A'râf Suresi 21. Ayet


Arapça

وَقَاسَمَهُمَا إِنِّي لَكُمَا لَمِنَ النَّاصِحِينَ


Türkçe Okunuşu

Ve kâsemehumâ innî lekumâ le minen nâsıhîn(nâsıhîne).


Kelimeler

ve ve
kâseme-humâ ikisine yemin etti
innî muhakkak ki ben
lekumâ sizin ikinize, size
le min en nâsıhîne mutlaka nasihat (öğüt) edenlerdenim

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali Ve (İblis) : "Gerçekten ben size öğüt verenlerdenim" diye (yalan yere) yemin de etmişti.
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Ve yemin ederek şüphe yok ki dedi, ben size öğüt verenlerdenim.
Abdullah Parlıyan Meali Ve onlara: “Ben gerçekten sizin iyiliğinizi isteyen biriyim” diye de yemin etti.
Ahmet Tekin Meali Âdem ile eşine, yeminler ederek: “Ben gerçekten size öğüt verenlerdenim" dedi.*
Ahmet Varol Meali Ayrıca: "Şüphesiz ki ben size öğüt verenlerdenim" diye onlara karşı yemin etti.
Ali Bulaç Meali Ve: 'Gerçekten ben size öğüt verenlerdenim' diye yemin de etti.
Ali Fikri Yavuz Meali Bir de onlara: “-Muhakkak ki, ben sizin iyiliğinizi isteyenlerdenim”, diye yemin etti.
Bahaeddin Sağlam Meali Ve onlara yemin etti ki: “Ben size samimiyetle öğüt verenlerdenim.”
Bayraktar Bayraklı Meali Onlara, “Ben gerçekten size öğüt verenlerdenim” diye yemin etti.
Cemal Külünkoğlu Meali Bir de onlara: “Muhakkak ki, ben sizin iyiliğinizi isteyenlerdenim” diye yemin etti.
Diyanet İşleri Meali (Eski) "Doğrusu ben size öğüt verenlerdenim" diye ikisine yemin etti.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) “Şüphesiz ben size öğüt verenlerdenim” diye de onlara yemin etti.
Diyanet Vakfı Meali Ve onlara: Ben gerçekten size öğüt verenlerdenim, diye yemin etti.
Edip Yüksel Meali Kendilerine yemin de etti: "Ben size öğüt veriyorum."
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Ve onlara: "Elbette ben size öğüt verenlerdenim." diye de yemin etti.
Elmalılı Meali (Orjinal) Ve her halde ben sizin hayrınızı istiyenlerdenim diye ikisine de yemin etti
Hasan Basri Çantay Meali Bir de onlara: «Şübhesiz ki ben sizin iyiliğinizi isteyenlerdenim» diye yemîn etdi.
Hayrat Neşriyat Meali Ve onlara: “Doğrusu ben size gerçekten (iyiliğiniz için) nasîhat edenlerdenim” diye de yemîn etti.
İlyas Yorulmaz Meali “Ben size öğüt verenlerdenim” diyerek Adem'e ve eşine yemin etmişti.
Kadri Çelik Meali “Doğrusu ben sizin iyiliğinizi isteyenlerdenim” diye ikisine yemin etti.
Mahmut Kısa Meali Ve “Allah şahidimdir ki, bunu sırf sizin iyiliğiniz için yapıyorum!” diye onlara yemin etti.
Mehmet Türk Meali 20,21. Bunun üzerine şeytan o ikisinin, kendilerine örtülmüş olan avret yerlerini meydana çıkarmak için1 o ikisine2 de vesvese3 verdi ve: “Rabbiniz size bu ağacı, sadece sizin birer melek olmamanız ya da ebedî yaşayanlardan olmamanız için yasakladı.” dedi ve: “Doğrusu ben, sizin iyiliğinizi istiyorum.” diye yemin etti.*
Muhammed Esed Meali Ve onlara: “Ben gerçekten sizin iyiliğinizi isteyen biriyim” diye de and verdi.
Mustafa İslamoğlu Meali Ve her ikisine yeminler etti: “İnanın ki ben, ikiniz için de kesinlikle samimi duygular besleyen biriyim.”
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Ve onlara, «Ben muhakkak sizin için elbette hayırhâh olanlardanım.» diye yemin etti.
Suat Yıldırım Meali 20, 21. Fakat şeytan onlara, gözlerinden gizlenmiş olan edep yerlerini açığa çıkarmak için vesvese verdi. Onlara şöyle telkinde bulundu: “Rabbinizin size bu ağacın meyvesini yasaklamasının tek sebebi, sizin meleklerden veya ölümsüz hayata kavuşanlardan olmanızı önlemektir” diyerek, kendisinin onların iyiliğini istediğine dair yemin üstüne yemin etti. [20, 120]
Süleyman Ateş Meali Ve onlara: "Elbette ben size öğüt verenlerdenim." diye de yemin etti.
Süleymaniye Vakfı Meali Onlara yemin etti: “Ben ikinizin de iyiliğini istiyorum.”
Şaban Piriş Meali Ben sizin, iyiliğinizi isteyen, size öğüt verenlerdenim, diye onlara yemin etti.
Ümit Şimşek Meali Sonra da “Ben sizin iyiliğiniz için öğüt veriyorum” diye yemin etti.
Yaşar Nuri Öztürk Meali Ve onlara, "-Ben size öğüt verenlerdenim" diye yemin de etti.
M. Pickthall (English) And he swore unto them (saying): Lo! I am a sincere adviser unto you.
Yusuf Ali (English) And he swore to them both, that he was their sincere adviser.

İslam Vakti Mobil Uygulamaları