Sâffât Suresi 147. Ayet


Arapça

وَأَرْسَلْنَاهُ إِلَى مِئَةِ أَلْفٍ أَوْ يَزِيدُونَ


Türkçe Okunuşu

Ve erselnâhu ilâ mieti elfin ev yezîdûn(yezidûne).


Kelimeler

ve erselnâ-hu ve onu gönderdik
ilâ ... e
mieti yüz
elfin bin
ev veya
yezîdûne daha fazla

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali (Ardından) Onu yüz bin veya (sayısı) daha da artan (bir topluluk) a (peygamber olarak) yolladık.
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Ve onu yüz bin kişiye, yahut daha da artmakta olan bir topluluğa peygamber olarak gönderdik.
Abdullah Parlıyan Meali Bu hadiseden sonra, Yunus'u kaçıp geldiği kavmine gönderdik. Onların nüfusu o gün için, yüzbin veya daha fazla idiler.
Ahmet Tekin Meali Onu yüz bin veya daha çok kişiye özgürce sorumluluklarını yerine getirmek üzere peygamberlik görevi ile gönderdik.
Ahmet Varol Meali Ve onu yüz bin (kişiy)e hatta daha fazlasına peygamber olarak gönderdik.
Ali Bulaç Meali Onu yüzbin veya (sayısı) daha da artan (bir topluluk)a (peygamber olarak) gönderdik.
Ali Fikri Yavuz Meali Biz onu yüzbine, hatta daha ziyadesine peygamber göndermiştik.
Bahaeddin Sağlam Meali Biz onu yüz bin ve fazlasına peygamber olarak gönderdik.
Bayraktar Bayraklı Meali Onu, nüfusu yüzbin veya daha fazla sayıda olan bir topluma peygamber olarak gönderdik.
Cemal Külünkoğlu Meali Biz onu yüz bin yahut daha fazla insana peygamber olarak gönderdik.*
Diyanet İşleri Meali (Eski) Onu, yüzbin veya daha çok kişiye peygamber olarak gönderdik.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Biz onu yüz bin, yahut daha fazla insana peygamber olarak gönderdik.
Diyanet Vakfı Meali Onu, yüz bin veya daha çok kişiye peygamber olarak gönderdik.  *
Edip Yüksel Meali Biz onu yüzbin veya daha çok kişiye gönderdik.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Biz onu (Yunus'u) yüz bin veya daha çok insana peygamber olarak gönderdik.
Elmalılı Meali (Orjinal) Ve onu yüz bine Resul gönderdik ve hattâ artıyorlardı
Hasan Basri Çantay Meali Onu yüz bine peygamber gönderdik. Hattâ artıyorlardı da.
Hayrat Neşriyat Meali Ve onu yüz bin (kişilik bir topluluğ)a veya (daha da) artmakta olanlara(peygamber olarak) gönderdik.
İlyas Yorulmaz Meali Onu yüz bin nüfuslu, hatta daha fazla olan bir şehre elçi olarak gönderdik.
Kadri Çelik Meali Onu, yüz bin veya daha çok kişiye peygamber olarak gönderdik.
Mahmut Kısa Meali Daha sonra onu, nüfusu yüz bin —hattâ daha fazla— olan Ninova’ya, yani nasıl olsa inanmayacaklar diye bir zamanlar terk ettiği ülkesine yeniden Elçi olarak gönderdik.
Mehmet Türk Meali Ve (tekrar) onu, mevcudu yüz bin olan veya (sayısı) daha da artan (toplumuna)1 Peygamber olarak gönderdik.*
Muhammed Esed Meali Ve o'nu [bir kez daha kendi halkına,] yüzbin veya daha fazla [kişi]ye gönderdik:
Mustafa İslamoğlu Meali Yine onu yüz bin, hatta daha fazla kişiye (yeniden) elçi gönderdik.
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Ve O'nu yüzbin ve daha artar olana (böyle bir kavme peygamber) gönderdik.
Suat Yıldırım Meali Biz onu yüz bin nüfuslu bir şehre göndermiştik, hatta gittikçe nüfusları artıyordu da. {KM, Yunus 4, 11}*
Süleyman Ateş Meali Ve onu yüz bin insana, ya da daha fazla olanlara elçi gönderdik.
Süleymaniye Vakfı Meali Onu yüz bin, hatta daha çok kimseye elçi göndermiştik.
Şaban Piriş Meali Sonra da onu yüz bin kişiye veya daha fazlasına göndermiştik.
Ümit Şimşek Meali Ve onu yüz bin, hattâ daha fazla kişiye peygamber gönderdik.
Yaşar Nuri Öztürk Meali Onu yüz bin kişiye yahut daha fazla olanlara elçi olarak gönderdik.
M. Pickthall (English) And We sent him to a hundred thousand (folk) or more
Yusuf Ali (English) And We sent him (on a mission) to a hundred thousand(4127) (men) or more.*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları