Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Derken onu balık yutmuştu, (zaten) o (görev yerini izinsiz terk etme hatasından dolayı) kınanmıştı (diye böyle bir sıkıntıya uğramıştı.) |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Kınanmış bir haldeydi ki onu balık yutuvermişti. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Sonra O'nu denize atmışlar, Rabbinden izinsiz olarak kavminden ayrıldığı için, kendi kendisini kınar olduğu halde, büyük bir balık tarafından yutulmuştu. |
Ahmet Tekin Meali |
Onu balina yuttu. Yunus kendini kınayıp duruyordu. |
Ahmet Varol Meali |
Bunun üzerine kınanmış halde (denize atıldı ve) balık onu yuttu. |
Ali Bulaç Meali |
Derken onu balık yutmuştu, oysa o kınanmıştı. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
(Kavminden kaçmış olduğundan ötürü) nefsini kınamış bir halde iken, hemen balık onu yuttu. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
O kendi kendini kınarken, balık onu yuttu. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Balık onu yuttu. O kınanmayı hak etmişti. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
140,141,142. Hani o kaçıp yüklü gemiye binmişti de gemidekilerle kur'a çekmişti ve kaybedenlerden olmuştu. (O, sahibinden izinsiz kaçan benim diyerek) kınanmış bir halde (kendisini denize atmış) iken balık onu hemen yutmuştu. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Kendini kınarken onu bir balık yutmuştu. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Böylece, Yûnus kendini kınayıp dururken balık onu yuttu. |
Diyanet Vakfı Meali |
Yunus kendini kınayıp dururken onu bir balık yuttu. |
Edip Yüksel Meali |
Balık onu yuttu, bundan o sorumluydu. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Derken (denize atılmış ve) kendisini balık yutmuştu. (Kendi nefsini) kınıyordu. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Derken kendisi balık yuttu melâmette idi |
Hasan Basri Çantay Meali |
O, kınanmış bir halde iken kendisini hemen balık yutmuşdu. |
Hayrat Neşriyat Meali |
Derken o (kendi kendini) kınayan bir kimse olduğu hâlde balık onu yuttu. |
İlyas Yorulmaz Meali |
Yunus kınanmış olarak balığa yem olacaktı. |
Kadri Çelik Meali |
Kendini kınayıcı iken, onu bir balık yutmuştu. |
Mahmut Kısa Meali |
Böylece Yunus denize atıldı; dev dalgalarla boğuşurken, aniden büyük bir balık onu yutuverdi, o ise, işlediği günahın acısıyla kendini kınayıp duruyordu. |
Mehmet Türk Meali |
(Yûnus) kendisini kınayıp dururken onu bir balık yuttu. |
Muhammed Esed Meali |
[sonra o'nu denize atmışlar ve] denizde büyük balık tarafından yutulmuştu, çünkü kınananlardan biriydi. 56 |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Derken o derin bir pişmanlıkla kıvranır bir haldeyken iri balık tarafından yakalanmıştı.[4034]* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Artık o melâmet eder (nef- sini kınar) bir halde iken O'nu balık yutuverdi. |
Suat Yıldırım Meali |
O yaptığından ötürü pişman bir vaziyette iken balık onu yutuverdi. |
Süleyman Ateş Meali |
(Yunus, Rabbinden izinsiz olarak kavminden ayrıldığı için) Kendi kendisini kınarken (denize attılar) balık onu yuttu. |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Kendini suçladığı bir sırada onu o balık yutuvermişti. |
Şaban Piriş Meali |
O, kınanmış iken bir balık onu yuttu. |
Ümit Şimşek Meali |
Sonra, kendisini kınayıp dururken, onu balık yuttu. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Derken, kendisini balık yutmuştu. O kendi kendini kınayıp duruyordu. |
M. Pickthall (English) |
And the fish swallowed him while be was blameworthy; |
Yusuf Ali (English) |
Then the big Fish(4122) did swallow him, and he had done(4123) acts worthy of blame.* |