Kamer Suresi 6. Ayet


Arapça

فَتَوَلَّ عَنْهُمْ يَوْمَ يَدْعُ الدَّاعِ إِلَى شَيْءٍ نُّكُرٍ


Türkçe Okunuşu

Fe tevelle anhum, yevme yed’ud dâi ilâ şey’in nukur(nukurin).


Kelimeler

fe o zaman, böylece
tevelle geri dön
an-hum onlardan
yevme o gün
yed'u dua eder
ed dâi davet eden, dua eden
ilâ şey'in bir şeye
nukurin korkunç dehşetli, çok korkunç

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali (Ey Resulüm!) Öyleyse (şimdi) Sen onlardan yüz çevir (ve kendi hallerine bırak) . O davet edicinin hiç tasavvur olunmayan (ve herkesi şaşkınlıkta bırakan) bir şeye çağıracağı (hiç kimsenin ummadığı bir davet ve duyurunun yapılacağı) gün (gör ki halleri nasıl olacaktır).
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Artık yüz çevir onlardan; o gün çağıran, hoşlanılmayan birşeye çağırır.
Abdullah Parlıyan Meali Sen yine onlardan uzak dur. O davet edici İsrafil'in görünmemiş, tanınmamış bir şeye davet edeceği gün.
Ahmet Tekin Meali Sen de onlardan uzak dur. Davetçi İsrâfil’in, sûr'a üfürerek görülmedik müthiş bir şeye çağıracağı gün, onların korku ve saygıdan perişanlıkları gözlerine yansıyacak.
Ahmet Varol Meali O halde onlardan yüz çevir. O çağırıcının tanınmamış bir şeye çağıracağı gün:
Ali Bulaç Meali Öyleyse sen onlardan yüz çevir. O çağırıcının 'ne tanınmış, ne görülmüş' bir şeye çağıracağı gün...
Ali Fikri Yavuz Meali O halde (Ey Rasûlüm) onlardan yüz çevir. O çağırıcı İsrâfil'in görülmemiş dehşetli bir şeye (müminleri cennete, kâfirleri cehenneme) davet edeceği gün;
Bahaeddin Sağlam Meali Öyle ise sen onlardan yüz çevir. Çağırıcının korkunç bir şeye çağırdığı günü (bekle!)
Bayraktar Bayraklı Meali Öyleyse onlardan yüz çevir. Çağrıcının hoşlanılmayan bir şeye çağıracağı günü bekle!
Cemal Külünkoğlu Meali O halde davetçinin (İsrafil'in) benzeri görülmemiş bir şeye (yeniden dirilmeye) çağırdığı gün (dünyada senden uzak durdukları gibi) sen de onlardan uzak dur!
Diyanet İşleri Meali (Eski) Öyleyse onlardan yüz çevir; çağıran, görülmemiş ve tanınmamış bir şeye çağırdığı gün;
Diyanet İşleri Meali (Yeni) 6,7. O hâlde sen de onlardan yüz çevir. Onlar, o davetçinin (İsrafil’in benzeri görülmemiş) bilinmedik (korkunç) bir şeye çağırdığı gün, gözleri düşmüş bir hâlde dağılmış çekirgeler gibi kabirlerden çıkarlar.
Diyanet Vakfı Meali Çağıranın görülmemiş bir şeye çağırdığı gün, sen de onlardan yüz çevir.
Edip Yüksel Meali Onlara aldırma; çağırıcının, görülmemiş ve tanınmamış bir şeye çağıracağı gün,
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Sen de onlardan yüz çevir ki, o gün çağırıcı, görülmedik müthiş bir şeye çağırır.
Elmalılı Meali (Orjinal) Sen de onlardan yüz çevir, o gün ki çağırıcı görülmedik müdhiş bir şey'e çağırır
Hasan Basri Çantay Meali O halde (habîbim) onlardan yüz çevir. O da'vet edici nin (misli) görülmemiş, tanıtmamış bir şey'e da'vet edeceği gün.
Hayrat Neşriyat Meali Öyle ise onlardan yüz çevir! O gün ki, o da'vetçi (İsrâfîl, onları nefislerce)kendisinden nefret edilen (ihtimâl verilmeyen ve inkâr edilen) bir şeye (hesab yerine) çağırır.
İlyas Yorulmaz Meali (Onun için) İnkar edilen o günde, bir davetçinin onları Rablerinin huzuruna davet edinceye kadar, sen onlardan yüz çevir.
Kadri Çelik Meali Öyleyse sen onlardan yüz çevir; çağıranın görülmemiş bir şeye (hesaba) çağırdığı günü (an)!
Mahmut Kısa Meali O hâlde, ey Müslüman! Madem bütün delillere rağmen inkârda diretiyorlar, sen de bırak onları, inkâr ve cehâlet karanlıklarında bocalayıp dursunlar! Ta Mahşer Günü İsrafil adındaki dâvetçinin eşibenzeri görülmemiş bir şeye çağıracağı o müthiş Gün gelip çatıncaya kadar:
Mehmet Türk Meali Öyleyse (Ey Muhammed!) Sen onlarla mücadele etmeyi bırak. O, çağırıcının1 benzeri görülmemiş, bir şeye çağıracağı gün var ya!*
Muhammed Esed Meali sen (yine) onlardan uzak dur. Çağrı Sesinin, [insanı] aklın tasavvur edemeyeceği 5 bir şeye çağıracağı Gün,
Mustafa İslamoğlu Meali Artık sen de onlardan yüz çevir![4807] Bir davetçinin, asla (kimsenin) tasavvur edemeyeceği o şeye çağıracağı gün,*
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Artık sen onlardan yüz çevir. O gün ki dâvetci bir korkunç, nâhoş bir şeye dâvet eder.
Suat Yıldırım Meali Sen de şimdi onları kendi hallerine terk et. Gün gelir bir münâdî, hiç de hoşa gitmeyen, insanın görür görmez kaçacağı bir yere çağırır.
Süleyman Ateş Meali Öyleyse sen de onlardan yüz çevir; o çağırıcının görülmemiş, tanınmamış bir şeye çağıracağı gün,
Süleymaniye Vakfı Meali Onlarla yakından ilgilenmeyi bırak. O çağrıcının görülmemiş bir şeye çağıracağı o gün,
Şaban Piriş Meali Onlardan yüz çevir. O gün çağırıcı onları hoşlanmadıkları bir şeye çağırır.
Ümit Şimşek Meali Sen onlardan yüz çevir. Gün gelir, davetçi görülmedik birşeye çağırır.
Yaşar Nuri Öztürk Meali O halde yüz çevir onlardan sen de; o çağırıcının alışılmadık/ürpertirci şeye çağırdığı günde,
M. Pickthall (English) So withdraw from them (O Muhammad) on the day when the Summoner summoneth unto a painful thing.
Yusuf Ali (English) Therefore, (O Prophet)(5132) turn away from them. The Day that the Caller(5133) will call (them) to a terrible affair,*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları