Sâffât Suresi 105. Ayet


Arapça

قَدْ صَدَّقْتَ الرُّؤْيَا إِنَّا كَذَلِكَ نَجْزِي الْمُحْسِنِينَ


Türkçe Okunuşu

Kad saddakter ru’yâ, innâ kezâlike neczîl muhsinîn(muhsinîne).


Kelimeler

kad oldu, olmuştu
saddakte sen sadık kaldın
er ru'yâ rüya
innâ hiç şüphesiz biz, muhakkak ki biz
kezâlike işte böylece, bunun gibi
neczî cezalandırırız
el muhsinîne muhsinler, ahsen olanlar (fizik vücudunu teslim edenler)

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali "Gerçekten sen, rüyana sadakat gösterdin (Allah’a va’adini yerine getirdin) . Şüphesiz Biz, ihsanda bulunanları böyle ödüllendiririz" dedik.
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Rüyanı gerçekleştirdik. Şüphe yok ki biz, böyle mükafatlandırırız iyilik edenleri.
Abdullah Parlıyan Meali Sen şimdiden o rüyanın amacını, yerine getirmiş oldun. İşte iyilik yapanları biz böyle ödüllendiririz.
Ahmet Tekin Meali “Rüyana gerçekten sadakat gösterdin. İşte biz, iyiliği, iyi niyetleri, dinin, ahlâkın ve kamu vicdanının emirlerini, devamlı davranışlarına, ilişkilerine, görevlerine, hayatlarına yansıtan, samimiyetle ibadet eden, aktif olarak iyiliğe, iyi uygulamaya, iyileştirmeye örnek olan, işlerinde mükemmellik, dürüstlük ve başarı için dikkat harcayan, hayırlı icraatlar, kalıcı hizmetler yapan müslüman önderleri, inanmışları daha önce seni mükâfatlandırdığımız gibi mükâfatlandırırız.”
Ahmet Varol Meali Sen gerçekten rüyayı doğruladın. İşte biz iyilik edenleri böyle mükâfatlandırırız."
Ali Bulaç Meali “Gerçekten sen, rüyayı doğruladın. Şüphesiz biz, ihsanda bulunanları böyle ödüllendiririz.”
Ali Fikri Yavuz Meali Gerçekten rüyana sadakat gösterdin. Şüphe yok ki biz, güzel amel işliyenleri işte böyle mükafatlandırırız.”
Bahaeddin Sağlam Meali 104, 105. Biz: Ey İbrahim! Sen gerçekten rüyanı doğru çıkardın. (Artık onu kesme!) diye ona seslendik. İşte Biz, iyilik yapanları böyle mükâfatlandırırız.
Bayraktar Bayraklı Meali 104,105. Biz ona şöyle seslendik: “Ey İbrâhim! Sen kesinlikle rüyanı doğruladın. İşte biz, iyileri böyle ödüllendiririz.”
Cemal Külünkoğlu Meali 103,104,105. Böylece ikisi de teslim olup (babası, İsmail'i kurban etmek için) onu alnı üzerine yatırdı. Biz de ona: “Ey İbrahim! Rüyanın hükmünü yerine getirdin (imtihanı kazandın)” dedik. Şüphesiz biz iyilik yapanları böyle mükâfatlandırırız.”
Diyanet İşleri Meali (Eski) 103,104,105. Böylece ikisi de Allah' a teslimiyet gösterip, babası oğlunu alnı üzerine yatırınca Biz: "Ey İbrahim! Rüyayı gerçek yaptın; işte biz iyi davrananları böylece mükafatlandırırız" diye seslendik.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) “Gördüğün rüyanın hükmünü yerine getirdin. Şüphesiz biz iyilik yapanları böyle mükâfatlandırırız.”
Diyanet Vakfı Meali 103, 104, 105, 106. Her ikisi de teslim olup, onu alnı üzerine yatırınca: Ey İbrahim! Rüyayı gerçekleştirdin. Biz iyileri böyle mükâfatlandırırız. Bu, gerçekten, çok açık bir imtihandır, diye seslendik.
