Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Onlara: "Önünüzde ve arkanızda olandan (yapmayı tasarladığınız kötülüklerden ve daha önce işlediklerinizden artık) sakının (ve uzaklaşın), belki esirgenirsiniz" denildiğinde (dinlemeyip inkâra ve isyana devam ederlerdi). |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Ve onlara, önünüzde bulunanla ardınızda olan azaptan çekinin de rahmete erin dendi mi. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Bu insanlara önünüzdeki ve arkanızdaki, yani sizden önce geçen ve ileride sizi bekleyici olaylardan sakınıp, yolunuzu Allah'a sorarak öğrenip, ne yapacağınızı belirleyin ki, ancak böylece merhamet olunasınız denildiği zaman, aldırış bile etmezler. |
Ahmet Tekin Meali |
Onlara:
“Dünyadaki cezadan, âhiretteki azaptan, önünüzdekilerden ve gelecektekilerden korunun, Allah'a sığının, emirlerine yapışın, günahlardan arının. Ola ki, merhamete mazhar olursunuz.” denildiği zaman aldırmazlar. |
Ahmet Varol Meali |
Onlara: "Önünüzdekinden ve arkanızda olandan korkun. Umulur ki merhamet olunursunuz" dendiğinde (yüz çevirdiler). |
Ali Bulaç Meali |
Onlara: 'Önünüzde ve arkanızda olandan sakının, belki esirgenirsiniz' denildiğinde, (dinlemeyip inkâra devam edenler). |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Onlara (o Mekke halkına Peygamber tarafından): “-Önünüzdeki ahiret işinden ve arkanızdaki dünya felâketlerinden korkun ki, merhamet olunasınız.” denildiği zaman (yüz çevirdiler). |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Onlara “Geçmiş ve geleceğinize dikkat edin, belki rahmete mazhar olursunuz.” denildiğinde (yüz çevirirler.) |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Onlara, “Önünüzdekinden/ahiret azabından ve arkanızdakinden/dünyanın aldatıcılığından sakınınız ki, size merhamet edilebilsin” denildiğinde hiç aldırmazlar. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
Onlara: “önünüzden (dünyada Allah'ın emirlerine uygun yaşayamamaktan) ve geleceğinizden (ahiret azabından) sakının ki, belki merhamet olunursunuz!” dendiği zaman yüz çevirirler. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Onlara: "Geçmişinizden ve geleceğinizden sakının, belki acınırsınız" dendiği zaman yüz çevirirler. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Onlara, “Önünüzde ve arkanızda olan şeylerden (dünya ve ahirette göreceğiniz azaplardan) sakının ki size merhamet edilsin” denildiğinde yüz çevirirler. |
Diyanet Vakfı Meali |
Onlara yapmakta olduğunuz ve yapıp arkada bıraktığınız işlerde Allah'tan korkun; umulur ki size merhamet olunur denildiğinde (aldırmazlar). |
Edip Yüksel Meali |
Kendilerine, "Geçmişinizden ibret alıp ve geleceğiniz için sakının ki merhamet edilesiniz," denilmişti. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Durum böyle iken onlara: "Önünüzdekinden ve arkanızdakinden korkun ki size rahmet edilsin" denildiği zaman, |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Hal böyle iken onlara önünüzdekini ve arkanızdakini gözetip korunun ki rahmete şayan olasınız denildiği zaman |
Hasan Basri Çantay Meali |
Onlara : «Önümüzdekinden de, arkanızdakinden de sakının. Tâki esirgerlesiniz» denildiği zaman (yüz çevirdiler). |
Hayrat Neşriyat Meali |
Hem onlara: “Önünüzdekinden ve arkanızdakinden (dünya ve âhiret azâbından)sakının; tâ ki merhamet olunasınız” denildiği zaman (yüz çevirirler). |
İlyas Yorulmaz Meali |
Onlara “Yapıp önünüze koyduklarınızdan ve henüz geride yapmadıklarınız, ama yapabileceğiniz yanlış şeylerden dolayı Allah dan sakının, belki merhamet olunursunuz” denildiğinde. |
Kadri Çelik Meali |
Onlara, “Önünüzde olandan (azaptan) ve arkanızda olandan (geçmiş günahlarınızdan) korkup sakının da belki esirgenirsiniz” denildiğinde (dinlemeyip küfre saparlar). |
Mahmut Kısa Meali |
Onlara, “Önünüzde ve arkanızda bulunan ve sizi çepeçevre kuşatan evrendeki hârika yaratılış mûcizelerini düşünün! Ayrıca, sizden öncekilerin başına gelenlerden ibret alın da, ileride başınıza gelebilecek felâketlerden kendinizi koruyun! Çevrenizdeki bütün varlıklara karşı şefkat ve merhametle davranın ve kötülüğün, haksızlığın her çeşidinden sakının ki, böylece ilâhî lütuf ve rahmete lâyık olabilesiniz!” denildiğinde, sanki bunları hiç duymamış gibi dönüp giderler. Nitekim: |
Mehmet Türk Meali |
Onlara: “Önceden yaptığınız ve halen yapmakta olduğunuz işlerinizde (Allah’tan) korkup sakının,1 belki o zaman esirgenirsiniz.” denildiğinde (aldırmazlar.)* |
Muhammed Esed Meali |
Onlara: “Gözlerinizin önünde olan ve sizden gizli tutulan 24 [her şeyin Allah'ın bilgisi dahilinde olduğu gerçeğini unutmadan] dikkat edin ki Allah'ın rahmetine nail olabilesiniz!” denildiğinde [çoğu duymazlıktan gelir;] |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Kendilerine “Sizi bekleyen (âhiret) ve geride bıraktığınız (hayattan) dolayı[3958] sorumluluktan titreyin ki, ilâhî merhamete mazhar olabilesiniz” denildiğinde (yüz çevirdiler):* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Onlara belki merhamet olunursunuz, önlerinizde olandan ve arkanızda olandan sakınınız denildiği zaman (onlar yüz çevirirler). |
Suat Yıldırım Meali |
Onlara ne zaman: “Hem geçmişte yaptıklarınıza, hem de istikbalde yapacaklarınıza dikkat edin! böylelikle merhamet edilmeye layık olun! ” denilse, yüz çevirirler. . . * |
Süleyman Ateş Meali |
Onlara: "Önünüzdeki ve arkanızdaki (yani sizden önce geçen ve ileride sizi bekleyen) olaylardan sakının ki, esirgenesiniz," dendiği zaman (aldırmazlar). |
Süleymaniye Vakfı Meali |
“Bu insanlara önünüzde olan ve arkanızda kalan için tedbirinizi alın[*] ki ikram göresiniz” dendiği zaman (ölçüye uymazlar)* |
Şaban Piriş Meali |
Onlara:-Önünüzdeki ve arkanızdakinden sakının ki merhamet olunasınız, denildiği zaman... |
Ümit Şimşek Meali |
Onlara “Önünüzdekilerden ve ardınızdakilerden sakının(20) ki size merhamet edilsin” dendiği zaman yüz çevirirler.* |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Onlara, "Önünüzdekinden ve arkanızdakinden sakının ki, size merhamet edilebilsin!" denildiğinde, hiç aldırmazlar. |
M. Pickthall (English) |
When it is said unto them: Beware of that which is before you and that which is behind you, that haply ye may find mercy (they are heedless). |
Yusuf Ali (English) |
When they are told, "Fear ye that which is(3992) before you and that which will be after you, in order that ye may receive Mercy," (they turn back).* |