Kamer Suresi 12. Ayet


Arapça

وَفَجَّرْنَا الْأَرْضَ عُيُونًا فَالْتَقَى الْمَاء عَلَى أَمْرٍ قَدْ قُدِرَ


Türkçe Okunuşu

Ve feccernel arda uyûnen feltekalmâu alâ emrin kad kudir(kudire).


Kelimeler

ve feccernâ ve fışkırttık, çıkardık, akıttık
el arda arz, yeryüzü
uyûnen pınarlar halinde
fe o zaman, böylece
ilteka biraraya geldi, birleşti
el mâu su
alâ emrin bir iş üzerine, bir iş için
kad oldu, olmuştu
kudire kaderi tayin edilmiş, takdir edilmiş

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali Yerdeki (suları) da coşkun kaynaklar halinde fışkırttık. Böylece sular, takdir edilmiş bir işe (Nuh kavminin helakine) karşı birleşip (her tarafı kaplamıştı).
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Ve yerden de sular fışkırttık, derken sular, mukadder bir emre göre birleşti.
Abdullah Parlıyan Meali ve yeryüzünün pınarlar halinde fışkırmasını sağladık, göğün ve yerin suları takdir edilmiş bir işin olması için birleşti.
Ahmet Tekin Meali Yeryüzünde kaynaklar fışkırttık. Her iki su, takdir edilmiş bir planın icrası için birleşmişti.
Ahmet Varol Meali Yeri de kaynaklar halinde fışkırttık. Böylece su(lar) takdir edilmiş bir iş için birleşti.
Ali Bulaç Meali Yeri de 'coşkun kaynaklar' halinde fışkırttık. Derken su, takdir edilmiş bir işe karşı (hükmümüzü gerçekleştirmek üzere) birleşti.
Ali Fikri Yavuz Meali Böylece arzı da kaynaklar halinde coşturduk. Nihayet iki su (yerin ve göğün suları, Nûh kavmini helâk edecek) muayyen bir ölçü üzerinde birleşiverdi. (Böylece mukadder olan helâk husule geldi.)
Bahaeddin Sağlam Meali Yerden de (suyu) kaynaklar halinde fışkırttık. Takdir edilmiş bir miktar üzere su birleşti.
Bayraktar Bayraklı Meali Yerden kaynaklar fışkırttık. Her iki su, karar verilmiş bir işin gerçekleşmesi için birleşmişti.
Cemal Külünkoğlu Meali Ve toprağın pınarlar halinde fışkırmasını sağladık ki her iki su kütlesi önceden belirlenmiş bir amaca hizmet etsin! *
Diyanet İşleri Meali (Eski) Yeryüzünde kaynaklar fışkırttık; her iki su, takdir edilen bir ölçüye göre birleşti.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Yeryüzünü pınar pınar fışkırttık. Derken sular takdir edilmiş bir iş için birleşti.
Diyanet Vakfı Meali Yeryüzünde kaynaklar fışkırttık. (Her iki) su, takdir edilmiş bir işin olması için birleşmişti.  *
Edip Yüksel Meali Yerden de pınarlar fışkırttık. Nihayet sular, daha önce belirlenmiş seviyeye ulaştılar.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Yeri de kaynaklar halinde fışkırttık, derken sular takdir edilmiş bir iş için birleşti.
Elmalılı Meali (Orjinal) Yeri de fışkırtık kaynaklar halinde, derken su birleşti bir emr üzerine ki olmuştu öyle mukadder
Hasan Basri Çantay Meali Yeri de kaynaklar haalinde (tamamen) fışkırtdık da (Her iki) su (ezelde) takdîr edilmiş bir emr üzerinde birleşiverdi.
Hayrat Neşriyat Meali Yeri de kaynaklar hâlinde fışkırttık; derken o su(lar), takdîr edilmiş bir iş (olan tûfan âfeti) için birleşiverdi.
İlyas Yorulmaz Meali Yerden su kaynaklarını fışkırttık ve su Rabbinin emri ile planlandığı şekilde her tarafı kaplamıştı.
Kadri Çelik Meali Yeri de coşkun kaynaklar halinde fışkırttık. Derken su, takdir edilmiş bir iş üzere (hükmümüzü gerçekleştirmek amacıyla) birleşti.
Mahmut Kısa Meali Ve yeraltındaki göllerin, ırmakların, derelerin sel gibi coşkun pınarlar hâlinde fışkırmasını sağladık. Böylece yerdeki ve gökteki su kütleleri, daha önce takdir edilmiş belirlenmiş bir işi gerçekleştirmek üzere toplandı.
Mehmet Türk Meali Yeryüzünü de kaynaklar halinde fışkırttık. Derken (her iki) su, önceden belirlenmiş bir iş için1 birleşti.*
Muhammed Esed Meali ve toprağın pınarlar halinde fışkırmasını sağladık ki sular önceden belirlenmiş bir amaca hizmet etsin:
Mustafa İslamoğlu Meali ve toprağı fışkıran pınarlara çevirdik; ve kararlaştırılmış bir görevi gerçekleştirmek üzere su(lar) birleşti.[4813]*
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Ve yeri de pınarlar halinde fışkırttık. Artık su, takdir edilmiş bir emre binaen birbirine kavuşuverdi.
Suat Yıldırım Meali Yeri pınar pınar fışkırttık. Öyle ki her iki su kütlesi, takdir edilen o işin olması için birleşti.
Süleyman Ateş Meali Yeri kaynaklar halinde fışkırttık, (göğün ve yerin) su(ları) takdir edilmiş bir işin olması için birleşti.
Süleymaniye Vakfı Meali Yerden de pınarlar fışkırttık, kararlaştırılan işin olması için sular birbiriyle buluştu.
Şaban Piriş Meali Yerden de pınarlar fışkırttık. Böylece sular takdir edilen bir iş için birleşti.
Ümit Şimşek Meali Yerden de pınarlar açtık. Her ikisi, belirlenen iş için buluştu.
Yaşar Nuri Öztürk Meali Ve yardık/fışkırttık yeryüzünü pınar pınar. Sonunda kesin ölçülere bağlanmış bir oluş üzere birleşti sular.
M. Pickthall (English) And caused the earth to gush forth springs, so that the waters met for a predestined purpose.
Yusuf Ali (English) And We caused the earth to gush forth with springs, so the waters met (and rose)(5137) to the extent decreed.*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları