Kamer Suresi 3. Ayet


Arapça

وَكَذَّبُوا وَاتَّبَعُوا أَهْوَاءهُمْ وَكُلُّ أَمْرٍ مُّسْتَقِرٌّ


Türkçe Okunuşu

Ve kezzebû vettebeû ehvâehum ve kullu emrin mustekırr(mustekırrun).


Kelimeler

ve kezzebû ve yalanladılar
ve ittebeû ve tâbi oldular, uydular
ehvâe-hum onların nefslerinin istekleri, hevaları
ve kullu emrin ve bütün işler
mustekırrun kararlaştırılmış, belirlenmiş

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali (Bunlar bile bile Hakkı) Yalanlamışlar ve kendi hevâlarına uymuşlardı. Oysa her emir (iş) sonunda kendi amacına varıp karar kılacaktır.
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Ve yalanlarlar ve dileklerine uyarlar ve her iş, kararlaştırılmıştır.
Abdullah Parlıyan Meali Onlar hakkı yalanladılar, kendi arzu ve heveslerine uydular. Halbuki bütün işler bir hedefe ulaşmaktadır, yani Allah'ın kararına kimse engel olamaz.
Ahmet Tekin Meali Ortaya konulan ilâhî plan mutlaka gerçekleşip hedefine vardığı halde, onlar peygamberleri yalanladılar, şahsî arzu ve ihtiraslarına uydular.
Ahmet Varol Meali Yalanladı ve kendi arzularına uydular. Oysa her iş yerini bulacaktır.
Ali Bulaç Meali Yalanladılar ve kendi heva (istek ve tutku)larına uydular; oysa her iş 'sonunda kendi amacına varıp karar kılacaktır.'
Ali Fikri Yavuz Meali (Kıyameti ve mucizeyi) inkâr ettiler; hevalarına uydular. Halbuki (Allah'ın vaad ettiği) her iş için bir hakikat var.
Bahaeddin Sağlam Meali Yalanladılar, heva ve heveslerine uydular. Hâlbuki (Allah’ın emrettiği) her iş yerini bulacaktır.
Bayraktar Bayraklı Meali Onlar yalanladılar ve kendi arzularına uydular. Oysa her işin varacağı bir yeri vardır.
Cemal Külünkoğlu Meali (Müşrikler, Peygamberi) yalanladılar, nefislerinin arzularına uydular. Hâlbuki her iş, (Allah'ın takdirine göre) gerçekleşecektir.
Diyanet İşleri Meali (Eski) Yalanlarlar da kendi heveslerine uyarlar. Ama her işin karar kılacağı bir sonucu vardır.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Peygamberi yalanladılar, nefislerinin arzularına uydular. Hâlbuki her iş, (Allah nasıl takdir ettiyse öylece) gerçekleşecek (değişmeyecek)tir.
Diyanet Vakfı Meali Yalanladılar ve kendi heveslerine uydular. Halbuki her işin ulaşacağı yeri vardır.
Edip Yüksel Meali Yalanladılar; arzularına ve tümüyle statükoya uydular.*
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Yalanladılar, nefislerinin arzularına uydular. Halbuki her iş yerini bulacaktır.
Elmalılı Meali (Orjinal) Yalan dediler, hevâlarına uydular, halbuki her emir müstekır
Hasan Basri Çantay Meali (Peygamberi) tekzîbetdiler. Hevâ (ve heves) lerine uydular. Halbuki (hayr-u şer) her iş bir gaayeye bağlıdır.
Hayrat Neşriyat Meali (Peygamberi) yalanladılar ve (nefislerinin) arzularına uydular; hâlbuki (mukadder olan) her iş, yerini bulucudur (vakti geldiğinde olur).
İlyas Yorulmaz Meali Böylece onlar yalanladılar ve nefislerinin arzularına uydular. Ancak sonuçta, her iş için karar verecek olan birisi vardır.
Kadri Çelik Meali Yalanladılar ve kendi hevalarına uydular; hâlbuki her işin ulaşacağı bir yer vardır.
Mahmut Kısa Meali İşte Mekkeli kâfirler de, bizzat şâhit oldukları bu mûcizenin bir göz boyama, bir büyü olduğunu ileri sürerek onu inkâr ettiler ve böylece, arzu ve heveslerine uyarak kıyâmeti ve Hesap Gününü yalanladılar. Çünkü ilâhî adâleti kabul etmek onlara ahlâkî yükümlülükler getiriyor, bu da hiç hoşlarına gitmiyordu. Fakat bu halleri, sonsuza dek böyle sürüp gitmeyecek, yakında gerçeği görecekler! Çünkü her işin gerçekleşeceği belirli bir zaman vardır! Allah’ın haber verdiği her şey, yeri ve zamanı gelince mutlaka gerçekleşecektir! Çünkü bu muazzam varlık âleminde, yaratılan her şeyin belli bir hikmeti vardır ve bu, ya bu dünyada, ya da âhirette mutlaka gerçekleşecektir.
Mehmet Türk Meali Yalanlarlar ve kendi arzularının peşine düşerler. Oysa (sonunda) her iş yerini bulacaktır.
Muhammed Esed Meali çünkü onlar kendi arzu ve heveslerine uyarak bunu yalanlamaya şartlanmışlardır. 2 Ama her şeyin doğruluğu sonunda ortaya çıkacaktır. 3
Mustafa İslamoğlu Meali Zaten hep yalanlıyorlar ve önyargılarının peşine düşüyorlar. Sonuçta, her işin varıp duracağı bir yer vardır.
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Ve onlar tekzîp ettiler ve kendi hevâlarına uydular. Halbuki, her iş kararlaşmıştır.
Suat Yıldırım Meali Onlar hakkı yalan saydılar, heva ve heveslerine uydular. Halbuki her iş gibi bu nübüvvetin de kararlaştırılmış bir sonu elbette vardır. *
Süleyman Ateş Meali Yalanladılar, nefislerinin heveslerine uydular. Halbuki her iş, yerini bulacaktır (Allah'ın kararına kimse engel olamaz).
Süleymaniye Vakfı Meali (Ayetler karşısında) yalana sarılıp, keyiflerine uyarlar. Ama her işin bir sonucu vardır.
Şaban Piriş Meali Yalanlayıp, heveslerine uydular. Oysa her iş kararlaştırılmıştır.
Ümit Şimşek Meali Onlar kendi heveslerine uyup Peygamberi yalanladılar. Oysa her iş için belirlenmiş bir hedef vardır.(2)*
Yaşar Nuri Öztürk Meali Yalanladılar; kendi heves ve kuruntularına uydular. Oysaki her iş ve oluş karara, ölçüye ve düzene bağlanmıştır.
M. Pickthall (English) They denied (the Truth) and followed their own lusts. Yet everything will come to a decision
Yusuf Ali (English) They reject (the warning) and follow their (own) lusts but every matter has(5130) its appointed time.*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları