Zuhrûf Suresi 43. Ayet


Arapça

فَاسْتَمْسِكْ بِالَّذِي أُوحِيَ إِلَيْكَ إِنَّكَ عَلَى صِرَاطٍ مُّسْتَقِيمٍ


Türkçe Okunuşu

Festemsik billezî ûhıye ileyk(ileyke), inneke alâ sırâtın mustekîm(mustekîmin).


Kelimeler

fe o zaman, böylece
istemsike sarıl, tut
bi ellezî ona ki, ona
ûhiye (bana) vahyolunan
ileyke sana
inne-ke muhakkak ki sen
alâ üzere, üzerinde, ... e
sırâtin mustekîmin sıratı mustakîm, Allah'a yönlendirilmiş yol

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali Şu halde, Sana vahyedilene sımsıkı-tutun (Kur’an’a ciddiyet ve samimiyetle sarılıp Allah'a sığın) ; çünkü Sen dosdoğru bir yol üzerinde bulunmaktasın.
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Sen yapış sana vahyedilene, şüphe yok ki doğru yoldasın sen.
Abdullah Parlıyan Meali Sen sana vahyedilene sımsıkı sarıl. Çünkü sen dosdoğru bir yoldasın.
Ahmet Tekin Meali Öyleyse sen, sana vahyedilene, Kurân'a sarıl. Sen doğru, muhkem ve güvenli yolda yürümeye, görevini yapmaya, İslâm'ı yaşamaya, yaşatmaya memursun.
Ahmet Varol Meali Şu halde sen, sana vahyedilene sımsıkı sarıl. Muhakkak ki sen dosdoğru yol üzeresin.
Ali Bulaç Meali Şu halde, sana vahyedilene sımsıkı-tutun; çünkü sen dosdoğru bir yol üzerindesin.
Ali Fikri Yavuz Meali Onun için sen, hemen sana vahyedilen Kur'an'a yapış (onunla amel et). Şübhesiz ki sen, doğru bir yol üzerindesin.
Bahaeddin Sağlam Meali Artık sen, sana vahyedilene sımsıkı sarıl. Şüphesiz sen, dosdoğru bir yol üzeresin.
Bayraktar Bayraklı Meali Sen, sana vahyedilene sımsıkı sarıl! Şüphesiz sen dosdoğru yoldasın.
Cemal Külünkoğlu Meali Öyle ise sana vahyedilene sımsıkı sarıl! Şüphesiz sen doğru bir yol üzeresin.
Diyanet İşleri Meali (Eski) Sana vahyolunana sarıl, sen, şüphesiz doğru yol üzerindesin.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Öyle ise sana vahyedilene sımsıkı sarıl. Şüphesiz sen doğru bir yol üzeresin.
Diyanet Vakfı Meali Sen, sana vahyedilene sımsıkı sarıl. Şüphesiz sen, dosdoğru yoldasın.
Edip Yüksel Meali Sana vahyedilene sarıl; çünkü sen doğru yoldasın.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Öyleyse sen, sana vahyedilen Kur'an'a sarıl. Şüphesiz ki sen doğru bir yol üzerindesin.
Elmalılı Meali (Orjinal) Sen hemen o sana vahyolunana tutun muhakkak ki sen doğru bir yol üzerindesin
Hasan Basri Çantay Meali Binâen'aleyh sen, sana vahyolunan (Kur'an) a kuvvetle sarıl. Muhakkak ki sen dosdoğru bir yol üzerindesin.
Hayrat Neşriyat Meali Artık, sana vahyedilene tutun! Muhakkak ki sen, dosdoğru bir yol üzerindesin.(1)*
İlyas Yorulmaz Meali Sen, bizim sana vahy ettiğimize sım sıkı sarıl. (Böyle yaparsan) Elbetteki dosdoğru bir yol üzerinde olmuş olursun.
Kadri Çelik Meali O halde sen, sana vahyedilene sımsıkı tutun; çünkü sen dosdoğru olan bir yol üzerindesin.
Mahmut Kısa Meali Öyleyse, ey Peygamber ve onun izinden yürüyen Müslüman! Sana vahiyle gönderilen bu Kitabın hükümlerine sımsıkı sarıl! Hiç kuşkun olmasın ki, sen dosdoğru bir yoldasın!
Mehmet Türk Meali Şu halde sen, sana vahyedilene sarıl. Çünkü sen gerçekten hak yol üzerindesin.
Muhammed Esed Meali Öyleyse sana vahyedilmiş olan her şeye sımsıkı sarıl: çünkü sen dosdoğru bir yoldasın;
Mustafa İslamoğlu Meali Şu halde sana vahyedilene sımsıkı sarıl: çünkü sen dosdoğru bir yol üzeresin.
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Artık sen, sana vahyolunmuş olana kuvvetle sarıl. Şüphe yok ki, sen bir doğru yol üzerindesin.
Suat Yıldırım Meali O halde sen sana vahyedilen buyruklara sımsıkı sarıl, muhakkak ki sen dosdoğru yoldasın.
Süleyman Ateş Meali Sen, sana vahyedilene sımsıkı sarıl, çünkü sen doğru yoldasın.
Süleymaniye Vakfı Meali Sen, sana vahyedilene sımsıkı sarıl. Çünkü sen doğru yoldasın.
Şaban Piriş Meali Sen, sana vahyolunana sımsıkı tutun. Çünkü sen, dosdoğru bir yol üzerindesin!
Ümit Şimşek Meali Sana vahyolunana sımsıkı sarıl. Çünkü sen dosdoğru bir yoldasın.
Yaşar Nuri Öztürk Meali Sen, sana vahyedilene sımsıkı sarıl! Hiç kuşkusuz, sen, dosdoğru bir yol üzerindesin.
M. Pickthall (English) So hold thou fast to that which is inspired in thee. Lo! thou art on a right path.
Yusuf Ali (English) So hold thou fast(4646) to the Revelation sent down to thee; verily thou art on a Straight Way.*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları