Sâffât Suresi 166. Ayet


Arapça

وَإِنَّا لَنَحْنُ الْمُسَبِّحُونَ


Türkçe Okunuşu

Ve innâ le nahnul musebbihûn(musebbihûne).


Kelimeler

ve innâ ve muhakkak ki biz
le mutlaka, elbette, muhakkak
nahnu biz
el musebbihûne tesbih edenler

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali (Evet) "Biziz, o (sürekli) tesbih (ve tenzih) ederek (Allah’ın emirlerini harfiyen yerine getirenler de) gerçekten biz olmaktayız".
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Ve şüphe yok ki biz, mabudumuzu tenzih ederiz elbet.
Abdullah Parlıyan Meali Şüphesiz O'nun sınırsız şanını yücelten biziz, biz.”
Ahmet Tekin Meali “- Devamlı tesbih edenler, zikredenler, namaz kılanlar, ibadet edenler biziz, biz.”*
Ahmet Varol Meali Şüphesiz o tesbih edenler biziz."
Ali Bulaç Meali “Biziz, o tesbih edenler de, gerçekten biziz.”
Ali Fikri Yavuz Meali Ve Muhakkak ki biz, (Allah'ı şanına lâyık olmayan şeylerden) tenzih edenleriz.”
Bahaeddin Sağlam Meali Ve gerçekten devamlı tesbih ederiz.” (derler.)
Bayraktar Bayraklı Meali “Elbette Allah'ı noksan sıfatlardan uzak tutarız.”
Cemal Külünkoğlu Meali 164,165,166. Melekler derler ki: “Bizim her birimiz için belli bir makam (görev yeri) vardır. Biz orada saflar halinde duranlarız. Bizler elbette O'nun sınırsız şanını yüceltenleriz.”
Diyanet İşleri Meali (Eski) 164,165,166. Melekler şöyle derler: "Bizim her birimizin bilinen bir makamı vardır. Şüphesiz biz sıra sıra duranlarız, şüphesiz biz Allah'ı tesbih edenleriz."
Diyanet İşleri Meali (Yeni) “Şüphesiz biz (Allah’ı) tespih edip yüceltenleriz.”
Diyanet Vakfı Meali 164, 165, 166. (Melekler şöyle derler:) Bizim her birimiz için, bilinen bir makam vardır. Şüphesiz biz, orada sıra sıra dururuz ve şüphesiz Allah'ı tesbih ederiz.
Edip Yüksel Meali Biz, anıp yüceltenleriz.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali 164,165,166. (Melekler): "Bizden her birimizin belli bir makamı vardır. Biziz o saf saf dizilenler, biziz! Biziz o tesbih edenler, biziz!" derler.
Elmalılı Meali (Orjinal) Ve biz elbette biz o tesbih edenleriz
Hasan Basri Çantay Meali Biziz o tesbîh edenler de mutlak biz.
Hayrat Neşriyat Meali “Hem muhakkak ki, tesbîh edenler gerçekten ancak biziz.”
İlyas Yorulmaz Meali “Biz sürekli Allah'ı tesbih edenlerdeniz” dediler.
Kadri Çelik Meali “O tesbih edenler de gerçekten biziz.”
Mahmut Kısa Meali “Biz müminler, hem sözlerimizle, hem davranışlarımızla Rabb’imizin adını tüm evrene ilan ederek O’nun sınırsız yüceliğini övgüyle tesbih edenleriz!”
Mehmet Türk Meali 164,165,166. (O cinler ve melekler): “Bizim her birimiz için belli bir makam vardır.1 Biz de (Allah’ın huzurunda) kesinlikle saf tutarız ve Onu tesbih ederiz.” derler.*
Muhammed Esed Meali ve şüphesiz biz de O'nun sınırsız şanını yüceltiriz!”
Mustafa İslamoğlu Meali yine (O’nun) yüceliğini dile getirenler de biziz, elbet biz!”
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Ve muhakkak ki, bizleriz, o tesbih ediciler.
Suat Yıldırım Meali Allah'ı zikredip O'nu tenzih edenler biziz. ” [21, 26-29]
Süleyman Ateş Meali Biziz, o tesbih edenler, biz.
Süleymaniye Vakfı Meali Hepimiz Allah’ın emrinden çıkmayan kimseleriz.”
Şaban Piriş Meali Ve yine biz, tesbih ediciler biziz.
Ümit Şimşek Meali “Ve biz Allah'ı tesbih edenleriz.”
Yaşar Nuri Öztürk Meali O durmadan tespih edenler elbette biziz.
M. Pickthall (English) Lo! We, even We are they who hymn His praise
Yusuf Ali (English) "And we are verily those who declare ((Allah)´s) glory!"

İslam Vakti Mobil Uygulamaları