Bakara Suresi 81. Ayet


Arapça

بَلَى مَن كَسَبَ سَيِّئَةً وَأَحَاطَتْ بِهِ خَطِيئَتُهُ فَأُوْلَئِكَ أَصْحَابُ النَّارِ هُمْ فِيهَا خَالِدُونَ


Türkçe Okunuşu

Belâ men kesebe seyyieten ve ehâtat bihî hatîetuhu fe ulâike ashâbun nâr(nâri), hum fîhâ hâlidûn(hâlidûne).


Kelimeler

belâ bilâkis, hayır, öyle değil
men kimse, kişi
kesebe kazandı
seyyieten günah
ve ehâtat ve kuşattı
bi-hi onunla
hatîetu-hu onun hataları
fe o zaman, böylece
ulâike işte onlar
ashâbu en nâri ateş halkı
hum onlar
fî-hâ hâlidûne orada devamlı kalacak olanlar

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali Hayır (öyle değil) ; kim (herhangi) bir kötülük işler de (tevbe edip İslam’a dönmediğinden kötülüğünü sürdürerek) günahı kendisini (kalbini tamamen) kuşatırsa, (artık) onlar, ateşin halkıdırlar, orada süresiz kalacaklardır.
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Hayır, iş öyle değil; kim bir günah kazandı, vebali kendisini sardı, kapladıysa işte o çeşit adamlardır ateş ehli. Onlar, ateşte ebedi kalırlar.
Abdullah Parlıyan Meali Evet iş öyle değil, kim bir günah kazandı da günahı kendisini sarıp kapladıysa işte o kimseler cehennemlikdir. Onlar orada, ebedî kalıcıdırlar.
Ahmet Tekin Meali Evet, kimler bilerek günah işler, günah yüklenir de, günahları her yandan kendilerini kuşatırsa, onlar cehennemliktirler. Orada da ebedî kalırlar.
Ahmet Varol Meali Hayır, aksine, kim bir kötülük işler ve yapmış olduğu fenalıklar kendini kuşatırsa işte bunlar cehenneme atılacak olanlardır. Onlar orada sonsuza kadar kalacaklardır. [14]*
Ali Bulaç Meali Evet; kim bir kötülük işler de günahı kendisini kuşatırsa, (artık) onlar, ateşin halkıdırlar; orada süresiz kalacaklardır.
Ali Fikri Yavuz Meali Gerçekten bir kimse günah ve küfrü kazanır da, günahları onu her taraftan çevrelerse, işte böyle kimseler Cehennem ehlidirler ve orada ebedî olarak kalıcıdırlar.
Bahaeddin Sağlam Meali Hayır! Günah işleyen ve hatalar içinde boğulanlar, ateş ehlinden başka bir şey değiller. Onlar orada ebedî kalacaklardır.
Bayraktar Bayraklı Meali Hayır! Kim bir kötülük eder de, kötülüğü kendisini çepeçevre kuşatırsa, işte o kimseler cehennemliklerdir. Onlar orada uzun süreli kalırlar.
Cemal Külünkoğlu Meali Hayır! Kim bir kötülük eder de kötülüğü kendisini çepeçevre kuşatırsa; işte onlar cehennem halkıdırlar. Onlar, orada ebedi kalacaklardır.
Diyanet İşleri Meali (Eski) Hayır öyle değil; kötülük işleyip suçu kendisini kuşatmış olan kimseler; cehennemlikler işte onlardır. Onlar orada temellidirler.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Evet, kötülük işleyip suçu benliğini kaplamış (ve böylece şirke düşmüş) olan kimseler var ya, işte onlar cehennemliklerdir. Onlar orada ebedî kalacaklardır.
Diyanet Vakfı Meali Hayır! Kim bir kötülük eder de kötülüğü kendisini çepeçevre kuşatırsa işte o kimseler cehennemliktirler. Onlar orada devamlı kalırlar.
Edip Yüksel Meali Günah işleyip suçu kendisini kuşatan kimseler ateş halkıdır; orada sürekli kalırlar.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Evet kim bir günah işlemiş de kendi günahı kendisini her yandan kuşatmış ise, işte öyleleri ateş ehlidirler ve orada ebedî kalıcıdırlar.
