Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Dedi ki: “Zaten dalâlete kayan (sapkınlardan) başka kim Rabbinin rahmetinden umut kesip (kuşkuya kapılır) ?” |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
O da Rabbinin rahmetinden demişti, ancak doğru yoldan sapanlardan başka kim ümit keser? |
Abdullah Parlıyan Meali |
İbrahim: “Rabbinin rahmetinden büsbütün şaşmış ve sapmışlardan başka, kim ümitsizliğe düşer?” dedi. |
Ahmet Tekin Meali |
İbrâhim:
“Hak yoldan uzaklaşarak, başına buyruk yaşayanların, dalâleti, bozuk düzeni, helâki tercih edenlerin dışında kim Rabbinin rahmetinden ümit kesebilir?” dedi. |
Ahmet Varol Meali |
"Rabbinin rahmetinden sapıklardan başka kim ümit keser?" dedi. |
Ali Bulaç Meali |
Dedi ki: “Sapıklar dışında Rabbinin rahmetinden kim umut keser?” |
Ali Fikri Yavuz Meali |
İbrâhim, dedi ki: “- Sapıklardan başka, kim Rabbinin rahmetinden ümid keser?” |
Bahaeddin Sağlam Meali |
İbrahim: “Sapıklardan başka hiç kimse, Rabbi olan Allah’ın rahmetinden ümit kesmez.” |
Bayraktar Bayraklı Meali |
İbrâhim, “Rabbinin rahmetinden sapıklardan başka kim ümit keser?” dedi. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
(İbrahim) dedi ki: “Rabbinin rahmetinden, sapıtmışlardan başka kim ümit keser?” |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
56,57. "Zaten sapıklardan başka kim Rabbinin rahmetinden umudunu keser!" diyerek sormuştu: "Ey elçiler! İşiniz nedir?" |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Dedi ki: “Rabbinin rahmetinden, sapıklardan başka kim ümit keser?” |
Diyanet Vakfı Meali |
(İbrahim:) dedi ki: Rabbinin rahmetinden, sapıklardan başka kim ümit keser? |
Edip Yüksel Meali |
"Sapıklardan başka Rabbinin rahmetinden kim umut keser," dedi. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
İbrahim dedi ki: "Rabbimin rahmetinden, sapıklardan başka kim ümit keser?" |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Rabbının rahmetinden, dedi: sapkınlardan başka kim ümidi keser? |
Hasan Basri Çantay Meali |
(İbrâhîm): «Rabbinin rahmetinden sapıklardan başka kim ümidini keser»? dedi. |
Hayrat Neşriyat Meali |
(İbrâhîm:) “Zâten dalâlete düşenlerden başka Rabbinin rahmetinden kim ümid keser?” dedi.(1)* |
İlyas Yorulmaz Meali |
İbrahim de onlara “Rabbimin Rahmetinden ancak sapkınlar umutlarını keserler.” |
Kadri Çelik Meali |
Dedi ki: “Sapıklar dışında Rabbinin rahmetinden kim ümitsizliğe düşer?” |
Mahmut Kısa Meali |
İbrahim, “Haklısınız!”dedi, “Yoldan çıkmış olanlardan, başka kim kendisine bunca nîmetleri bahşeden Rabb’inin sonsuz rahmetinden ümit keser?” |
Mehmet Türk Meali |
(İbrahim): “Rabbinin rahmetinden, sapıtanlardan başka kim umut keser ki?” dedi. 1* |
Muhammed Esed Meali |
[İbrahim:] “Rabbinin rahmetinden, büsbütün yolunu şaşırmış olanlardan başka kim kesebilir ki umudunu?” dedi. |
Mustafa İslamoğlu Meali |
(İbrahim) “Yoldan sapanlar dışında Rabbinin rahmetinden kim umut kesebilir ki?” dedi |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Dedi ki: «Sapıtmışlardan başka kim Rabbinin rahmetinden ümidini keser.» |
Suat Yıldırım Meali |
O da: “Rabbinin rahmetinden, hak yoldan sapanlardan başka kim ümit keser ki? ” dedi. |
Süleyman Ateş Meali |
Sapıklardan başka kim Rabbinin rahmetinden umut keser? dedi. |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Dedi ki “Sapkınlar dışında kim Rabbinin ikramından umudunu keser?” |
Şaban Piriş Meali |
-Rabbin rahmetinden, sapıklardan başka kim ümidini keser? dedi. |
Ümit Şimşek Meali |
İbrahim “Sapkınlardan başka kim Rabbinin rahmetinden ümit keser?” dedi. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Dedi: "Sapıtmışlardan başka kim ümit keser Rabbin rahmetinden!" |
M. Pickthall (English) |
He said: And who despaireth not the mercy of his Lord save those who are astray? |
Yusuf Ali (English) |
He said: "And who despairs of the mercy of his Lord, but such as go astray?"(1983)* |