakat siz yine döneceksiniz
Hasan Basri Çantay Meali Biz bu (duman) azâbı (nı) biraz açıp kaldıracağız. (Fakat) siz, şübhe yok ki, tekrar dönücülersiniz.
Hayrat Neşriyat Meali Şübhesiz ki biz, (sizden) azâbı biraz açı(verip kaldırı)cılarız; (ama) siz gerçekten yine (küfre) dönecek olan kimselersiniz.
İlyas Yorulmaz Meali (Dünyadaki) Azabı kaldıracak yine biziz ve kesinlikle bize dönücülersiniz.
Kadri Çelik Meali Biz sizden bu azabı biraz açıp gidereceğiz; (ama yine inkâra) dönecek olanlarsınız siz.
Mahmut Kısa Meali Bütün bunlara rağmen, ey zâlimler; Biz yine de başınızdaki azâbı birazcık kaldıracak ve kısa bir süreliğine de olsa, size refah ve huzuru tattıracağız fakat siz, içtenlikle tövbe etmediğiniz için, çok geçmeden verdiğiniz sözleri unutacak ve eski nankörlüğünüze yeniden döneceksiniz.
Mehmet Türk Meali Biz sizden bu azabı yakında kaldıracağız ama siz yine (eski halinize) döneceksiniz.
Muhammed Esed Meali Biz [yine de] bu azabı kısa bir süre erteleyeceğiz, 9 oysa siz [kendi saplantılarınıza] yeniden döneceksiniz: [ama]
Mustafa İslamoğlu Meali Elbet Biz cezayı bir süreliğine askıya alacağız, fakat siz yine (eski halinize) döneceksiniz.[4440]*
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Muhakkak Biz, o azabı biraz açıcılarız, sizler ise şüphe yok ki, dönüvericilersiniz.
Suat Yıldırım Meali Azabı üzerinizden biraz kaldıracağız, fakat siz yine eski halinize döneceksiniz. [6, 28; 23, 75; 10, 98; 7, 88-89]*
Süleyman Ateş Meali Biz sizden azabı birazcık kaldırırız ama siz yine (inkarınıza) dönersiniz.
Süleymaniye Vakfı Meali Biz o azabı kısa bir süre için kaldırırız ama siz yine de cayarsınız.
Şaban Piriş Meali -Biz, azabı biraz kaldırırız siz de tekrar dönerseniz.
Ümit Şimşek Meali Biz azabı biraz kaldıracak olsak siz yine inkâra dönersiniz.
Yaşar Nuri Öztürk Meali Biz azabı biraz kaldırırız; siz eski halinize tekrar dönersiniz.
M. Pickthall (English) Lo! We withdraw the torment a little. Lo! ye return (to disbelief).
Yusuf Ali (English) We shall indeed remove(4699) the Penalty for a while, (but) truly ye will revert (to your ways).*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları