Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
(Bu münafıklar) İman edenlerle karşılaştıklarında (sadık din ve dava ehliyle bir arada bulunduklarında) : “Biz de iman etmiş kimseleriz (ve İslam’a hizmet için kâfirlerle zahiren iş birliği görüntüsü vermekteyiz; sakın bizden şüphelenmeyiniz!) ” derler. (Ama) Şeytanları (ve şer odaklarıyla gizlice buluşup) baş başa kaldıklarında (ise) ; “Şüphesiz biz (asıl) sizinle beraberiz, (sizin hedeflerinize hizmet etmekteyiz.) Biz (mü’min ve Müslüman kesimleri sadece idare ve) istihza etmekteyiz” (zira “onların desteğini almak mecburiyetindeyiz” denilmektedir). |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
İnananlarla buluştular mı inandık derler. Şeytanlarıyla yalnız kaldılar mı şüphe yok ki derler, biz sizinleyiz, biz ancak alay etmekdeyiz. |
Abdullah Parlıyan Meali |
İman edenlerle karşılaştıklarında, “Biz de sizin gibi inandık” derler. Azılı, sapık, insan ve cin arkadaşlarıyla başbaşa kaldıklarında, “Aslında biz sizin yanınızdayız, onlarla sadece alay ediyoruz” derler. |
Ahmet Tekin Meali |
İman edenlerle karşılaştıkları zaman, sözde:
"Biz de iman ettik" derler. Elebaşılarıyla, liderleriyle baş başa kaldıkları zaman:
"Biz sizinle beraberiz. Sadece onlarla alay ediyoruz." derler. |
Ahmet Varol Meali |
İman etmiş olanlarla bir araya geldiklerinde: "Biz de iman ettik" derler. Ama kendi şeytanlarıyla başbaşa kaldıklarında: "Biz sizinle birlikteyiz; ötekilerle ise sadece alay ediyoruz" derler.* |
Ali Bulaç Meali |
İman edenlerle karşılaştıkları zaman: 'İman ettik' derler. Şeytanlarıyla başbaşa kaldıklarında ise, derler ki: “Şüphesiz, sizinle beraberiz. Biz (onlarla sadece) alay ediyoruz.' |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Bir de müminlerle karşılaştıkları zaman: “- Biz de (sizin gibi) iman ettik” derler. Halbuki şeytanlarıyle (kendilerini aldatan dostlarıyla) yalnız başına kaldıkları zaman: “- Biz (dinde) sizinle beraberiz, biz ancak (müminlerle) istihza edicileriz.” derler. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Onlar, müminlerle karşılaştıklarında “İnandık” derler, şeytanlarıyla (büyükleriyle) başbaşa kaldıkları zaman, “Sizinle beraberiz, biz (Müslümanlarla) yalnızca alay ediyoruz” derler. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Müminlerle karşılaştıklarında, “İman ettik” derler, reisleriyle baş başa kaldıklarında ise, “Biz sizinle beraberiz; biz sadece alay ediyoruz” derler. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
(Onlar) iman edenlerle karşılaştıkları zaman: “Biz de sizin gibi inanıyoruz” derler. Fakat şeytanlarıyla (münafık dostlarıyla) yalnız kaldıkları zaman: “Şüphesiz, biz sizinle beraberiz. Biz onlarla yalnızca eğleniyoruz” derler. * |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
İnananlara rastladıkları zaman, "İnandık" derler, elebaşılarıyla baş başa kaldıklarında, "Biz şüphesiz sizinleyiz, onlarla sadece alay etmekteyiz" derler. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
İman edenlerle karşılaştıkları zaman, “İnandık” derler. Fakat şeytanlarıyla (münafık dostlarıyla) yalnız kaldıkları zaman, “Şüphesiz, biz sizinle beraberiz. Biz ancak onlarla alay ediyoruz” derler. |
Diyanet Vakfı Meali |
(Bu münafıklar) müminlerle karşılaştıkları vakit «(Biz de) iman ettik» derler. (Kendilerini saptıran) şeytanları ile başbaşa kaldıklarında ise: Biz sizinle beraberiz, biz onlarla (müminlerle) sadece alay ediyoruz, derler. |
Edip Yüksel Meali |
İnananlarla karşılaştıkları vakit, "İnanıyoruz," derler; fakat şeytanlarıyla başbaşa kaldıklarında, "Sizinle beraberiz. Biz sadece alay etmekteyiz," derler. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Onlar iman edenlere rastladıkları zaman: "İnandık" derler. Fakat şeytanlarıyle yalnız kaldıkları zaman: "Biz, sizinle beraberiz, biz sadece (onlarla) alay ediyoruz." derler. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
