Kamer Suresi 7. Ayet


Arapça

خُشَّعًا أَبْصَارُهُمْ يَخْرُجُونَ مِنَ الْأَجْدَاثِ كَأَنَّهُمْ جَرَادٌ مُّنتَشِرٌ


Türkçe Okunuşu

Huşşe’an ebsâruhum yahrucûne minel ecdâsi keennehum cerâdun munteşir(munteşirun).


Kelimeler

huşşean korkarak, dehşete düşerek
ebsâru-hum onların bakışları
yahrucûne çıkarlar
min el ecdâsi kabirlerden
keenne-hum sanki onlar gibi
cerâdun çekirgeler
munteşirun dağılan, etrafa yayılan

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali Gözleri 'zillet ve dehşetten düşmüş, (bakışları baygın ve perişan) olarak', sanki 'yayılan' çekirgeler gibi kabirlerinden çıkacaklardır.
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Gözleri yerde, kabirlerden çıkarlar, sanki onlar, dağılmış çekirgelerdir.
Abdullah Parlıyan Meali O gün onlar gözleri dönüp, kararmış bir halde öteye beriye dağılmış çekirgeler gibi, kabirlerinden çıkarlar.
Ahmet Tekin Meali Kâfirler, bakışları, hakkaniyete riayet duyguları gereği, korku ve saygıdan perişan bir halde, savrulan çekirge sürüleri gibi kabirlerden çıkacaklar.
Ahmet Varol Meali Gözleri düşkün (zillet içinde), sanki yayılan çekirgeler gibi kabirlerinden çıkarlar.
Ali Bulaç Meali Gözleri 'zillet ve dehşetten düşmüş olarak', sanki 'yayılan' çekirgeler gibi kabirlerinden çıkarlar.
Ali Fikri Yavuz Meali (Korkudan) gözleri baygın olarak kabirlerden çıkacaklar; etrafa yayılan çekirgeler gibi...
Bahaeddin Sağlam Meali (O gün) gözleri zillet içinde ufalmış olarak, yayılan çekirgeler gibi kabirlerden çıkarlar.
Bayraktar Bayraklı Meali Gözleri korkudan perişan bir vaziyette, etrafa saçılmış çekirgeler gibi bulundukları yerden çıkarlar.
Cemal Külünkoğlu Meali Onlar, (rüzgârın) dağıtıp savurduğu çekirgeler gibi ürkek bakışlarla mezarlarından çıkarlar.
Diyanet İşleri Meali (Eski) 7,8. Gözleri dalgın dalgın, çekirgeler gibi yayılmış, o çağırana koşarak kabirlerden çıkarlar. İnkarcılar: "Bu, zorlu bir gündür" derler.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) 6,7. O hâlde sen de onlardan yüz çevir. Onlar, o davetçinin (İsrafil’in benzeri görülmemiş) bilinmedik (korkunç) bir şeye çağırdığı gün, gözleri düşmüş bir hâlde dağılmış çekirgeler gibi kabirlerden çıkarlar.
Diyanet Vakfı Meali 7, 8. Sanki etrafa yayılmış çekirge sürüsü gibi bakışları perişan (utançtan yere bakar) bir halde ve dâvetçiye koşarak kabirlerden çıkarlar. O esnada kâfirler: Bu, çok çetin bir gündür! derler.
Edip Yüksel Meali Gözleri zillet içinde mezarlardan çıkarlar; tıpkı saçılmış çekirgeler gibi...
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Gözleri düşkün düşkün (zelil ve hakir) kabirlerinden çıkarlar, sanki yayılan çekirgeler gibidirler.
Elmalılı Meali (Orjinal) Gözleri düşgün düşgün kabirlerden çıkarlar, sanki çıvgın çekirgeler
Hasan Basri Çantay Meali gözleri zelîl ve hakıyr (dönüş) olarak, (hepsi de) çıvgın (ve yaygın) çekirgeler gibi, kabirler (in) den çıkacaklar,
Hayrat Neşriyat Meali 7,8. (O gün) gözleri (korku içinde) baygın olarak kabirlerden çıkarlar; sanki onlar, yayılmış çekirgeler gibi o çağırıcıya (İsrâfîl'e) doğru koşan kimselerdir. Kâfirler (o gün) der ki: “Bu, pek zor bir gündür!”
İlyas Yorulmaz Meali (Kıyamet günü) Gözleri korku içinde mezarlardan çıktıklarında, sanki yeryüzüne dağılmış çekirge sürüleri gibidirler.
Kadri Çelik Meali Başlar öne eğik, sanki etrafa serpiştirilen çekirgeler gibi kabirlerinden çıkarlar.
Mahmut Kısa Meali O Gün onlar, utanç, pişmanlık ve dehşetten bakışları yere çivilenmiş bir hâlde, tıpkı fırtınanın etkisiyle sağa sola saçılmış çekirgeler gibi mezarlarından fırlayıp çıkacaklar.
Mehmet Türk Meali (İşte o gün) onlar, etrafa yayılmış çekirgeler gibi perişan bakışlarla kabirlerden çıkarlar.
Muhammed Esed Meali onlar kederli gözlerle, [rüzgarın] dağıtıp savurduğu çekirgeler gibi mezarlarından kalkacaklar,
Mustafa İslamoğlu Meali onlar yılgın ve bitkin gözlerle, savrulmuş çekirge sürüleri gibi mevzilerinden[4808] çıkacaklar;*
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Gözlerî zeliller olarak kabirlerinden çıkacaklardır. Sanki onlar dağılmış çekirgelerdir.
Suat Yıldırım Meali Gözleri korkudan önlerine eğildikçe eğilmiş, dehşet içinde mezarlarından çıkar, yayılmış çekirgeler gibi her tarafı dalga dalga kaplarlar.
Süleyman Ateş Meali Gözleri düşkün düşkün (zillet ve dehşet içinde) kabirlerden çıkarlar; tıpkı yayılan çekirgeler gibidirler.
Süleymaniye Vakfı Meali Gözleri saygıyla öne eğik olarak kabirlerinden çıkar, çekirge sürüleri gibi olurlar.
Şaban Piriş Meali 7,8. Gözleri yere yıkık çekirgeler gibi yayılmış o çağırana koşarak kabirlerinden çıkarlar. Kafirler:-Bu, zor bir gün! derler.
Ümit Şimşek Meali Ürkek bakışlarla, yayılmış çekirgeler gibi mezarlarından çıkarlar.
Yaşar Nuri Öztürk Meali Kaymış olarak gözleri, çıkarlar kabirlerden. Sanki çekirgelerdir, çıvgın mı çıvgın!
M. Pickthall (English) With downcast eyes, they come forth from the graves as they were locusts spread abroad,
Yusuf Ali (English) They will come forth,- their eyes humbled - from (their) graves, (torpid)(5134) like locusts scattered abroad,*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları