Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Onlardan zulmeden (birtakım hain kimseler), sözü kendilerine söylenenden başka bir şeyle değiştirdiler. (Bazen de ayetlerin lafzını değil, anlamını dejenere edip, kâfirlerin hoşuna gittiler) . Biz de bunun üzerine zulmetmeleri dolayısıyla gökten 'iğrenç bir azap' indirip (kahrımıza uğratmıştık). |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Fakat onlardan zulmedenler, sözü kendilerine söylendiğinden bambaşka bir tarza döküp değiştirdiler, biz de ettikleri zulüm yüzünden onlara gökyüzünden kötü, pis bir azab indirdik. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Ama ne yazık ki, onlardan yaratılış maksadına aykırı davrananlar, kendilerine söylenen sözü, başka bir sözle değiştirdiler ve bu yüzden biz de, yaptıkları bütün kötülüklerin karşılığı olarak, onların üzerine gökten bir bela ve afet gönderdik. |
Ahmet Tekin Meali |
İçlerinden bir kısım zâlimler sözü değiştirdiler. Kendilerine söylenenden başka bir şekle soktular. Zulmü, haksızlığı alışkanlık haline getirdikleri için biz de onların üzerlerine gökten azap yağdırdık. |
Ahmet Varol Meali |
İçlerinden zulmedenler sözü kendilerine söylenmiş olandan başkasıyla değiştirdiler [11]. Biz de zulmetmelerinden dolayı onların üzerine gökten şiddetli bir azap indirdik.* |
Ali Bulaç Meali |
Onlardan zulmedenler, sözü kendilerine söylenenden başka bir şeyle değiştirdiler. Biz de bunun üzerine zulmetmeleri dolayısıyla gökten 'iğrenç bir azab' indirdik. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Nihayet içlerinden o zulmedenler (edecekleri duayı eğlenceye alarak) sözü değiştirdiler, kendilerine söylenenden başka şekle koydular (Hıtta'yi Hınta= Bizi bağışla'yı buğday mânası haline soktular.) Zulmü âdet edinmeleri sebebiyle, biz de üstlerine, gökten murdar bir azâp indirdik. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Onlardan zalim olanlar, bu emirleri kendilerine söylenen şekilden başka bir şekil ile değiştirdiler. Biz de zulmettiklerinden dolayı onların üzerine gökten pis bir azap indirdik. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Fakat onlardan zâlim olanlar kendilerine söylenen sözü başka bir sözle değiştirdiler. Biz de zulmetmeleri sebebiyle üzerlerine gökten bir belâ, bir âfet gönderdik. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
Ama (ne yazık ki), onlardan kötülüğe eğilimli olanlar kendilerine söylenen sözü (tahrif edip) başka bir sözle değiştirdiler ve bu yüzden biz de, yaptıkları bütün kötülüklerin karşılığı olarak onların üzerine gökten bir bela (veba) gönderdik.* |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Onların zulmedenleri, kendilerine söylenen sözü başkasiyle değiştirdiler. Biz de, o zalimlere, zulümlerinden ötürü gökten azab indirdik.* |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Onlardan zulmedenler hemen sözü, kendilerine söylenenden başka şekle soktular. Biz de zulmetmelerine karşılık üzerlerine gökten bir azab gönderdik.[232]* |
Diyanet Vakfı Meali |
Fakat onlardan zalim olanlar, sözü, kendilerine söylenenden başkasıyla değiştirdiler. Biz de zulmetmelerinden ötürü üzerlerine gökten bir azap gönderdik. * |
Edip Yüksel Meali |
İçlerindeki zalimler kendilerine emredileni kendilerine emredilmeyenle değiştirdiler. Biz de haksızlık etmelerinden ötürü üzerlerine gökten bir felaket gönderdik. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
İçlerinden bir kısım zalimler, sözü değiştirdiler, kendilerine söylenenden başka şekle soktular. Zulmü alışkanlık haline getirdikleri için biz de üzerlerine gökten azap yağdırdık. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Derken içlerinden o zulm edenler, sözü değiştirdiler, kendilerine söylenenden başka bir şekle koydular, zulmü âdet etmeleri sebebiyle biz de üzerlerine Semadan bir azâb salıverdik |
