Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Gerçekten Ben, (küfür ve kötülükten) tevbe edip dönen, (samimiyetle) iman eden, salih ameller işleyip de sonra (hidayete) doğru yola erişen kimseyi şüphesiz bağışlayıcıyım (diye bildirdik). |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Ve şüphe yok ki ben bütün suçlarını örterim tövbe edip inananın ve iyi işlerde bulunup sonra da doğru yolu bulanın. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Bununla birlikte yine unutmayın ki, pişman olup doğru yola dönen, imana erişip dürüst ve erdemli davranışlar ortaya koyan ve bundan sonra da, doğru yolda yürüyen kimse için gerçek bağışlayıcı benim.” |
Ahmet Tekin Meali |
Ben tevbe ederek, isyandan vazgeçip bana itaate yönelenleri, iman edip, hâlis niyet ve amaçlarla, İslâm esaslarını, İslâmî düzeni hayata geçirenleri, iş barışı içinde bilinçli, planlı, mükemmel, meşrû, faydalı, verimli çalışarak nimetin-ürünün bollaşma-sını sağlayanları, yerinde, haklı çıkışlar yaparak, düzelmeye, iyiliğe, iyileştirmeye ön ayak olanları, cârî-kalıcı hayırlar-sâlih ameller işleyenleri, artık doğru yolda sebat eden kimseleri daima koruma kalkanına alırım, bağışlarım. |
Ahmet Varol Meali |
Şüphesiz ben tevbe eden, iman eden, salih amel işleyen sonra hidayete eren için çok bağışlayıcıyım. |
Ali Bulaç Meali |
Gerçekten Ben, tevbe eden, inanan, salih amellerde bulunup da sonra doğru yola erişen kimseyi şüphesiz bağışlayıcıyım. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Bununla beraber, şüphe yok ki ben, tevbe eden, iman edip salih amel işleyen sonra da hak yolda sebat gösteren kimse için Gaffar'ım (çok bağışlayıcıyım). |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Ve kesinlikle Ben, dönüş yaparak iman edip salih ameller yaptıktan sonra, doğru yolda gitmeye devam eden kişi için çok bağışlayanım. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
“Doğrusu ben, tövbe edeni, inanıp yararlı işler yapanı, sonra da doğru yola gideni bağışlarım.” |
Cemal Külünkoğlu Meali |
Şüphe yok ki ben, tevbe edip inanan ve faydalı işler yapan, sonra da doğru yol üzere devam eden kimse için son derece affediciyim. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Doğrusu Ben, tevbe edeni, inanıp yararlı iş işleyerek doğru yola gireni bağışlarım. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
“Şüphe yok ki ben, tövbe edip inanan ve salih ameller işleyen, sonra da doğru yol üzere devam eden kimse için son derece affediciyim.” |
Diyanet Vakfı Meali |
Şu da muhakkak ki ben, tevbe eden, inanan ve yararlı iş yapan, sonra (böylece) doğru yolda giden kimseyi bağışlarım. * |
Edip Yüksel Meali |
Tevbe eden, inanan, erdemli yaşayan ve sürekli doğruyu arayanlar için Bağışlayıcıyım. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Bununla beraber, şüphe yok ki ben, tevbe eden, iman edip salih amel işleyen, sonra da hak yolda sebat gösteren kimse için çok bağışlayıcıyım. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Bununla beraber şübhe yok ki ben, tevbe eden ve iyman edip salih amel yapan, sonra da doğru giden kimse için gaffarım |
Hasan Basri Çantay Meali |
(Bununla beraber) şübhesiz ki ben tevbe ve îman edenleri, iyi iyi amel (ve hareket) de bulunanları, sonra da doğru yolda (ölünceye kadar) sebat edenleri elbette çok yarlığayıcıyım. |
Hayrat Neşriyat Meali |
Şübhesiz ki ben, tevbe eden ve îmân edip sâlih amel işleyen, sonra da hidâyette(sebât edip, sabırlı) olan kimseye karşı elbette çok mağfiret ediciyim. |
İlyas Yorulmaz Meali |
Şunu iyi bilin ki ben, tövbe eden ve doğru işler yapanları, sonrada o doğru yolu takip etmeye devam edenleri, kesinlikle bağışlarım. |
Kadri Çelik Meali |
Gerçekten ben tevbe eden, inanan, salih amellerde bulunup da sonra hidayete erişen kimseyi şüphesiz bağışlayıcıyım. |
Mahmut Kısa Meali |
Bununla beraber, hiç kuşku yok ki Ben, günahlarından pişmanlık duyup tövbe eden, ayetlerime inanıp güzel ve yararlı davranışlar ortaya koyan ve sonra da, doğru yolda böylece yürümeye devam eden kimselere karşı elbette çok bağışlayıcıyım.
Hani Mûsâ, Rabb’iyle buluşmanın özlemiyle, bir an önce huzurumuza gelmek üzere kavmini bırakıp Sînâ dağına çıkmıştı. Oysa yüzyıllarca tutsaklık hayatı yaşadıktan sonra özgürlüğe daha yeni adım atmış olan bu insanların, beklenen olgunluk seviyesine ulaşıncaya dek başıboş bırakılmamaları gerekiyordu. Bu yüzden ona: |
Mehmet Türk Meali |
Gerçekten Ben, (günâhlarına) tevbe eden, inanan ve (inandığı) iyi işleri yaşayan sonra da hak yol üzere devam eden kimseyi kesinlikle bağışlarım. |
Muhammed Esed Meali |
Bununla birlikte, yine unutmayın ki, pişman olup doğru yola dönen, imana erişip dürüst ve erdemli davranışlar ortaya koyan ve bundan sonra da doğru yolda yürüyen kimse için gerçek bağışlayıcı Benim. |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Ama şu da var ki Ben, af dileyip samimiyetle dönüş yapan, iman eden ve erdemli davranan,[2607] nihayet doğru yolda olan herkesi tekrar tekrar bağışlayan biriyim!”* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Ve şüphe yok ki, Ben tevbe eden ve imân eyleyen ve sâlih amelde bulunan, sonra da doğru yolda sebat gösteren kimse için çok yarlığayıcıyım. |
Suat Yıldırım Meali |
Şu da muhakkak ki inkârdan dönüş yapan, iman eden, güzel ve makbul işler yapan, böylece doğru yola giren kimseyi de affederim. |
Süleyman Ateş Meali |
Ve Ben, tevbe eden, inanan ve yararlı iş yapan, sonra da yola gelen kimseye karşı çok bağışlayıcıyımdır. |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Ben, dönüş yapan (tevbe eden), inanıp güvenen ve iyi iş yapan aynı zamanda doğru yola girmiş olanı elbette bağışlarım. |
Şaban Piriş Meali |
Ben, elbette, tevbe edeni ve iman edip, doğruları yapanı sonra da doğru yolda yürüyeni bağışlarım. |
Ümit Şimşek Meali |
Bununla beraber, tevbe ederek iman eden, güzel işler yapan ve doğru yola yönelen kimse için de Ben çok bağışlayıcıyımdır. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Ve ben, tövbe eden, inanan, hayra ve barışa yönelik iş yapıp sonra da düzgün bir biçimde yol alan kimseye karşı, gerçekten çok affediciyim, Gaffâr'ım. |
M. Pickthall (English) |
And lo! verily I am Forgiving toward him who repenteth and believeth and doeth good, and afterward walketh aright. |
Yusuf Ali (English) |
"But, without doubt, I am (also) He that forgives again and again, to those who repent, believe, and do right, who,- in fine, are ready to receive true guidance." |