Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
(Her kışın) Ölü (hale gelen) toprak kendileri için (ibretli) bir ayettir ki; Biz onu (her baharda yağmurla yeniden) diriltmekteyiz; ondan (hububat) taneler çıkartırız ki, böylelikle ondan yemektedirler. |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Ve bir delildir onlara, ölü yeryüzünü dirilttik ve oradan taneler çıkardık da onları yerler. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Onlar, ölü toprağa can vermemizde ve beslenmeleri için topraktan ürünler çıkarmamızda, yaratma ve bilme gücümüzün alamet ve işaretlerini görmeleri gerekir. |
Ahmet Tekin Meali |
Yeniden diriltmeye gücümüzün, kudretimizin yeteceğine onlar için bir delil de, ölü topraktır. Biz ona hayat verdik. Ondan taneler, tahıl, bakliyat çıkardık. Onlardan yeyip duruyorlar. |
Ahmet Varol Meali |
Ölü toprak onlar için bir âyettir. Biz onu dirilttik ve ondan taneler çıkardık. Böylece ondan yerler. |
Ali Bulaç Meali |
Ölü toprak kendileri için bir ayettir; biz onu dirilttik, ondan taneler çıkarttık, böylelikle ondan yemektedirler. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Hem ölü (kurumuş) arz, (kudretimize ve ölüleri dirilttiğimize delâlet eden) bir alâmettir onlara: Biz ona (yağmur sebebiyle) hayat verdik; ondan daneler çıkardık da ondan yiyip duruyorlar. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Onlar için bir mucize (delil) de, ölmüş yeryüzüdür. (Başta tamamıyla ölü idi. Her kışta da nispeten ölüyor.) Biz onu dirilttik. Ondan hububat çıkardık. O hububattan yiyorlar. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Ölü toprak, onlar için bir delildir. Biz, ona can veririz ve ondan başak çıkartırız da onlar ondan yerler.[464]* |
Cemal Külünkoğlu Meali |
Hem ölü toprak onlar için (insanın yeniden yaratılmasına) bir delildir. Biz ona hayat verdik ve ondan taneler çıkardık da ondan yiyip duruyorlar. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
İşte onlara bir delil: Ölü yeri diriltir ve oradan taneler çıkarırız da ondan yerler. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Ölü toprak onlar için bir delildir. Biz, onu diriltir ve ondan taneler çıkarırız da onlardan yerler. |
Diyanet Vakfı Meali |
(Bu hususta) ölü toprak onlar için mühim bir delildir. Biz ona yağmurla hayat verdik ve ondan dane çıkardık. İşte onlar bundan yerler. |
Edip Yüksel Meali |
Ölü toprak onlar için bir ayettir: Onu diriltiriz ve oradan taneler çıkarırız da ondan yerler. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Hem bir delildir onlara ölü toprak. Biz ona hayat verdik ve ondan taneler çıkardık da ondan yiyip duruyorlar. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Hem bir âyettir onlara ölü Arz: biz ona hayat verdik ve ondan habbeler çıkardık da ondan yiyip duruyorlar |
Hasan Basri Çantay Meali |
Ölü toprak — ki biz onu canlandırdık. İçinden dâne (ler) çıkardık da ondan yeyip duruyorlar — onlar için bir ibret (bir delîl) dir. |
Hayrat Neşriyat Meali |
Hâlbuki o ölü yeryüzü de (öldükten sonra dirilme husûsunda) kendileri için bir delildir. (Biz) onu dirilttik ve ondan dâneler çıkardık da bundan yiyorlar. |
İlyas Yorulmaz Meali |
Ölü hale gelmiş yeryüzünde, onlar için alınacak dersler var. Biz ölü haldeki yeryüzüne hayat veririz ve ondan sizin yediğiniz, taneli bitkileri çıkartırız. |
Kadri Çelik Meali |
Ölü toprak kendileri için bir ayettir; biz onu dirilttik, ondan taneler çıkarttık, böylelikle de onlar ondan yemektedirler. |
Mahmut Kısa Meali |
Bitki örtüsü tamamen kuruyup ölmüş olan toprak, onlara Allah’ın sonsuz ilmi, kudret ve merhametini gösteren ve yeniden dirilişi ispatlayan muhteşem bir delildir. Şöyle ki; Biz ölü toprağa, her baharyeniden hayat veriyoruz ve oradan, canlıların besin kaynağı olan çeşit çeşit ürünler çıkarıyoruz. |
Mehmet Türk Meali |
(Buna inanmayanlara yağmurlarla) dirilttiğimiz, yedikleri (şeylerin tohum) tanelerini çıkarttığımız ölü toprak, en büyük bir mûcizedir. |
Muhammed Esed Meali |
Onlar, ölü toprağa can vermemizde ve beslenmeleri için topraktan ürünler çıkarmamızda [yaratma ve diriltme gücümüzün] işaretini görürler; |
Mustafa İslamoğlu Meali |
ÖLÜ toprak dahi, onlar için bir kudret delilidir: Onu Biz dirilttik, beslenmeleri için ondan tohumları Biz çıkardık. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Ve onlar için ölmüş yer bir ibrettir. Onu hayata kavuşturduk ve ondan daneler (meydana) çıkardık da ondan yiyiverirler. |
Suat Yıldırım Meali |
Delil mi isterler? İşte ölmüş arz! Hayatı ona Biz veriyoruz. Oradan onların yiyecekleri habbeleri çıkarıyoruz. Kendileri de ondan yiyip dururlar. |
Süleyman Ateş Meali |
Ölü toprak, onlar için bir ayettir, (ölüleri nasıl dirilteceğimize işarettir): Biz onu dirilttik, ondan dane çıkardık da ondan yiyorlar. |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Ölü toprak onlar için bir ayettir. Ona can verir, daneleri çıkarırız, sonra ondan yerler. |
Şaban Piriş Meali |
Onlara bir ibret de ölü topraktır. Biz, onu diriltip, ondan yedikleri ekin çıkarırız. |
Ümit Şimşek Meali |
Ölmüş yeryüzü de onlar için bir âyettir. Biz onu dirilttik ve ondan taneler çıkardık ki, yiyip duruyorlar. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Ölü toprak onlar için bir mucizedir. Onu dirilttik, ondan dâne çıkardık; bak işte ondan yiyorlar. |
M. Pickthall (English) |
A token unto them is the dead earth. We revive it, and We bring forth from it grain so that they eat thereof; |
Yusuf Ali (English) |
A Sign for them is the earth that is dead:(3977) We do give it life, and produce grain therefrom, of which ye do eat.* |