Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
(Daha sonra, kıyamet vukuunda) Büyük bir şiddetle yakalayacağımız gün, elbette Biz (herkesten) intikamımızı alacağız. |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
O gün pek şiddetli bir surette tutar, cezalandırırız, şüphe yok ki öc alırız biz.* |
Abdullah Parlıyan Meali |
bütün inkârcıları şiddetli bir hamle ile kuşatacağımız gün, sizden de intikamımızı mutlaka alacağız. |
Ahmet Tekin Meali |
Biz, büyük bir güçle, şiddetle sıkarak yakalayacağımız gün, kesinlikle lâyık olduğunuz cezayı veririz.* |
Ahmet Varol Meali |
Ancak şiddetli bir yakalama ile yakaladığımız gün elbette biz intikam alırız. |
Ali Bulaç Meali |
Büyük bir şiddetle yakalayacağımız gün, elbette biz intikam alacağız. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
(Kıyamette veya Bedir'de onları) büyük bir şiddetle kavrıyacağımız gün, şüphesiz biz intikam alırız. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
(Onlara) büyük bir tokat vuracağımız günü(*) düşün! İşte o zaman, gerçekten intikam alırız.* |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Fakat biz büyük bir şiddetle vurup yakaladığımız gün, elbette kendilerinden intikam alacağız. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
(Bütün suçluları) şiddetli bir hamle ile (cezalandırmak için) yakalayacağımız gün, (onlardan da yaptıklarının cezası olarak) mutlaka intikam alacağız! |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Onları çarptıkça çarpacağımız gün öcümüzü şüphesiz alırız. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Onları o en şiddetli yakalayışla yakalayacağımız günü hatırla. Şüphesiz biz öcümüzü alırız. |
Diyanet Vakfı Meali |
Fakat biz büyük bir şiddetle yakalayacağımız gün, kesinlikle intikamımızı alırız. |
Edip Yüksel Meali |
Asıl o büyük yakalama ile yakaladığımızda öc alırız. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Biz o büyük şiddetle çarptığımız gün mutlaka intikamımızı alırız. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Amma o büyük satvetle sıkıvereceğimiz gün her halde biz intikam alacağız |
Hasan Basri Çantay Meali |
Çok büyük bir şiddet ve satvetle (kendilerini) çarpacağımız gün muhakkak ki biz (onlardan) intikaam alıcılarız. |
Hayrat Neşriyat Meali |
(Fakat) o pek büyük şiddetli tutuşla (kendilerini) yakalayacağımız gün, muhakkak biz, (onlardan) intikam alıcılarız. |
İlyas Yorulmaz Meali |
O kıyamet gününde, büyük bir yakalayışla yakalayacağız. Biz intikam alıcılarız. |
Kadri Çelik Meali |
Büyük bir şiddetle yakalayacağımız gün, elbette biz intikam alacılarız. |
Mahmut Kısa Meali |
Ama; kıyâmet veya ölüm vakti gelip de, zâlimleri korkunç bir darbeyle kıskıvrak yakaladığımız Gün, işte sizi asıl o zaman cezalandıracağız!
Buraya kadar anlatılanları daha iyi anlamak isterseniz, insanlık tarihinde yaşanan şu ibret verici kıssaya kulak verin: |
Mehmet Türk Meali |
Elbette Biz asıl intikamı, en büyük yakalama günü olan (kıyamet gününde) alacağız. |
Muhammed Esed Meali |
[bütün günahkarları] şiddetli bir hamle ile kuşatacağımız Gün, [sizden de] intikamımızı mutlaka alacağız! |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Kapana kıstırıp sizi enselediğimiz büyük gün gelip çatınca da,[4441] her halükârda yaptıklarınızın acısını size tattıracağız.* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Pek şiddetli, satvetli bir tutuşla tutacağımız gün şüphe yok ki, Biz intikam alıcılarız. |
Suat Yıldırım Meali |
Ama o müthiş satvetle kendilerini yakalayacağımız gün, onlardan tam intikam alırız. [89, 21-24; 34, 51-54] |
Süleyman Ateş Meali |
O gün büyük vuruşla vururuz; zira biz öc alıcıyız! |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Bütün bunlar, onlara o büyük darbeyi indireceğimiz gün[*] olacaktır. Biz onlara hak ettikleri cezayı vereceğiz.* |
Şaban Piriş Meali |
Büyük bir şiddetle yakalayacağımız gün, elbette intikam alacağız. |
Ümit Şimşek Meali |
O büyük çarpışla onları yakaladığımız gün intikam almış oluruz. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Gün gelir, en büyük vuruşla vururuz biz. Şu bir gerçek ki, intikam da alırız biz! |
M. Pickthall (English) |
On the day when We shall seize them with the greater seizure (then), in truth We shall punish. |
Yusuf Ali (English) |
One day We shall seize you with a mighty onslaught: We will indeed (then) exact Retribution! |