Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Andolsun Biz sizin benzerleriniz (olan nice güçlü ve zalim kavimleri, medeniyetleri) yıkıma uğrattık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı? |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Ve andolsun ki taraftarlarınızı da helak ettik, fakat bir ibret alan mı var? |
Abdullah Parlıyan Meali |
Nitekim geçmişte sizin gibi toplumları yok ettik, öyleyse yok mudur onlardan ders almak isteyen? |
Ahmet Tekin Meali |
Andolsun, biz inkârda, isyanda, ilâhî kuralları tanımamada izlerinden giderek devamları olduğunuz; Allah'ın kitabından, sünnetten ve ümmetten ayrılan baskıcı, zorba, medeniyetten nasiplenmemiş kapalı toplumları da helâk ettik. Düşünüp ibret alan var mı hiç? |
Ahmet Varol Meali |
Andolsun sizin benzerlerinizi helak ettik. Fakat öğüt alan var mı? |
Ali Bulaç Meali |
Andolsun Biz sizin benzerlerinizi yıkıma uğrattık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı? |
Ali Fikri Yavuz Meali |
And olsun, (küfür hususunda benzeriniz olan) sizin gibileri helâk da ettik; fakat hani düşünen? |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Andolsun! Biz sizin benzerlerinizi helak ettik. Artık öğüt alan yok mudur? |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Andolsun ki, sizin benzerlerinizi hep helâk ettik. Düşünüp öğüt alan var mı? |
Cemal Külünkoğlu Meali |
Andolsun ki, (inkârda ve isyanda) sizin gibileri (yaptıkları yüzünden) hep helâk ettik. Fakat var mı düşünüp öğüt alan! |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
And olsun ki, benzerlerinizi yok etti, öğüt alan yok mudur? |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Andolsun, biz sizin gibileri hep helâk ettik. Fakat var mı düşünüp öğüt alan? |
Diyanet Vakfı Meali |
Andolsun biz, sizin benzerlerinizi hep helâk ettik. Düşünüp ibret alan yok mu? |
Edip Yüksel Meali |
Sizin benzerlerinizi yok etmiştik. Yok mu öğüt alan? |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Andolsun biz, sizin benzerlerinizi hep helak ettik. Öğüt alan yok mudur? |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Celâlim hakkiyçin emsalinizi hep helâk da ettik fakat hani düşünen? |
Hasan Basri Çantay Meali |
Andolsun ki biz, sizin benzerlerinizi helak etmişizdir. O halde bir düşünen var mı? |
Hayrat Neşriyat Meali |
And olsun ki, sizin benzerlerinizi de helâk ettik; fakat bir nasîhat alan mı var? |
İlyas Yorulmaz Meali |
Ey inkarcılar! Sizin gibi olup da inkar edenleri yok ettik. Yok mu düşünen? |
Kadri Çelik Meali |
Şüphesiz biz sizin benzerlerinizi yıkıma uğrattık. Fakat hatırlayıp kendine gelen var mı? |
Mahmut Kısa Meali |
O hâlde, ey insanlar! Geçmişte sizin gibi nice güçlü toplumları, medeniyetleri yok etmiştik; yok mu insanlık tarihinden öğüt alan? |
Mehmet Türk Meali |
Yemin olsun Biz, sizin gibi pek çoğunu helâk ettik. Fakat hiç düşünen var mı? |
Muhammed Esed Meali |
Nitekim, [geçmişte] sizin gibi toplumları yok ettik: öyleyse, yok mudur ondan ders almak isteyen? |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Nitekim, geçmişte sizinle aynı kafaya sahip toplumları yok ettik: hâlâ yok mudur ders alan? |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Ve şüphe yok ki, sizin emsalinizi helâk ettik, fakat düşünen hani! |
Suat Yıldırım Meali |
Gerçekten Biz sizin nice benzerlerinizi imha ettik! Haydi var mı düşünen ve ibret alan? |
Süleyman Ateş Meali |
Andolsun biz sizin benzerlerinizi hep helak ettik. Öğüt alan yok mudur? |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Sizin gibi nicelerini etkisiz hale getirdik; ibret alan yok mu? |
Şaban Piriş Meali |
Andolsun ki benzerlerini helak ettik. İbret alan var mı? |
Ümit Şimşek Meali |
Biz sizin nice benzerlerinizi helâk ettik. Fakat hani ibret alan? |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Yemin olsun, biz sizin benzerlerinizi hep yok ettik. Fakat düşünen mi var? |
M. Pickthall (English) |
And verily We have destroyed your fellows; but is there any that remembereth? |
Yusuf Ali (English) |
And (oft) in the past, have We destroyed gangs(5165) like unto you: then is there any that will receive admonition?(5166)* |