Elmalılı Meali (Orjinal) Evet kim bir seyyie kesbetmiş de hatîesi kendini her taraftan kuşatmış ise işte öyleler, ateş ehli, hep onda muhalleddirler
Hasan Basri Çantay Meali Hayır (iş öyle değil). Kim bir kötülük (günah) kazanır da suçu kendisini çepçevre kuşatırsa onlar cehennemin saahibleridirler. Onlar orada, bir daha çıkmamak üzere, kalıcıdırlar.
Hayrat Neşriyat Meali Hayır! Kim bir kötülük yapar ve günâhı kendisini kuşatır (da kâfir olarak ölür)se, işte onlar Cehennem ehlidirler! Onlar orada ebedî olarak kalıcıdırlar.(3)*
İlyas Yorulmaz Meali Hayır hayır bakın! Kim bir kötülük işlerde, onun sorumluluğu kötülük yapanı kuşatırsa, işte böyleleri ateşin içerisine girecek ve orada sürekli kalacaklardır.
Kadri Çelik Meali Evet, kötülük işleyip suçu kendisini kuşatmış olan kimseler (var ya), işte onlar ateş yarenleridir. Onlar onun içinde temelli kalıcılardır.
Mahmut Kısa Meali Hayır, öyle değil! Doğrusu şu ki; hangi ırka, hangi dine, hangi cemaate mensup olursa olsun, her kim bir kötülük yapmış da günahları kendisini çepeçevre sarıp kuşatmış ve böylece zulmü, haksızlığı, isyankârlığı bir yaşam biçimine dönüştürmüş olursa, işte onlar cehennem halkıdırlar ve sonsuza dek orada kalacaklardır!
Mehmet Türk Meali Evet! (Bu, onların dediği gibi değil!) Doğrusu kim bir günâh işler ve günâhı da kendisini kuşatırsa, işte cehennemlikler bunlardır ve onlar, orada sonsuz kalacaklardır.
Muhammed Esed Meali Evet! işte [böylesine] büyük bir kötülük işleyen ve [bunun] günahıyla çepeçevre kuşatılan kimseler var ya, işte böyleleridir içinde kalmak üzere ateşe mahkum olanlar!
Mustafa İslamoğlu Meali Aksine, kim kötülük yapar ve suçu onu vebaliyle çepeçevre kuşatırsa, işte onlar ateş halkıdır ve orada kalıcıdırlar.[151]*
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Hayır, her kim bir yaramazlık işler, günahı da kendisini kuşatırsa, işte onlar ateşe mülâzımdırlar. Onlar o ateşte ebedî kalacak kimselerdir.
Suat Yıldırım Meali Hayır, durum hiç de öyle değil! Günah işleyip de günahın kendisini her taraftan kuşattığı kapladığı kimseler var ya, işte onlar cehennemliktir. Hem de orada ebedî kalacaklardır.
Süleyman Ateş Meali Evet kim bir günah kazanır da suçu kendisini kuşatmış olursa işte onlar, ateş halkıdır, orada sürekli kalacaklardır.
Süleymaniye Vakfı Meali Hayır! Kötülük yapan ve kötülüğe iyice batanlar Cehennem ahalisidirler,[*] orada ölümsüz olarak kalırlar.*
Şaban Piriş Meali Gerçek şu ki, günah işleyip günahı kendisini kuşatmış olan kimseler, cehennemlikler işte onlardır. Onlar orada ebedi kalacaklardır.
Ümit Şimşek Meali Hayır! Kim kötülük işleyip de suçu kendisini çepeçevre kuşatırsa, işte onlar ateş ehlidir ve orada sürekli kalırlar.
Yaşar Nuri Öztürk Meali İş onların sandığı gibi değil! Kötülük ve çirkinlik kazanan, suçu kendisini kuşatmış olan kişiler, ateşin dostudurlar. Sürekli kalacaklardır onun içinde.
M. Pickthall (English) Nay, but whosoever hath done evil and his sin surroundeth him; such are rightful owners of the Fire; they will abide therein.
Yusuf Ali (English) Nay, those who seek gain(86) in evil, and are girt round by their sins,- they are companions of the Fire: Therein shall they abide (For ever).*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları