Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
(Onlar; bunların hepsi) “Allah'ındır” diyecekler. De ki: “O halde yine de (Allah’tan korkup, küfür ve kötülükten) sakınıp çekinmeyecek misiniz?” |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Diyecekler ki: Bunlar da Allah'ın. De ki: Ne diye hala çekinmezsiniz? |
Abdullah Parlıyan Meali |
Diyeceklerdir ki: Allah. De ki: Peki artık yolunuzu, O'nun kitabıyla bulmaya çalışmayacak mısınız? |
Ahmet Tekin Meali |
“Allah'tır” diyecekler.
“Hâlâ Allah'a sığınıp, emirlerine yapışmayacak, günahlardan arınıp, azaptan korunmayacak, kulluk ve sorumluluk şuuruyla haklarınıza ve özgürlüklerinize sahip çıkarak şahsiyetli davranmayacak, dinî ve sosyal görevlerinizin bilincinde olmayacak mısınız?” de. |
Ahmet Varol Meali |
"Allah'ındır" diyecekler. De ki: "Öyleyse sakınmıyor musunuz?" |
Ali Bulaç Meali |
'Allah'ındır' diyecekler. De ki: 'Yine de sakınmayacak mısınız?' |
Ali Fikri Yavuz Meali |
“-Allah'ındır” diyecekler, De ki: “- O halde Allah'dan korkmaz mısınız?” (Allah'dan başkasına nasıl tapınırsınız?) |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Onlar (ister istemez,) “Allah’tır” diyecekler. De ki: “Madem böyledir. Neden (azaba müstahak olmamak için) kendinizi (israftan, itaatsizlikten) korumuyorsunuz?” |
Bayraktar Bayraklı Meali |
“Allah'tır” diyecekler. “Öyleyse sakınmıyor musunuz?” de! |
Cemal Külünkoğlu Meali |
“Allah'tır” diyecekler. De ki: “Artık O'na karşı gelmekten sakınmayacak mısınız?” |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
"Allah'tır" diyecekler! "Öyleyse O'na karşı gelmekten sakınmaz mısınız?" de. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
“Allah’ındır” diyecekler. “Öyle ise O’na karşı gelmekten sakınmaz mısınız?” de. |
Diyanet Vakfı Meali |
«(Bunlar da) Allah'ındır» diyecekler. Şu halde siz Allah'tan korkmaz mısınız! de. |
Edip Yüksel Meali |
"ALLAH.," diyecekler. De ki, "Öyleyse neden erdemli davranmıyorsunuz?" |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
"(Onlar da) Allah'ındır." diyecekler. "Şu halde siz Allah'tan korkmaz mısınız?" de. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Allahın diyecekler, o halde korkmaz mısınız? De |
Hasan Basri Çantay Meali |
(Yine bunlar) «Allahındır» diyecekler. Sen de (şöyle) de: «Öyledir de (Allahdan başkasına tapmakdan) sakınmaz mısınız»? |
Hayrat Neşriyat Meali |
(O müşrikler yine:) “(Bunlar) Allah'ındır!” diyecekler. De ki: “O hâlde (Allah'ın azâbından) sakınmıyor musunuz?” |
İlyas Yorulmaz Meali |
“Allah” diyecekler. O halde sakınıp korunmuyor musunuz? |
Kadri Çelik Meali |
(Her şey) “Allah'ındır” diyecekler. De ki: “Yine de korkup sakınmayacak mısınız?” |
Mahmut Kısa Meali |
Yine ister istemez “Allah’tır!” diyecekler; sen de onlara de ki: “Öyleyse, artık sahte ilâhları reddetmenin ve bir tek Allah’a kulluk ederek cehennem ateşinden korunmanın zamanı gelmedi mi?” |
Mehmet Türk Meali |
Onlar elbette: “(Onlar da) Allah’ındır.” diyecekler. (Sen de): “Öyleyse siz, Ondan hiç korkmuyor musunuz?” de. |
Muhammed Esed Meali |
Diyeceklerdir ki: “Allah!” De ki: “Peki, artık O'na karşı sorumluluk bilinci taşımayacak mısınız?” |
Mustafa İslamoğlu Meali |
“Allah’tır” diyecekler. De ki: “O halde, hâlâ sorumluluğunuzun bilincine varmayacak mısınız?” |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Hemen diyeceklerdir ki: «Allah» De ki: «O halde korkmaz mısınız?» |
Suat Yıldırım Meali |
Elbette, “Allah'tır”, diyeceklerdir. Öyleyse, sen de ki: “İnandığınız Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? ” |
Süleyman Ateş Meali |
Bunlar Allah'ındır diyecekler. "O halde korunmuyor musunuz?" de. |
Süleymaniye Vakfı Meali |
“Onlar Allah’ındır” diyeceklerdir. De ki: “Hiç çekinmeyecek misiniz?” |
Şaban Piriş Meali |
“Allah'tır!” diyecekler.-Ee, O'ndan korkmuyor musunuz? de! |
Ümit Şimşek Meali |
Diyecekler ki: “Onlar da Allah'ındır.” De ki: “Öyleyse hiç sakınmıyor musunuz?” |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
"Allah'tır!" diyecekler. De ki: "Hâlâ benden sakınmıyor musunuz?" |
M. Pickthall (English) |
They will say: Unto Allah (all that belongeth). Say: Will ye not then keep duty (unto Him)? |
Yusuf Ali (English) |
They will say, "(They belong) to Allah." Say: "Will ye not then be filled with awe?"(2929)* |