bir de iyman edenlerle karşılaştılar mı «amenna» derler ve kendi şeytanlarile halvet oldular mı «emin olun derler, biz sizinle beraberiz, biz ancak mütehziyiz» |
Hasan Basri Çantay Meali |
Onlar îman edenlere kavuşdukları zaman «inandık» derler. Şeytanlariyle yalınızca (başbaşa) kalınca ise «Emîn olun, biz sizinle beraberiz. Biz ancak istihza edicileriz» derler. |
Hayrat Neşriyat Meali |
Ve îmân edenlerle karşılaştıkları zaman: “(Biz de) îmân ettik!” derler. Şeytanlarıyla(reisleriyle) baş başa kaldıkları zaman ise: “Gerçekten biz sizinle berâberiz; biz (onlarla)ancak alay edicileriz!” derler. |
İlyas Yorulmaz Meali |
İnananlarla karşılaştıklarında “Bizde iman ettik” derler. Kendilerini aldatanlarla (şeytanlar ile) baş başa kaldıklarında ”Sizinle beraberiz, elbette onlarla eğlenip alay ediyoruz” derler. |
Kadri Çelik Meali |
İman edenlere rastladıkları zaman, “İman ettik” derler. Şeytanlarıyla baş başa kaldıklarında, “Biz şüphesiz sizinleyiz, onlarla sadece alay edicileriz” derler.* |
Mahmut Kısa Meali |
İnananlarla karşılaştıkları zaman, “Biz de inanıyoruz!” derler. Fakat onlarıperde arkasından yöneten şeytanlarıyla, yani kendilerini yönlendiren liderleriyle, akıl hocalarıyla baş başa kalınca da, “Aslında biz sizin yanınızdayız, bakmayın Müslümanlıktan dem vurduğumuza; böyle yapmakla, onlarla sadece alay ediyoruz!” derler. |
Mehmet Türk Meali |
Onlar, Müslümanlarla karşılaştıkları zaman: “Biz de îman ettik.” derler. Fakat şeytanlarıyla1 baş başa kalınca: “Aslında biz, kesinlikle, sizin yanınızdayız. Biz, (onlarla) sadece alay ediyoruz” derler.2* |
Muhammed Esed Meali |
Ve imana ermiş olanlarla karşılaştıklarında, “Biz de [sizin gibi] inanıyoruz!” derler; ama şeytanî dürtüleriyle 10 başbaşa kaldıklarında, “Aslında biz sizin yanınızdayız, onlarla sadece eğleniyoruz” derler. |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Ama inanan kimselerle karşılaştıklarında “Biz iman ettik” derler. Şeytanlarıyla[30] baş başa kaldıklarında ise, “Biz sizinle beraberiz, biz (onlarla) sadece alay ediyoruz” derler.* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Onlar imân edenlere rastgelince, «Biz imân ettik,» derler. Kendi şeytanları ile yalnız kalınca da, «Biz sizinle beraberiz, biz ancak o imân edenler ile istihzâda bulunan kimseleriz,» derler. |
Suat Yıldırım Meali |
Bunlar iman edenlerle karşılaştıkları vakit “Biz de müminiz” derler. Fakat şeytanlarıyla başbaşa kaldıklarında da: “Emin olun, biz sizinle beraberiz, biz onlarla alay ediyoruz. ” derler. * |
Süleyman Ateş Meali |
İnanmış olanlara rastladıkları zaman; "İnandık," derler. Fakat şeytanlarıyla yalnız kaldıkları zaman; "Biz sizinle beraberiz, biz sadece (onlarla) alay ediyoruz," derler. |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Allah’a inanıp güvenenlerle yüz yüze gelince, “Biz O’na inanıp güveniriz.” derler. Şeytanlarıyla [*] baş başa kalınca, “inanın biz sizin yanınızdayız, onlara sadece göz yumuyoruz!” derler.* |
Şaban Piriş Meali |
İnananlara rastladıkları zaman:-İnandık, derler. şeytanları ile başbaşa kalınca da: -Biz, sizin yanınızdayız. Onlarla sadece alay ediyoruz, derler. |
Ümit Şimşek Meali |
İnananlarla karşılaştıkları zaman, “İnandık” derler. Şeytanlarıyla(7) baş başa kaldıklarında ise, “Biz sizinleyiz,” derler. “Onlarla sadece eğleniyoruz.”* |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Bunlar iman etmiş olanlarla yüz yüze geldiklerinde, "İman ettik" derler. Kendi şeytanlarıyla baş başa kaldıklarında ise söyledikleri şudur: "Hiç kuşkunuz olmasın biz sizinleyiz. Gerçek olan şu ki, biz alay edip duran kişileriz." |
M. Pickthall (English) |
And when they fall in with those who believe, they say: We believe; but when they go apart to their devils they declare: Lo! we are with you; verily we did but mock. |
Yusuf Ali (English) |
When they meet those who believe(37), they say: "We believe;" but when they are alone with their evil ones, they say: "We are really with you: We (were) only jesting."* |