Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Bunun üzerine onu ve bütün ailesini kurtardık. |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Derken onu da kurtardık, bütün ailesini de. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Biz de, O'nu ve ailesini kurtardık. |
Ahmet Tekin Meali |
Bunun üzerine onu ve bütün ailesini, mü'minleri kurtardık. |
Ahmet Varol Meali |
Bunun üzerine biz onu ve bütün ailesini kurtardık. |
Ali Bulaç Meali |
Bunun üzerine onu ve bütün ailesini kurtardık. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Biz de onu ve âilesini (kendisine iman edenleri) tamamen kurtardık. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
170, 171. Kâfirler içinde kalan bir koca karı hariç, onu ve bütün ailesini kurtardık. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
170,171. Bunun üzerine biz de onu ve helâk olanların içerisinde kalan bir kocakarı dışında bütün ailesini kurtardık. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
170,171. Bunun üzerine biz de onu ve geri kalanlar arasındaki yaşlı bir kadın hariç bütün ailesini kurtardık.* |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
170,171. Bunun üzerine geride kalan yaşlı bir kadın dışında, onu ve ailesini, hepsini kurtardık. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
170,171. Bunun üzerine biz de onu ve geri kalanlar arasındaki yaşlı bir kadın hariç bütün ailesini kurtardık. |
Diyanet Vakfı Meali |
Bunun üzerine onu ve bütün ailesini kurtardık. |
Edip Yüksel Meali |
Onu ve tüm ailesini kurtardık |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Biz de onu ve ailesinin tamamını kurtardık, |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Biz de onu ve ehlini temamen halâs ettik |
Hasan Basri Çantay Meali |
Bunun üzerine biz onu ve ehlini kamilen kurtardık. |
Hayrat Neşriyat Meali |
Bunun üzerine onu ve bütün âilesini kurtardık. |
İlyas Yorulmaz Meali |
Lut'u ve ona inananlarla beraber ehlini kurtardık. |
Kadri Çelik Meali |
Bunun üzerine onu ve bütün ailesini kurtardık. |
Mahmut Kısa Meali |
Böylece, onu ve ailesini zâlimlerin elinden kurtardık. |
Mehmet Türk Meali |
Biz de onu ve ailesinin hepsini kurtardık. |
Muhammed Esed Meali |
Bunun üzerine Biz de o'nu ve ailesini kurtardık; |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Sonuçta, Biz de onu ve ailesinin tamamını kurtardık; |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Artık O'nu ve ehlini tamamen necâta erdirdik. |
Suat Yıldırım Meali |
Biz de onu ve ona uyanları tamamen kurtardık. |
Süleyman Ateş Meali |
Biz de onu ve ailesini tamamen kurtardık. |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Bunun üzerine onu ve bütün ailesini kurtardık. |
Şaban Piriş Meali |
Onu ve tüm yakınlarını kurtardık. |
Ümit Şimşek Meali |
Onu ve bütün ailesini kurtardık. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Bunun üzerine biz onu ve ailesini toplu halde kurtardık. |
M. Pickthall (English) |
So We saved him and his household, every one, |
Yusuf Ali (English) |
So We delivered him and his family,- all |