Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
(Herkesi ve her şeyi) Hiç kuşkusuz, öldüren ve dirilten O'dur. |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Ve şüphe yok ki odur öldüren ve dirilten. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Öldüren de O'dur, yaşatan da. |
Ahmet Tekin Meali |
Eceller gelince ölümü gerçekleştiren de, hayat veren, yaşatan da O'dur.* |
Ahmet Varol Meali |
Ve öldüren de O'dur dirilten de. |
Ali Bulaç Meali |
Doğrusu, öldüren ve dirilten O'dur. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Öldüren de muhakkak O'dur, dirilten de... |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Ve şüphesiz öldüren ve dirilten O’dur. (O, bütün zıtların yaratanı ve sahibidir.) |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Öldürecek ve diriltecek olan da O'dur. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
Muhakkak ki (yaşatıp) öldüren de, (öldükten) sonra dirilten de O'dur. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Doğrusu dirilten de öldüren de O'dur. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Şüphesiz O, öldürür ve diriltir. |
Diyanet Vakfı Meali |
Öldüren de dirilten de O'dur. |
Edip Yüksel Meali |
O'dur öldüren ve dirilten. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Öldüren de dirilten de O'dur. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Hakıkat odur öldüren, dirilten |
Hasan Basri Çantay Meali |
Hakıykat şu: (Dünyâda) öldüren de, (âhiretde) dirilten de Odur. |
Hayrat Neşriyat Meali |
Yine şübhesiz ki öldüren ve dirilten ancak O'dur. |
İlyas Yorulmaz Meali |
Öldürende O, hayat verende O dur. |
Kadri Çelik Meali |
Doğrusu öldüren ve dirilten de O'dur. |
Mahmut Kısa Meali |
Öldüren de O’dur, yaşatan da O! |
Mehmet Türk Meali |
Öldüren de dirilten de Odur. |
Muhammed Esed Meali |
ölümü getiren ve hayatı bağışlayan yalnız O'dur; |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Dahası elbette öldüren de O’dur, hayat veren de O. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Ve şüphe yok O'dur, O'dur ki, öldürdü ve hayata erdirdi. |
Suat Yıldırım Meali |
36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44. Yoksa o Mûsâ'nın ve o çok vefalı İbrâhim'in sahifelerinde bulunan şu kesin gerçekler hakkında bilgi edinmedi mi ki: Hiçbir kimse başkasının günah yükünü çekemez. İnsan, emek ve gayretinin neticesinden başka şey elde edemez. Bu gayretinin semeresi de ileride ortaya çıkacaktır. Emeğinin karşılığı kendisine tam tamına ödenecektir. Elbette son durak, Rabbinin huzuru olacaktır. O'dur güldüren ve ağlatan; O'dur öldüren ve yaşatan. [2, 124; 16, 123; 35, 18; 36, 12; 9, 105]* |
Süleyman Ateş Meali |
Öldüren de O'dur, yaşatan da O'dur. |
Süleymaniye Vakfı Meali |
O’dur öldürecek ve diriltecek olan. |
Şaban Piriş Meali |
Öldüren O'dur, dirilten de! |
Ümit Şimşek Meali |
Öldüren de Odur, dirilten de. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Hiç kuşkusuz, öldüren de O'dur, dirilten de... |
M. Pickthall (English) |
And that He it is Who giveth death and giveth life; |
Yusuf Ali (English) |
That it is He Who granteth Death and Life; |