Hasan Basri Çantay Meali |
Fakat içlerinden o zulmedenler sözü kendilerine söylenenden başka bir şeyle koydu. Biz de üstlerine, zulmeder oldukları için, gökden murdar bir azâb indirdik. |
Hayrat Neşriyat Meali |
Fakat içlerinden zulmedenler, o sözü kendilerine söylenenden başkasıyla değiştirdi; bu sebeble (biz de) zulmetmekte olduklarından dolayı üzerlerine gökten kötü bir azab gönderdik.(2)* |
İlyas Yorulmaz Meali |
Onlardan haksızlık yapanlar, kendilerine söylenenlerden başka sözlerle, (Allah'ın) sözlerinin yerlerini değiştirdiler. Bizde onların üzerine, haksızlık yapmalarından dolayı gökten belalar yağdırdık. |
Kadri Çelik Meali |
Onların zulmedenleri, kendilerine söylenen sözü başkasıyla değiştirdiler. Biz de o zalimlerin üzerlerine, zulümlerinden ötürü gökten azap gönderdik. |
Mahmut Kısa Meali |
Ama içlerindeki zâlimler, kendilerine söylenenleri başka sözlerle değiştirdiler. Allah’ın sözlerini ya değiştirdiler, ya da içlerini boşaltıp keyiflerince yorumlayarak kendi arzu ve heveslerine uydurdular. Biz de o zâlimlerin yaptıkları kötülüklere karşılık, üzerlerine bir azap indirdik. |
Mehmet Türk Meali |
İçlerinden bir kısım zâlimler o sözü kendilerine söylenenin dışında başka bir sözle değiştirdiler.1 Biz de zâlim olmalarından dolayı, hemen üzerlerine gökten iğrenç bir azap gönderdik.2 * |
Muhammed Esed Meali |
Ama (ne yazık ki), onlardan kötülüğe eğilimli olanlar kendilerine söylenen sözü başka bir sözle değiştirdiler: ve bu yüzden Biz de, yaptıkları bütün kötülüklerin karşılığı olarak onların üzerine gökten bir bela, bir afet gönderdik. 128 |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Fakat onlardan kendilerine zulmedenler, sözü kendilerine söylenenden başkasıyla değiştirdiler.[1277] Bunun üzerine Biz de, edegeldikleri zulümler sebebiyle onların üzerine gökten belâ yağdırdık.* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Fakat onlardan zulmedenler, kendilerine denilen sözü başka bir söze çevirdiler. Artık onların üzerlerine zulme- der oldukları şey sebebiyle gökten bir azap salıverdik. |
Suat Yıldırım Meali |
Ama aralarındaki zalimler, sözü kasden değiştirdiler, başka bir şekle soktular. Biz de zulmü âdet haline getirdikleri için üzerlerine gökten azap salıverdik. [2, 58] |
Süleyman Ateş Meali |
İçlerinden zulmedenler, (söylediğimiz) sözü, kendilerine söylenmeyen bir sözle değiştirdiler. Biz de haksızlık ettiklerinden dolayı üzerlerine gökten bir azab gönderdik. |
Süleymaniye Vakfı Meali |
İçlerinden yanlış davranış gösterenler, söylenenin tersini yaptılar. Yanlış davranmalarına karşılık biz de onlara, üstlerinden bir sıkıntı verdik. |
Şaban Piriş Meali |
Onların zulmedenleri, sözü kendilerine söylenenden başkası ile değiştirdiler. İşledikleri zulüm dolayısıyla onlara gökten bir azap gönderdik. |
Ümit Şimşek Meali |
Onlardan zulmedenler, kendilerine söylenen sözü başka bir sözle değiştirdiler. Biz de zalimlikleri yüzünden onların üzerine gökten pek fena bir azap indirdik. (20)* |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Onların zulme sapanları, bir sözü, kendilerine söylenenin dışında bir sözle değiştirdiler. Bunun üzerine biz de üzerlerine gökten bir pislik azabı saldık; çünkü zulmediyorlardı. |
M. Pickthall (English) |
But those of them who did wrong changed the word which had been told them for another saying, and We sent down upon them wrath from heaven for their wrongdoing. |
Yusuf Ali (English) |
But the transgressors among them changed the word from that which had been given them so we sent on them a plague from heaven. For that they repeatedly transgressed.(1136)* |