Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
“Hem siz, hem de eski atalarınız (aklını ve vicdanını kullanmayan bir topluluksunuz?) ” |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Siz ve çok daha önce gelip geçen atalarınız. |
Abdullah Parlıyan Meali |
sizler ve daha önce gelip geçen atalarınız? |
Ahmet Tekin Meali |
“Siz ve geçmiş atalarınız düşündünüz mü?” |
Ahmet Varol Meali |
Siz ve geçmiş atalarınız. |
Ali Bulaç Meali |
'Hem siz, hem de eski atalarınız?' |
Ali Fikri Yavuz Meali |
75,76. İbrahim şöyle dedi: “- Şimdi gördünüz mü, o sizin ve geçen atalarınızın taptıklarını? |
Bahaeddin Sağlam Meali |
75, 76. İbrahim: “Sizin ve önceki atalarınızın taptıklarını gördünüz mü?! |
Bayraktar Bayraklı Meali |
75,76,77,78,80,81,82,83. İbrâhim şöyle demişti: “Eski atalarınızın ve sizin nelere taptıklarınızı görüyor musunuz? Doğrusu onlar benim düşmanımdır. Dostum, ancak âlemlerin Rabbidir. Beni yaratan da, doğru yola eriştiren de O'dur. Beni yediren de, içiren de O'dur. Hasta olduğumda bana O şifa verir. Beni öldürecek, sonra da diriltecek O'dur. Âhiret gününde, yanılmalarımı bana bağışlamasını umduğum O'dur. Rabbim! Bana ilim ve egemenlik ver ve beni iyiler arasına kat!” |
Cemal Külünkoğlu Meali |
75,76. (İbrahim:) “Şimdi gördünüz mü, siz ve geçmişteki atalarınız neye kulluk ediyormuşsunuz?” dedi. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
75,76,77,78,79,80,81,82,83. İbrahim: "Eski atalarınızın ve sizin nelere taptıklarınızı görüyor musunuz? Doğrusu onlar benim düşmanımdır. Dostum ancak Alemlerin Rabbidir. Beni yaratan da, doğru yola eriştiren de O'dur. Beni yediren de, içiren de O'dur. Hasta olduğumda bana O şifa verir. Beni öldürecek, sonra da diriltecek O'dur. Ahiret gününde yanılmalarımı bana bağışlamasını umduğum O'dur. Rabbim! Bana hikmet ver ve beni iyiler arasına kat. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
75,76. İbrahim, şöyle dedi: “Sizin ve geçmiş atalarınızın taptığı şeyleri gördünüz mü?” |
Diyanet Vakfı Meali |
75, 76. İbrahim dedi ki: İyi ama, ister sizin, ister önceki atalarınızın; neye taptığınızı (biraz olsun) düşündünüz mü? |
Edip Yüksel Meali |
"Siz ve geçmiş atalarınız?" |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
75,76. İbrahim dedi ki: "İyi ama, ister sizin, ister önceki atalarınızın olsun, neye taptığınızı (biraz olsun) düşündünüz mü?" |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
76,77. Hep onlar benim düşmanım ancak o rabbül'âlemîn başka |
Hasan Basri Çantay Meali |
75,76. (İbrâhîm): «Şimdi gördünüz mü, dedi, gerek sizin, gerek daha evvelki atalarınızın neye tapmakda olduğunuzu»? |
Hayrat Neşriyat Meali |
75,76. (İbrâhîm) dedi ki: “Siz ve önceki atalarınız, artık nelere tapmakta olduğunuzu gördünüz mü?” |
İlyas Yorulmaz Meali |
“Siz ve daha önceki atalarınızın taptıklarını?” |
Kadri Çelik Meali |
“Hem siz, hem de önceki babalarınız?” |
Mahmut Kısa Meali |
“Yani, sizin ve önceki atalarınızın tapındığı şu sözde ilâhları.” |
Mehmet Türk Meali |
75,76. İbrahim: “Hem siz, hem de eski atalarınız nelere kulluk ettiğinizi hiç düşündünüz mü?” dedi. |
Muhammed Esed Meali |
“Sizler ve sizden önceki atalarınız? |
Mustafa İslamoğlu Meali |
(yani) hem siz, hem de önden giden atalarınız?”[3214]* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
«Sizin ve eski atalarınızın?» |
Suat Yıldırım Meali |
75, 76. İbrahim dedi ki: “Peki, gerek sizin taptığınız, gerek gelip geçmiş babalarınızın taptığı şeyler hakkında biraz olsun düşünmediniz mi? |
Süleyman Ateş Meali |
Siz ve eski atalarınız? |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Sizi ve gelmiş geçmiş babalarınızı sorguladınız mı? |
Şaban Piriş Meali |
Sizin ve önceki atalarınızın.. |
Ümit Şimşek Meali |
“Sizin de, geçmiş atalarınızın da taptığınız şeyleri? |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
"Siz ve o eski atalarınız!" |
M. Pickthall (English) |
Ye and your forefathers! |
Yusuf Ali (English) |
"Ye and your fathers before you?- |