Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Hiç şüphesiz, O, (her şeyi hakkıyla) İşitendir, Bilendir. |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Şüphe yok ki o, her şeyi duyar, bilir. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Çünkü herşeyi bütün gerçeğiyle bilen ve dolayısıyla herşeyi işiten de O'dur. |
Ahmet Tekin Meali |
Hakkıyla işiten, hakkıyla bilen O'dur.* |
Ahmet Varol Meali |
Şüphesiz (her şeyi hakkıyla) duyan ve bilen O'dur. |
Ali Bulaç Meali |
Hiç şüphesiz O, işitendir, bilendir. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Çünkü her şeyi künhü ile işitib bilen O'dur. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Şüphesiz O, işiten ve bilendir. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Şüphesiz O, her şeyi duyar; her şeyi bilir. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
Hiç kuşkusuz O, (her şeyi) hakkıyla işiten, (her şeyi) hakkıyla bilendir. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
217,218,219,220. Senin kalkıp namaz kılanlar arasında bulunduğunu gören, güçlü ve merhametli olan Allah'a güven. Doğrusu O işitir ve bilir. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Şüphesiz O, hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir. |
Diyanet Vakfı Meali |
Çünkü her şeyi işiten, her şeyi bilen O'dur. |
Edip Yüksel Meali |
Çünkü O İşitendir, Bilendir. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Çünkü her şeyi işiten, her şeyi bilen O'dur. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Çünkü o öyle semi öyle alîmdir |
Hasan Basri Çantay Meali |
Çünkü hakkıyle işiden, hakkıyle bilen bizzat Odur. |
Hayrat Neşriyat Meali |
Şübhesiz ki Semî' (hakkıyla işiten), Alîm (kemâliyle bilen) ancak O'dur. |
İlyas Yorulmaz Meali |
Kesinlikle O, işiten ve her şeyi bilendir. |
Kadri Çelik Meali |
Şüphesiz O işitendir, bilendir. |
Mahmut Kısa Meali |
Çünkü O, her şeyi işiten, her şeyi bilendir. |
Mehmet Türk Meali |
Çünkü (her şeyi) hakkıyla işiten (ve) bilen O (Allah)’tır. |
Muhammed Esed Meali |
çünkü her şeyi bütün gerçeğiyle bilen (ve dolayısıyla) her şeyi işiten O'dur! |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Çünkü O, evet yalnız O’dur her şeyi işiten, her şeyi bilen! |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Şüphe yok, bihakkın işitici, kemaliyle bilici O'dur. |
Suat Yıldırım Meali |
218, 219, 220. Sen yolunda kaim olurken, namaza dururken de, O seni elbette görüyor. Secde edenler, ibadet edenler arasında dolaşmalarını da görüyor. Çünkü her şeyi hakkıyla işiten, hakkıyla bilen O'dur. [5, 67; 52, 48] |
Süleyman Ateş Meali |
Çünkü O, işitendir, bilendir. |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Çünkü işiten ve bilen odur. |
Şaban Piriş Meali |
Çünkü o işitendir, bilendir. |
Ümit Şimşek Meali |
Çünkü O herşeyi işiten, herşeyi bilendir. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Kuşkusuz, O'dur iyice bilen, iyice duyan. |
M. Pickthall (English) |
Lo! He, only He, is the Hearer, the Knower. |
Yusuf Ali (English) |
For it is He Who heareth and knoweth all things. |