Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
(İşte) "Bugün Ben de, gerçekten onların (Hakk’ta sabit ve mücahit kullarımın) sabretmelerinin karşılığını (ebedi cennet ve saadet olarak) verdim. Şüphesiz onlar, 'kurtuluşa ve mutluluğa' erenlerdir" (buyrulacaktır). |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Şüphe yok ki ben de sabrettiklerine karşılık bugün onları mükafatlandıracağım; şüphe yok ki onlardır muratlarına erenlerin ta kendileri. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Ama her türlü güçlüklere göğüs germelerinden dolayı, bugün onları mükafatlandırdım. İşte ateşten kurtulup muradına erenler onlardır. |
Ahmet Tekin Meali |
Sabrederek mücadeleye devam etmeleri sebebiyle, bugün onları mükâfatlandıracağım. Onlar gerçekten mutlu olanlardır. |
Ahmet Varol Meali |
Bugün sabretmelerine karşılık onları mükâfatlandırdım. Şüphesiz onlar kurtuluşa erenlerdir." |
Ali Bulaç Meali |
'Bugün ben, gerçekten onların sabretmelerinin karşılığını verdim. Şüphesiz onlar, 'kurtuluşa ve mutluluğa' erenlerdir.' |
Ali Fikri Yavuz Meali |
İşte ben, o müminlere, sabretmelerine karşılık, bugün bu mükâfatı (cenneti ) verdim. Muhakkak onlardır zafere erenler...” |
Bahaeddin Sağlam Meali |
“İşte sabrettiklerinden dolayı, bugün onları asıl kazançlılar olarak çıkarmakla mükâfatlandırdım.” |
Bayraktar Bayraklı Meali |
“Bugün ben onları, sizin zulümlerinize sabretmelerinden dolayı kurtuluşla ödüllendirdim.” |
Cemal Külünkoğlu Meali |
109,110,111. “Hani vaktiyle kullarımın bir bölümü: ‘Ey Rabbimiz! Biz sana inandık, bizi bağışla, bize merhamet et, sen merhamet edenlerin en hayırlısısın!' diye dua ediyordu. Siz ise onlarla alay ediyordunuz. Bu yaptıklarınız size beni anmayı unutturuyordu. Onlara hep gülüyordunuz. Sabretmeleri sebebiyle, bugün ben onları mükâfatlandırdım. Şüphesiz onlar kurtuluşa erenlerin ta kendileridir.” |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
108,109,110,111. Allah: "Sinin orada! Benimle konuşmayın. Kullarımdan bir topluluk: "Rabbimiz! inandık, artık bizi bağışla, bize acı. Sen acıyanların en iyisisin" diyordu. Siz ise, onları alaya alıyordunuz. Bu yaptıklarınız size Beni anmayı unutturuyordu. Onlara hep gülüyordunuz. Sabretmelerine karşılık bugün onları mükafatlandırdım. Doğrusu onlar kurtulanlardır" der. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Sabretmiş olmaları sebebiyle, bugün ben onları mükâfatlandırdım. Şüphesiz onlar başarıya erenlerin ta kendileridir. |
Diyanet Vakfı Meali |
Bugün ben onlara, sabrettiklerinin karşılığını verdim; onlar, hakikaten muratlarına erenlerdir. |
Edip Yüksel Meali |
"Bugün ben, onlara sabretmelerinin karşılığını verdim. Kazananlar işte bunlardır." |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Bugün ben onlara, sabrettiklerinin karşılığını verdim; onlar, hakikaten muradlarına erenlerdir. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
İşte onlara ben sabretmelerine mukabil bu gün bu mükâfatı verdim, onlardır onlar, murada erenler |
Hasan Basri Çantay Meali |
Ben (sizin o istihza ve ezalarınıza) sabr (ve tehammül) etdiklerine mukaabil bugün onları (mü'minleri) mükâfatlandırdım. Şübhesiz ki onlar muradlarına erenlerin ta kendileridir. |
Hayrat Neşriyat Meali |
“Şübhesiz ki ben, sabretmelerine karşılık bugün onları mükâfâtlandırdım; gerçekten kurtuluşa erenler, ancak onlardır!” |
İlyas Yorulmaz Meali |
“Elbet bende onların sizlere (alay etmenize) karşı sabredip dayanmalarının karşılığını bugün verdim. Şüphesiz ki onlar kurtulmuş olanlardır” dedi. |
Kadri Çelik Meali |
“Bugün ben, gerçekten onların sabretmelerinin karşılığını verdim. Şüphesiz onlar kurtuluşa erenlerdir.” |
Mahmut Kısa Meali |
“Ama Ben, vaktiyle hor ve hakir gördüğünüz bu insanları, sizin alay ve işkencelerinize sabırla göğüs gerdikleri için bugün ödüllendiriyorum: İşte onlar, kurtuluşa erenlerin ta kendileridir!” |
Mehmet Türk Meali |
“Bugün Ben sabrettiklerinden dolayı onları mükâfatlandırdım. Doğrusu onlar, kurtuluşa erenlerin ta kendileridir.” (der.) |
Muhammed Esed Meali |
[Ama,] bakın, güçlüklere göğüs germelerinden ötürü bugün onları mükafatlandırdım: işte, bahtiyar olacak olanlar böyleleridir!” |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Bakın işte, sabırlarından dolayı onları bugün ödüllendirdim: şüphesiz ki gerçek başarıya[2962] erenler işte onlardır.* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
«Şüphe yok ki, bugün Ben onları sabrettikleri sebebiyle mükâfaata nâil ettim, muhakkak ki necâta ermiş olanlar da onlardır, onlar.» |
Suat Yıldırım Meali |
İşte Ben de sabretmelerine karşılık bugün onları ödüllendirdim. İşte umduklarına kavuşanlar onlardır. |
Süleyman Ateş Meali |
Bugün ben, onlara sabretmelerinin karşılığını verdim; onlar (evet) işte kurtulup murada erenler onlardır. |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Sabır göstermelerine karşılık ben de bugün onları ödüllendirdim. Başaranlar onlar oldu. |
Şaban Piriş Meali |
Bugün sabrettikleri için onları ödüllendirdim. Kurtuluşa ermiş olanlar, işte onlardır. |
Ümit Şimşek Meali |
“Ben ise, sabretmelerinden dolayı bugün onları ödüllendirdim; artık onlar muratlarına ermiş bulunuyorlar.” |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Bugün onlara ben, sabretmiş olmalarının karşılığını verdim. Başarıya erip kurtulanlar, onlardır. |
M. Pickthall (English) |
Lo! I have rewarded them this day forasmuch as they were steadfast; and they verily are the triumphant. |
Yusuf Ali (English) |
"I have rewarded them this Day for their patience and constancy: they are indeed the ones that have achieved Bliss..." |