Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
"Öldüğümüz, bir toprak ve bir kemik (yığını) olduğumuz zaman (hesaba çekilmek üzere), gerçekten biz (yeniden) mi diriltilecekmişiz?" diye (alay etmektedirler). |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Dediler ki: Öldükten ve toztoprak ve kemik kesildikten sonra mı diriltileceğiz? |
Abdullah Parlıyan Meali |
biz ölüp, toprak ve kemik olduktan sonra, tekrar mı diriltileceğiz? derler. |
Ahmet Tekin Meali |
“Ölüp de toprak ve kemik yığını haline geldiğimiz zaman mı, biz mi, yeniden diriltilecek mişiz?” dediler. |
Ahmet Varol Meali |
Dediler ki: "Öldüğümüz, toprak ve kemik haline geldiğimiz zaman mı, biz mi o zaman tekrar diriltileceğiz? |
Ali Bulaç Meali |
Dediler ki: 'Öldüğümüz, toprak ve kemik olduğumuz zaman, gerçekten biz mi diriltilecek mişiz?' |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Şöyle demişlerdi: “- Biz ölüb de bir toprak ve bir yığın kemik olduğumuz zaman mı, cidden biz mi diriltilmiş olacağız? |
Bahaeddin Sağlam Meali |
“Öldüğümüz, toprak ve kemikler olduğumuz zaman mı dirilip çıkacağız?” |
Bayraktar Bayraklı Meali |
82,83. Öncekiler: “Ölüp, toprak ve bir yığın kemik olduğumuzda mı diriltileceğiz? Andolsun ki, biz ve daha önce de babalarımız tehdit edilmişti; bu, öncekilerin masallarından başka bir şey değildir” demişlerdi. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
82,83. Dediler ki: “Gerçekten biz, ölüp bir toprak ve kemik yığını hâline geldikten sonra mı tekrar diriltileceğiz? Yemin olsun ki, bu tehdit şimdi bize yöneltildiği gibi daha önce atalarımıza da yöneltilmişti. Bu eskilerin masallarından başka bir şey değildir.” |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
82,83. Öncekiler: "Ölüp toprak ve bir yığın kemik olduğumuzda mı diriltileceğiz? And olsun ki biz ve daha önce de babalarımız tehdit edilmişti; bu, öncekilerin masallarından başka birşey değildir" demişlerdi. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Dediler ki: “Gerçekten biz, ölüp bir toprak ve kemik yığını hâline geldikten sonra mı tekrar diriltileceğiz?” |
Diyanet Vakfı Meali |
Dediler ki: Sahi biz, ölüp de bir toprak ve kemik yığını haline gelmişken, mutlaka yeniden diriltileceğiz öyle mi? |
Edip Yüksel Meali |
Ve şöyle dediler: "Biz öldüğümüz, toprak ve kemik olduğumuz zaman mı dirileceğiz?" |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Dediler ki: "Sahi biz, ölüp de bir toprak ve kemik yığını haline gelmişken, mutlaka yeniden diriltileceğiz öyle mi?" |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
«öldüğünüz ve bir türab, bir yığın kemik olduğumuz vakıt mı, cidden biz mi mutlak ba'solunacağız? |
Hasan Basri Çantay Meali |
Onlar «Öldüğümüz ve bir toprak ve kemik olduğumuz zaman mı, hakıykaten biz mi diriltilib kaldırılacakmışız?» demişlerdi. |
Hayrat Neşriyat Meali |
Dediler ki: “Öldüğümüz ve bir toprak ve bir kemik yığını hâline geldiğimiz zaman mı, gerçekten biz mi yeniden diriltilecek kimseler olacakmışız?” |
İlyas Yorulmaz Meali |
“Biz öldükten, toprak ve kemik yığını haline geldikten sonra mı yeniden diriltileceğiz?” |
Kadri Çelik Meali |
Dediler ki: “Öldüğümüz ve de bir toprak ve bir kemik olduğumuz zaman, biz mutlaka diriltilmiş olacaklar mıyız?” |
Mahmut Kısa Meali |
“Ne yani, biz ölüp de bir toprak ve kemik yığınına dönüştükten sonra mı yeniden diriltilecekmişiz?” diyor ve ekliyorlar: |
Mehmet Türk Meali |
(Öncekiler): “Sahi biz, ölüp de bir toprak ve kemik yığını haline gelmişken, gerçekten yeniden diriltileceğiz öyle mi?”1 demişlerdi.* |
Muhammed Esed Meali |
“Biz öldükten, toza toprağa, kemiğe dönüştükten sonra, yeniden diriltileceğiz, öyle mi?” derler. |
Mustafa İslamoğlu Meali |
“Ne yani” dediler, “biz ölüp gittikten, toza toprağa karışmış bir iskelet halini aldıktan sonra tekrar mı diriltilecek mişiz? |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Dediler ki: «Öldüğümüz ve toprak ve kemikler olduğumuz zaman mı biz herhalde diriltilip kaldırılacağız?» |
Suat Yıldırım Meali |
82, 83. “Ölüp toprak ve kemik haline geldikten sonra biz dirilecekmişiz ha! Bize de, daha önce babalarımıza da bu vaad edilip durdu. Doğrusu bu dirilme işi, öncekilerin masallarından, başka bir şey değil! ” dediler. [79, 11-14; 36, 77-79] |
Süleyman Ateş Meali |
Öldüğümüz, toprak ve kemik haline geldiğimiz zaman mı, biz mi diriltileceğiz? dediler. |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Dediler ki; “Ölüp de toprak ve kemikler haline dönüştükten sonra gerçekten kabirden kalkacağız; öyle mi?” |
Şaban Piriş Meali |
-Ölüp, toprak ve kemik haline geldiğimiz zaman mı, biz yeniden diriltileceğiz? dediler. |
Ümit Şimşek Meali |
Dediler ki: “Ölüp de toprağa karıştıktan, kemik yığınına dönüştükten sonra mı tekrar diriltileceğiz? |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Dediler ki: "Ölüp, toprak ve kemik haline geldiğimiz zaman mı, gerçekten o zaman mı diriltileceğiz?" |
M. Pickthall (English) |
They say: When we are dead and have become (mere dust and bones, shall we then, forsooth, be raised again? |
Yusuf Ali (English) |
They say: "What! when we die and become dust and bones, could we really be raised up again? |