Edip Yüksel Meali "Sen rüyanı uyguladın." İyileri böyle ödüllendiririz.*
Elmalılı Hamdi Yazır Meali "Rüyana gerçekten sadakat gösterdin, şüphesiz ki, biz iyilik yapanları böyle mükafatlandırırız."
Elmalılı Meali (Orjinal) Ru'yayı gerçek tasdık eyledin, biz böyle mükâfat ederiz işte muhsinlere
Hasan Basri Çantay Meali 104,105. Biz ona: «Yâ Ibrâhîm, rü'yâna sadâkat gösterdin. Şübhesiz ki biz iyi hareket edenleri böyle mükâfatlandırırız» diye nida etdik.
Hayrat Neşriyat Meali 103,104,105,106. Böylece (ikisi de) teslîm olup (İbrâhîm) onu alnının bir tarafı (yere gelecek şekilde, yanı) üzerine yere yatırınca, artık ona: “Ey İbrâhîm! Hakikaten rüyâya sadâkat gösterdin! İşte biz iyilik edenleri böyle mükâfâtlandırırız. Şübhesiz ki bu, gerçekten apaçık bir imtihandır!” diye seslendik.
İlyas Yorulmaz Meali Sen gördüğün rüyayı doğruladın. Bizde iyi ve güzel davrananların karşılığını böyle veririz.
Kadri Çelik Meali “Gerçekten sen, rüyayı doğruladın. Hiç şüphesiz biz, ihsanda bulunanları böyle ödüllendiririz.”
Mahmut Kısa Meali “Rüyanda sana vahyettiğimiz buyruklara bağlı kaldın! Biz de bunun karşılığında, sana evladını bağışladık ve ikinizi de en yüce makâma yükselttik! İşte Biz, güzel davrananları böyle ödüllendiririz!”
Mehmet Türk Meali 104,105. Biz, ona: “Ey İbrahim! Gerçekten sen, rüyayı doğru anladın (ve uyguladın.) Şüphesiz Biz iyilik yapanları, böyle ödüllendiririz.” diye seslendik.
Muhammed Esed Meali sen şimdiden o rüya[nın amacı]nı yerine getirmiş oldun!” 41 İşte iyilik yapanları Biz böyle ödüllendiririz:
Mustafa İslamoğlu Meali “Sen rüyayı tasdik ettin!”[4023] Ne var ki Biz, iyilik yapanları işte böyle ödüllendiririz.*
Ömer Nasuhi Bilmen Meali «Sen muhakkak rüyâyı tasdik ettin. Biz böylece muhakkak muhsinleri mükâfaatlandırırız.»
Suat Yıldırım Meali 103, 104, 105. Her ikisi de Allah'ın emrine teslim olup, İbrâhim oğlunu şakağı üzere yere yatırıp, Biz de ona: “İbrâhim! Rüyanın gereğini yerine getirdin (onu kurban etmekten seni muaf tuttuk)” deyince (onları büyük bir sevinç kapladı). Biz iyileri işte böyle ödüllendiririz! *
Süleyman Ateş Meali Sen rüyayı doğruladın, işte biz, güzel davrananları böyle mükafatlandırırız!
Süleymaniye Vakfı Meali “Rüyanın gereğini yaptın. Biz güzel davrananları işte böyle ödüllendiririz.
Şaban Piriş Meali Sen rüyanı gerçekleştirdin. Biz, iyileri böyle mükafatlandırırız.
Ümit Şimşek Meali “Sen rüyana sadakat gösterdin. İşte Biz iyi kulluk edenleri böyle ödüllendiririz.”
Yaşar Nuri Öztürk Meali "Sen rüyayı gerçekleştirdin. İşte biz, güzel düşünüp güzel davrananları böyle ödüllendiririz."
M. Pickthall (English) Thou hast already fulfilled the vision. Lo! thus do We reward the good.
Yusuf Ali (English) "Thou hast already fulfilled the vision!" - thus indeed do We reward those who do right.

İslam Vakti Mobil Uygulamaları