Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
"Bahçeler ve pınarlar da (lütfedip sizi yararlandırdı) ." |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Ve bahçeler ve kaynaklar ihsan ederek. |
Abdullah Parlıyan Meali |
size bahçeler ve pınarlar veren Allah'ın kitabıyla. |
Ahmet Tekin Meali |
“Size bahçeler, akarsular ve pınarlar veren Allah'a sığının, emirlerine yapışın, günahlardan arınıp azaptan korunun.” |
Ahmet Varol Meali |
Yine bahçeler ve pınarlar (vererek). |
Ali Bulaç Meali |
'Bahçeler ve pınarlar da.' |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Bağlar ve pınarlar ihsan edenden... |
Bahaeddin Sağlam Meali |
133, 134. “Size hayvanlar ve evlatlar, bağlar ve çeşmeler bağışlayan O Allah’ın yasalarını çiğnemekten sakının.” |
Bayraktar Bayraklı Meali |
“Bahçeler ve pınarlar verdi.” |
Cemal Külünkoğlu Meali |
133,134. “(O,) Size hayvanlar, çocuklar (vererek) yardım etti. Bahçeler ve pınarlar (lütfetti).” |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
124,125,126,127,128,129,130,131,132,133,134,135. Kardeşleri Hud, onlara: "Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim; Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karşı sizden bir ücret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Siz her yüksek yere koca bir bina kurup, boş şeyle mi uğraşırsınız? Temelli kalacağınızı umarak sağlam yapılar mı edinirsiniz? Yakaladığınızı zorbaca mı yakalarsınız? Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Bildiğiniz şeyleri size verenden sakının; davarları, oğulları, bahçeleri ve akarsuları size O vermiştir. Doğrusu hakkınızda büyük günün azabından korkuyorum" dedi. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
132,133,134. “Bildiğiniz her şeyi size veren, size hayvanlar, oğullar, bahçeler ve pınarlar veren Allah’a karşı gelmekten sakının.” |
Diyanet Vakfı Meali |
132, 133, 134. Bildiğiniz şeyleri size veren, size davarlar, oğullar, bağlar, pınarlar ihsan eden (Allah'a karşı gelmek) den sakının. |
Edip Yüksel Meali |
"Üstelik bahçeler, pınarlar..." |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
"Cennet gibi bağlar, bahçeler, pınarlar ihsan etmektedir." |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Cennet gibi bağlar, bahçeler, menba'lar ile size imdad buyurmakta |
Hasan Basri Çantay Meali |
133,134. «Size davarlar, oğullar», «Bağlar, ırmaklar ihsan eden (Allahdan) korkun». |
Hayrat Neşriyat Meali |
133,134. “(O,) size sağmal hayvanlar, oğullar, bahçeler ve pınarlar ile yardım etmiştir.” |
İlyas Yorulmaz Meali |
“Bahçeler ve pınarlar veren den sakının.” |
Kadri Çelik Meali |
“Bahçeler ve pınarlar da.” |
Mahmut Kısa Meali |
“Ve taptaze meyvelerle dolu bağlar, bahçeler ve kaynağından tatlı sular fışkıran pınarlar veren Rabb’inize karşı saygılı ve itaatkâr olun!” |
Mehmet Türk Meali |
“Bahçeler ve pınarlar da. (verdi.)” |
Muhammed Esed Meali |
size bahçeler ve pınarlar veren [Allah'tan yana]... |
Mustafa İslamoğlu Meali |
dahası, bağlar-bahçeler ve pınarlar[3240] (lutfeden Zât’a)…* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
«Ve bağlar ile ve ırmaklar ile (imdat buyurdu).» |
Suat Yıldırım Meali |
131, 132, 133, 134, 135. Allah'a karşı gelmekten sakının da bana itaat edin. Size bildiğiniz bunca nimetleri veren, size davarlar ve evlatlar ihsan eden, bağ ve bahçeler, pınarlar lütfeden o Rabbinize karşı gelmekten sakının. Müthiş bir günün azabının tepenize ineceğinden, gerçekten endişe ediyorum! ” |
Süleyman Ateş Meali |
Bahçeler, çeşmeler. |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Bahçeler ve pınarlarla desteklemiştir. |
Şaban Piriş Meali |
Bahçeler ve pınarlar sundu. |
Ümit Şimşek Meali |
“Bahçeler, pınarlar verdi. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Bahçeler, pınarlar." |
M. Pickthall (English) |
And gardens and water springs. |
Yusuf Ali (English) |
"And Gardens and Springs. |