Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Firavun ise onlara “Evet, elbette ve tabi ki o takdirde, (yanımda en gözde kimselerden ve her türlü makam ve menfaate erişenlerden) yakın çevremden olacağınızdan (hiç şüphe etmeyincevabını vermişti.) ” |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Firavun, evet dedi, siz o zaman yakınlarımdan olursunuz. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Firavun: “Evet” dedi. “Hem de, benim yakınlarım durumuna geçeceksiniz.” |
Ahmet Tekin Meali |
Firavun:
“Evet. O takdirde hiç şüphe etmeyin, gözdelerim arasına gireceksiniz.” dedi. |
Ahmet Varol Meali |
O da: "Evet. Hem o zaman siz benim yakınıma alınanlardan olacaksınız" dedi. |
Ali Bulaç Meali |
'Evet' dedi. 'Üstelik şüphesiz en yakın(larım) kılınanlardan olacaksınız.' |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Firavun dedi ki: “-Evet (size hem mükâfat var), hem siz o vakit (kıymet ve şeref bakımından bana) muhakkak en yakın kimselerdensiniz.” |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Firavun: “Evet. Ve şüphesiz siz, benim yakınlarımdan (devlet adamlarından) olacaksınız” dedi. (Bunun üzerine) |
Bayraktar Bayraklı Meali |
41,42. Sihirbazlar geldiklerinde, Firavun'a, “Biz üstün gelirsek, bize bir ödül vereceksin, değil mi?” dediler. Firavun, “Evet, o taktirde siz gözde kimselerden olacaksınız” dedi. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
(Firavun:) “Elbette, hem o takdirde, gerçekten de bana yakın olanlar arasında yer alacaksınız” dedi. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Firavun: "Evet; o takdirde siz gözde kimselerden olacaksınız" dedi. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Firavun, “Evet, hem o takdirde mutlaka bana yakın kimselerden olacaksınız” dedi. |
Diyanet Vakfı Meali |
Firavun cevap verdi: Evet, o takdirde hiç şüphe etmeyin, gözde kimselerden de olacaksınız. |
Edip Yüksel Meali |
"Evet," dedi, "Hatta siz benim konseyime gireceksiniz." |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Firavun cevaben: "Evet, o takdirde hiç şüphe etmeyin, gözde kimselerden olacaksınız" dedi. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Evet, dedi: hem siz o vakıt muhakkak mukarrebîndensiniz |
Hasan Basri Çantay Meali |
(Fir'avn): «Evet, dedi, hem o takdîrde siz elbet ve elbet (benim) en yakınlar (ım) dan (olacak) sınız». |
Hayrat Neşriyat Meali |
(Fir'avun:) “Evet, hem o takdirde doğrusu siz, elbette (bana) yakın kılınmış kimselerden olacaksınız” dedi. |
İlyas Yorulmaz Meali |
Firavun “Evet, galip geldiğinizde bana yakınlardan olacaksınız” dedi. |
Kadri Çelik Meali |
“Evet” dedi. “Üstelik şüphesiz siz o zaman (bana) en yakın kılınanlardan da olacaksınız” |
Mahmut Kısa Meali |
Firavun,“Elbette!” diye cevapladı, “Üstelik o zaman, en yakın ve en seçkinarkadaşlarım arasında yer alacaksınız.” |
Mehmet Türk Meali |
Firavun: “Evet, hem siz o vakit kesinlikle, benim en yakınlarımdan olacaksınız.” dedi. |
Muhammed Esed Meali |
[Firavun;] “Elbette”, diye cevap verdi, “o takdirde, gerçekten de benim gözdelerim arasında yer alacaksınız”. |
Mustafa İslamoğlu Meali |
(Firavun) “Kesinlikle” dedi, “üstelik siz (protokolde) maiyyetimiz arasındaki yerinizi de alacaksınız!”[3201]* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
(Fir'avun da) Dedi ki: «Evet. Ve o vakit elbette siz, en yakın bulunmuşlardansınız.» |
Suat Yıldırım Meali |
“Evet, evet! dedi, Üstelik, sizi yakın çevreme alacağım, benim gözdelerimden olacaksınız. ” |
Süleyman Ateş Meali |
Evet dedi, hem o takdirde siz (bana) yakınlardan olacaksınız. |
Süleymaniye Vakfı Meali |
“Evet” dedi. Üstelik bana yakın kimselerden olacaksınız”. |
Şaban Piriş Meali |
-Evet, dedi. Siz o zaman, gözdelerimden olacaksınız. |
Ümit Şimşek Meali |
Firavun “Evet,” dedi. “Üstelik yakınlarımdan olursunuz.” |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
"Evet, dedi, siz o zaman benim yakınlarımdan olacaksınız." |
M. Pickthall (English) |
He said: Aye, and ye will then surely be of those brought near (to me). |
Yusuf Ali (English) |
He said: "Yea, (and more),- for ye shall in that case be (raised to posts) nearest (to my person)." |